Mikorganizmalar tarafından gösterilen zekâdır. Kavram tek hücreliler veya birbirine benzer ya da farklı hücreler tarafından sergilenen kompleks ve yardımlaşmacı(birbiri için) davranışları kapsamaktadır ki bu davranışlar da hücreler arasında gerçekleşen kimyasal sinyal alışverişi neticesinde hücrelerin fizyolojik ve davranışsal değişimler göstermesine ve hatta koloni yapılarını değiştirmesine sebep olmaktadır.
Protoza ve algler gibi karmaşık hücrelerin değişen ortamlara ayak uydurma konusunda üstün yetenekler sergiledikleri gözlenmiştir. Amip tarafından sergilenen kabuk oluşturma yeteneği, karmaşık ayrıştırma ve manipulatif kabiliyetler gerektirir ki önceleri bunun sadece çok hücreli canlılarda olduğu iddia edilmekteydi.
Yalıtık vaziyette oldukça ilkel davranışlar gösteren bakteriler dahi, bir populasyon olarak daha karmaşık davranışlar sergileyebilmektedir.
Bir bakteri kolonisinin aslında basit bir nöral ağı andırdığına dair teoriler vardır. Bakteriler kimyasal sinyalleri alıp, bunları yorumlayıp, kolonideki diğer bakterilere yine kimyasal sinyal olarak çıktı verebilmektedir.
Aşağıdakiler mikrobiyal zekaya örnek olarak sayılabilir:
- Biofilmler: koloni üyelerinin aynı ortak karar doğrultusunda hareket etmesiyle mümkündür
- Besin kıtlığında bakteri kolonisi kendisini, besin miktarını maksimize edebilecek şekilde yeniden yapılandırabilmektedir.
-Antibiyotik tehdidi altında bakteriler yeniden organize olabilmektedir.
-Farklı türlerden oluşan kolonilerde bakteriler gen değiş tokuşu yapabilmektedir (örneğin antibiyotik direnci olan genlerini)
-Pek çok mikroorganizma, bağışıklık sistemi tarafından algılanmayı önleyici metot geliştirebilmektedir. Bunu yüzeylerindeki antijenleri değiştirerek, önceden defans sisteminin saldırdığı antijenler yerine yenilerini kullanarak ve böylece tanınmayarak yapmaktadır.
Network teorisi kapsamında bakteri iletişimi ve koordinasyonu üzerine Tel Aviv Üniversitesinden Eshel Ben Jacob adlı araştırma grubu çalışmalar yapmış ve bakteri kolonilerine dair fraktal bir model geliştirerek koloni ömründeki dilbilimsel ve sosyal örgüleri tanımlamıştır.
https://en.wikipedia.org/wiki/Eshel_...or_of_bacteria
Biyolog Brian Ford'a göre vücudumuzda gerçekleşenlerin çoğu hücre kolonileri tarafından yapılmaktadır. Beynin neler olup bittiğinden haberi olmadığı gibi, bu olaylar üzerinde bir etkisi de yoktur.
Beyin herşeyi kontrol etmez, her hücre kendi çapında bir dahidir. Profesör Ford'a göre beynimizdeki nöronlar veriyi sadece iletmek yerine bizzat işlemektedir de
En ilkel ve en basit canlı türünde dahi zeka olduğu teorisi aslında oldukça mantıklı bir teoriye benziyor. Bu teorinin evrimsel gelişime dair iyi bir açıklama getirebileceği gibi, madde-zihin problemine de yeni bir boyut katabileceğini düşünüyorum.
Siz ne dersiniz?