Orijinalini görmek için tıklayınız : Yeni İcat: Panasonic'den ilk 3d kamera
Pansonic dünyanın ilk 3d kamera sını yapdı ve satışa sunuldu.
http://www.chip.com.tr/images/content/20100728163519.jpg
Tüketicilerin ulaşabileceği fiyatlara; pahalı da olsa satılması beklenen bu kameranın model adı gelen bilgilere göre SDT750. 3D kayıt yapabilen kamera, iki farklı objektifi sayesinde görüntüleri insanların gördüğüne benzer bir şekilde kaydedebiliyor.
Bir tasarım harikası olan bu pahalı kamera, insan görme sistemine benzer bir sistemle görüntüleri 3 boyutlu halde kaydediyor.
Bu konuda panasonic diyor ki:
bu 3 boyutlu görüntü nasıl sağlanıyor? Neyse ki; doğuştan 3D'ye uyumlusunuz. 3 boyutlu görme duyunuz stereopsise dayanır.
Mükemmel insan görme sistemindeki çift göz yani çift optik eleman gibi bu kamerada da iki adet görme elemanı kullanılmış ve aralarındaki açıklık insanın iki gözü arasındaki ortalama açıklık mesafesi olan 6,35 cm ile belirlenmiş.
Bir kere daha insan görme sisteminin harika yapısını anlıyoruz.
Panasonic mühendislerini tebrik eder başarılarının devamını dileriz.
Son söz panasonicden:
Panasonic teknolojisinin stereopsis ile birleşip 3D görüntüleri Full HD çözünürlükte kaydedip, oynatabilme imkanı sağlaması ile doğuştan gelen 3 boyutlu görme yeteneğimiz yeniden tanımlanıyor.
İlgili linkler:
3d kamera ve insan görme sistemi:
http://fullhd3d.panasonic.eu/tr_TR/makale/6/1628/3d-ile-tann
Promo reklam sitesi:
http://pro-av.panasonic.net/en/3d/
Haber yazısı:
http://www.panasonic.com.tr/html/tr_TR/Haberler/En+Son+Haberler/3D+%C3%A7ekimlerde+%C5%9Fimdi+s%C4%B1ra+sizde!+Pan asonic+d%C3%BCnyan%C4%B1n+ilk+3D+video+kameras%C4% B1n%C4%B1+tan%C4%B1t%C4%B1yor:+Art%C4%B1k+herkes+3 D+video+kaydedebilecek/5477520/index.html#anker_5477523
Bu haber çok yeni değil yalnız. Ben yok artık Ali Sami diyeli epey oldu bu habere.
Kamerayı tasarlayan mühendisler hakkında şeyi duymuş muydun? Şey olmuş, kamerayı yaptıktan sonra daha tasarlamaya başladıkları zamandan kameranın son halinin hazır oluşuna kadar geçen sürec üzerine tefekkür ettikten sonra toplu halde imana gelmişler.
Saolasin axzel, gozun nasil evrimlestiginin meknik bir ispatini tasimissin foruma. Ilk fotograf makineleri de iste evrimlesme kavraminin orta yerlerindeyken, gunumuzde 3D kayit yapacak duruma evrimlesmelerini acikca gosterdin bilzlere...
Saolasin axzel, gozun nasil evrimlestiginin meknik bir ispatini tasimissin foruma. Ilk fotograf makineleri de iste evrimlesme kavraminin orta yerlerindeyken, gunumuzde 3D kayit yapacak duruma evrimlesmelerini acikca gosterdin bilzlere...
vartor amca güzel asisti affetmemiş, atmış golü. :)
Burada ki mesaj nedir şimdi?
evrim bir etmen veya ihtiyaç doğrultusunda düşünme ve tasarım ile geliştirme aşamalarıdır.
Doğal seçilim diye bir mekanizma var, o sayede bazı özellikler eleniyor, bazı diğerleri de öne çıkıyor. İhtiyaç ise hayatta kalma ve neslini devam ettirme ihtiyacı.
Muhendisler yapmis. Kim oldugu belli, adi sani, adresi olan insanlar.
Kendiliginden ortaya cikmamis, daha iyi bir kameraya ihtiyac hisseden, bunun marketingini yapip paraya cevirebileceklerine akillari yatan insanlar yapmis; yaparken de, daha once gelistirilen teknikleri kullanmis. Yani elindeki teknik imkanlarinin gelistirmesi evrimlesmesi sonucu ortaya cikmis. "OL" demekle olmamis.
Ustelik bu insanlarin kim olduklari, nerede oturduklari, ne isle ugrastiklari, hatta nesi var nesi yok hepsi bilinen birsey. Senin benzetmeye calistiginin aksine, musterek bir caba ve bir sure sonucu ortaya cikmis bir urun bahsettigin kamera. Neresinden bakarsan bak, ve allah ol dedi oldu masalindan cok, evrimlesme sonucu ortaya cikan bir urun oldugu, kusku kaldirmaz bir gercek.
Bak dostum, nerede nasil kendiliginden ortaya ciktigi, zaman ve mekandan istisnadir diyerek ayri bir boyuta soktugunuz (cunku ne yeri, ne kendi, ne de islemlerini goren yok masal kitaplarindan baska baska bir yerde) allahiniz ve benzerlerinden binlerce yaratip tarihin derinliklerine gomdugumuz tanrilardan biri senin inandigin. Bu senin inancin, saygi gosteririm, her ne kadar aile ve toplum baski ve beyin yikamasiyla boyle hissetiginizi bildigim halde, fakat kalkip da insan urunu bir 3D camerayi, bana allahin ispati diye sunacak olursan, akil ve mantigindan supheye duserim. ikisinin mukayesesi ancak muhurlu bir beyinde normal gorulebilir, sihhatli, ozgur dusunebilen bir beyinde degil.
Hayır, kurulmak istenen analoji de zaten baştan sakat.
''İnsan icadı kamera kendiliğinden oluşamaz, mutlaka bir tasarlayana ihtiyacı var. Bakın, ilk kameralar (şimdikilere göre) ne kadar da ilkeldi, gittikçe daha iyileri yapıldı ve artık 3D-kameraları bile yapılıyor.''
Şimdi burada yapılmak istenen benzetmeyi hiç eleştirmeden ve sorgulamadan kabul etsek bile, şunu dememiz gerekir:
''Tamam, canlıları da bir tanrı dizayn etmiş olsun. Ve her bir canlı sıfırdan tanrı tarafından yaratılmış olsun. Fosil kayıtlarından net bir şekilde görebiliyoruz ki, şu kadar milyon yıl önce (sıfırdan) yaratılmış canlılar (şimdikilere göre) ne kadar da ilkeldi, tanrı gittikçe daha iyilerini yaratabilmiş. Tıpkı insanların gittikçe daha iyi kameralar yapabildiği gibi, tanrı da zaman içerisinde bilgi ve becerisini gittikçe arttırmış. Birçok başarısız denemesi de olmuş. Ama genel olarak tanrıda epey bir gelişme var. Helal olsun.''
Yani 'argüman' olarak sunulan analojiyi, hiç eleştirmeden ve sorgulamadan, olduğu gibi kabul etsek bile, en fazla böyle bir tanrı inancı çıkar. Ezelden beri sonsuz bilgi ve güç sahibi bir Yaratıcı çıkmaz.
"Tanrı'nın Tasarlaması, akıllı tasarım, varlıkların tasarlayıcısı" gibi sözler oldukça yeni. Ve gelişen bilim teknoloji karşısında durağan bilgiyle tutunamayan semavi dinlerin yenilikçilik hareketlerinin ağırlık merkezi. Bilimsel gelişmeler bu denli hızlı gerçekleşmeseydi belli ki bu "akıllı tasarım" zırvaları da daha uzunca süre duyulmayacaktı.
İki fikri - dinsel öğretiler ve bilimsel gerçekler - dışarıdan izleyen bir Mars'lı olsaydım, dinsel öğretilerin zamanla tükenerek yerini tümüyle bilimsel anlayışa, gerçeklere bırakacağını çok rahatlıkla söyleyebilirdim. Zira dinsel öğretilerin şu son iki yüz senede, hayatta kalabilmek için ortaya koyduğu değişim gerçekten inanılmaz. Biz bu değişimin emarelerini belki en çok Hristiyanlık'ta görebiliyoruz ama netice itibariyle bu bir yerden sonra tüm durağan öğretilerin de sonunu getirecek geniş çaplı ve uzun vadeli bir sürece işaret ediyor.
Fakat bu değişim ve dinler için tükenişin, tabandan tepeye doğru doğal bir bilinçlenme şeklinde olacağını iyi kavramak gerekiyor. Yani maalesef daha çok uzun süre, insanlar Ay'ı ikiye bölmenin bir safsata ve ilkel korkutma aracından çok, atomu parçalamanın mecazi tabiri olduğuna iman edecekler. Evet, bunları uzun süre daha seyretmek zorundayız. Ama değişim son derece umut verici.
''Akıllı tasarım'' (intelligent design) sözcükleri yeni olabilir. Ama 'argüman'ın kendisi hiç de yeni değil aslında.
''Tanrının teleolojik kanıtı (http://en.wikipedia.org/wiki/Teleological_argument)'' olarak adlandırılan ve yüzyıllardır felsefe tarihinde sürekli işlenmiş, tartışılmış (kapsamlı olarak örn. Hume tarafından çürütülmüş) eski bir argüman.
spartacus
10-02-2011, 20:17
:)
yada yoksa evrime benim bilmediğim bir anlamda mı bakdınız, ki bu durumda şöyle bakmış olursunuz:
evrim bir etmen veya ihtiyaç doğrultusunda düşünme ve tasarım ile geliştirme aşamalarıdır.
Eğer evrime salt dediğin gibi baksa idik hala büyücülerin kürelerinde görüntü arıyor olurduk. Demek ki meselenin özü sadece ihtiyaç ve tasarım değil, insan bilincinin evrimi ile ilgili. İhtiyaçlar ise tetikleyici etmenlerdir ama evrimin kendisi değildir. Ortada bir insan ürünü vardır ve bu ürünler insanın gelişimi ile doğrudan bağıntılıdır, bu halde gelişen insan bilinci, ortaya koyduğu ürünlerede yansıyor demektir -ki bu durumda biz her bir ürün gelişimini bir önceki ürünler nazarında evrim olarak da ele alabiliriz. Neye göre baz aldığımız önemli ve şu konuya örnek verdiğin kamera teknolojik evrimin ulaştığı boyutlarıda gözler önüne serer.
kaldı ki 3D görüntü almak ve yayınlamak ile insan gözünün doğrudan alakası vardır denemez ve buna bakarak gözde tasarlanmıştır denemez. Böyle düşünürsek o halde tasarlayanı kör olmalı.
ulpian, felsefe kümesinde elbette bahsettiğin türde bir açıklama gayreti kesinlikle mevcut. Hatta sanırım geçen sene yine burada, müslüman din alimlerinin sekiz yüz sene öncesinde "evrim benzeri" bir sistemin varlığına "olur" verebildiğini de konuşmuştuk. Benim kastettiğim şey daha çok "akıllı tasarım: göz" gibi şeylerle ortaya çıkmış, son yüz, yüz elli yılda edinilen bilimsel gelişmeye paralel olarak dini öğretilerin karmaşık bilimsel kavramlara giydirilmesi gibi zorlamalarla gelinen nokta. Hatta din, bunun için destek noktası olarak, iş gördüğü yere kadar bilimsel faaliyetleri temel alıyor. Din öğretisini gelişmelere göre yenileyen zihniyet bunu nasıl yapıyor? Çünkü bilim bunun için bir kısıtlama getirmiyor. Zira bilimin dini yozlaştırmak, çürütmek yok etmek gibi bir görevi yok. - elbette toplum bilimsel olarak kişilerin bu yönde bilimsel faaliyetleri, eğilimleri olabilir -
axzel, iddialı fikirler geliştirebiliyor olduğunu düşünüyorsan; "kendizi kandırın", "yanacaksınız", "cehennemde göreceksiniz" gibi şeylerden daha fazlasına ihtiyacın olacak.
bu 3 boyutlu görüntü nasıl sağlanıyor? Neyse ki; doğuştan 3D'ye uyumlusunuz. 3 boyutlu görme duyunuz stereopsise dayanır.
Ahlaksızlıkda ayyuka çıkıp yine bana küfür etmeyecekseniz, daha önce sorduğum soruyu sorabilirmiyim? Ve sizde bu sefer küfür etmeden cevaplayacakmısınız?
3 boyutlu görüntü için illaki iki mercek-göze mi ihtiyaç var?
http://www.fazlamesai.net/images/dw/3dphp/fig01.jpg
Şimdi bu 3 boyutlu koordinat eksenidir.
Gözünüzün birini kapattığınızda gören gözünüz ile, masanın üzerinde duran objelerden hangisinin diğerine göre solda-sağda-yukarıda-aşağıda-geride-önde (3 boyutun tamamını saydım) olduğunu idrak edemiyormusunuz? Eğer edebiliyorsanız, kısa kesin Aydın havası olsun. Edemiyorsanız tez elden göz doktoruna gidin, harika tasarımızda sıkıntı var demektir.
Alıp verip bunun edebiyatını yapıyorsunuz. Lakin sorduğum sorunun her seferinde üzerinden atlayıp geçiyorsunuz. Alakasız bir yere bu konuyu bir daha açıyorsunuz ve silincede bana küfür ediyorsunuz. Umarım bu sefer cevap verirsiniz.
sn. axzel,
Kamerayı öyle bir anlatmışsınız ki satışından komisyon aldığınızı düşünmeden edemedim (bu arada makinenin fiyatı 3.600 tl), ayrıca 3d kamera tüketiciler için yeni profesyoneller kullanıyordu zaten.
eksik bir alıntı yapmışsınız tam metin şöyle :
" Peki, bu 3 boyutlu görüntü nasıl sağlanıyor? Neyse ki; doğuştan 3D'ye uyumlusunuz. 3 boyutlu görme duyunuz stereopsise dayanır, ki bu da avcıların, avını diğer cisimlerden ayırmak için geliştirildiği düşünülen bir özelliktir.."
saygılarımla
spartacus
19-02-2011, 18:47
Sonuç itibariyle neye karar verdik, göz tasarlanmış mı?
Şu anlattıklarınla gözün tasarımı arasında bir bağ yok. Bilimi evrenin resimleri, gezegenlerin güzelliği, yıldızların renkleri ve buna benzer göze hoş gelen görüntüleri alıp kartpostal yapmak için, teknolojik ürünleride her defasında aynı şeylerle akıllı tasarıma getirmek için kullanıyorsunuz, sizin için tek değeri bu.
Kamera olsa ne olurdu, olmasa ne olurdu? İnsan yontma taş çağında alet yaptıysa, kameraya bile ihtiyaç yok. Her çıkan üründe böyle başlık açılmasıda anlamsız, alakasız.
Göz mükemmel görüyor madem x ışınları ve g ışınları ile neden göremiyor. Hele bir görseydin bu kadar bol kepçeden kurgu üretmek zorunda kalmazdın. Oysa mükkemmel bir tasarımcıdan bahsedip de gözün daha karanlıkda dahi görmemesi, tasarımcının mükemmel olmadığını gösterir, kaldı ki tasarımcı gözden daha mükemmel ise, bir tasarlayanı olmalı!
O yüzden anlattıklarınız başka çıkarımınız ise başka bir şeydir, sadece paradokstur.
Dediğim gibi göz tasarlanmış olsa idi, tasarlayanı kör olurdu, bakalım ne demek istediğim ne zaman anlaşılacak...
Değerli forum üyeleri ;
Bir kişi "Üç Boyutlu" görebilmek ve hissedebilmek için "İki Göze" muhtaç değildir. Bunu sizde kendi imkanlarızla sınayabilirsiniz. Nasıl mı?
Bir gözünüzü kapatınız, açık olan gözünüzle masanız üzerinde duran objelere bakınız. Hangisinin diğerine göre solda-sağda-yukarıda-aşağıda-geride-önde (3 boyutun tamamını saydım) olduğunu idrak edebiliyor musunuz? Her insan gibi vereceğiniz cevap "EVET" ise, "Üç Boyutlu" görmek için iki göze ihtiyaç "YOKTUR".
İlginç bir şekilde, "iki göze ihtiyaç var" diyen "axzel (http://65.18.198.4/forumlar/member.php?u=10288)" kişisi, yukarda ki deney önermemi, uzunca bir zamandır görmezden geliyor ve direttiğimde genelden ve özelden küfür ediyor (Forum Kirlerinde kişinin ahlaki yapısı gözlemlenebilir. Hemde tek gözle). Ardından geriye dönüp aynen şunları yazıyor ve iletileri çöpe taşınıyor. Niye çöpe taşındığına bir bakalım :
1-) Fizyolojik çift görme. Uzaktaki bir cisme bakarken gözümüzün önüne getirdiğimiz bir kalemi çift görürüz. Aynı şekilde yakındaki bir cisme bakarken uzaktakini çift görürüz. Normal bir insanda bu çift görmeden etkilenmemek için beynimiz bu ikinci hayali siler.
2-) Çift göz görme alanımızı genişletir.
3-) İki gözümüzün olması nedeniyle gözümüzde var olan kör nokta bizi etkilemez,
4-) İki göz bize derinlik hissini verir. Tek gözle görme bazı problemlere sebep olur. Bu insanlar tenis oynayamaz. Hepimizin bildiği gibi TV'de maç seyrederken kaleye doğru gidiyor gibi gelen topun kaleden çok uzağa gitmesi bize tek gözle görmenin ne demek olduğunu anlatmaktadır.
5-) İki gözün nasıl olup da derinlik hissini verdiği bugün tam anlaşılamamıştır. Bu konuda birkaç teori vardır. En fazla kabul edilen görüşe göre, karşımızda duran bir cisim her iki göz tarafından az da olsa farklı görülür. Ve bu iki görüntünün birleştirilmesinden üç boyutlu görme meydana gelir.
6-) Göz merceği incelip kalınlaşarak kırma gücünü 19-33 dioptri kadar artırabilir. Bu da baktığımız cisimlerin maküla görüntülerinin üzerine düşmesini sağlar.
Sırasıyla yoklayalım :
1-) Fizyolojik çift görme; Fizikçi Helholtz'un da belirttiği gibi "Gözün Akılsız Tasarımı" ndan kaynaklanır. Helmhotz : “Eğer bir optikçi bana tüm bu kusurlarla dolu bir alet satmaya kalksa idi, kendimde, ihmalkârlığından ötürü onu sert bir dille eleştirip ürünü geri iade hakkını görürdüm.” diyor...
Fizyoloji çift görme; kimilerince "Akıllı" olarak lanse edilen tasarımın "Akılsızlığı" na bir kanıt mahiyetindedir. Öyleki beyniniz bu hayali görüntüyü silmek için tüm hayatınız boyunca çalışmaya mahkum edilmiştir. "Göz" ün tasarımındaki kusur, "Beyin" tarafından giderilmekdedir.
2-) Elbette genişletir. Gözünüz alnınızın tam ortasında ve balık gözü lense (fish eye lens) sahip değilse, bir çift göze ihtiyacınız vardır. Aksini kimse dile getirmemiş.
3-) Orta Doğu ve Balkanların en ahmakça argümanı. Kör noktaya açıklamaya getiremeyen Tasarımcıların yalanlarından birisi daha. Deneyle kanıtlayalım : Tek gözünüzü kapatınız ve gören gözünüz de, "Kör bir Nokta" var mı bakınız.
Muhtemelen yok. "Kör Nokta" yada "Tasarımdan Gelen Kusur", ister tek-ister çift olsun iki gözde de mevcut olup; beyniniz iki gözün kusurunu da "ayrı ayrı" örtmek için, hayatınızın sonuna kadar çalışmaya mahkum edilmiştir. Kör noktanın oluşumu ve retina tasarımından kaynaklanan kusur için >bakınız< (http://65.18.198.4/forumlar/showthread.php?t=20938)
4-) Yanılmıyorsam mesajımın başında gözlerinizi tek tek kapatmanız ve masadaki objelere bakmanızın akabinde, 3 boyutun getirisi olan derinlik hissini yitirmediğinizi gözlemlemiştiniz. Bu şahıs neden bahsediyor ya o zaman?
5-) Klasik "Bilmiyorum ama yaratanın bir planı vardır" yalanı. Zannedersem tek gözle üç boyutun tamamını algıladığımız deneyi tekrar etmemize gerek yok.
6-) Makila bir görüntü değil, "sarı nokta" adı verilen bir bölgedir. Lens kalınlaşıp-incelerek görüntüyü odağa düşürme derdindedir ki, bu yolla odaklandığınız objeyi net göresiniz. Aynı SLR makinelerde ki gibi. Yada Lise 3 fizik kitaplarında sizlere okutulan Optik konularında anlatılanlar gibi. Lakin konuyla uzakdan yakından bir alakası yok...
Maküla'da her iki gözde de bulunuyor lakin net görmek için yine iki göze muhtaç değilsiniz. Keskin nişancıların "tek gözle nişan aldıklarını" (optik dürbünlü veya dürbünsüz) unutmayınız, yeter. Optik ve Fizik deyince ;
Bakalım Fizikçi Helmholtz başka neler demiş :
"Zira göz optik bir alette bulunabilecek her türlü kusura, hatta kendine özgü ek birkaç kusura sahiptir. Ama tüm bu kusurların üstesinden o derece gelinmiştir ki, kusurların varlığından kaynaklanan görüntü bozukluğu (olağan aydınlatma koşulları altında) retinada ki konilerin boyutları tarafından duyuların hassaslığına konmuş olan limitleri nadiren aşar. Ama gözlemlerimizi biraz daha farklı koşullar altında yaptığımızda derhal kromatik sapmanın, astigmatizmin, kör noktaların, damarlı gölgelerin, ortamın kusurlu şeffaflığının ve saydığım diğer tüm hatalarının farkına varırız"...
Dip Not : Değerli axzel (http://65.18.198.4/forumlar/member.php?u=10288), lütfen hemen yanlışlanacak fikirlerinizi kendinize saklayınız ve söyleyecek hiç bir şeyinizin kalmadığı anlarda ki gibi, şahsıma, bu sefer olsun küfür etmeyiniz.
Orjinal mesaj numaralandırılarak bu konuya alıntılanmıştır. Orjinal mesajı görmek için tıklayınız (http://65.18.198.4/forumlar/showpost.php?p=365521&postcount=4174).
Helmhotz ? Peki Ribert H Wurtz (http://neuroscience.nih.gov/Lab.asp?Org_ID=251) ne iş yapıyor ?
Acaba fizikçi Helmholtz bu dün bulduğum yazıyı okumuş olabilir mi ?
http://eubam.ege.edu.tr/kandel/kandel_28.htm
Ayrıca bu fizikçi Helmholtz biraz demode kalmış bence, çünkü bu kişi 1894 de vefat etmiş görünüyor, dolayısıyla yukarıdaki sorumun cevabı okumamıştır ve nöroloji uzmanı Ribert H Wurtz u veya bilimsel makalesini okumamışdır diyede sonuca vardık.
Tek gözümüzle bakdığınızda 3d görmenize imkan yokdur. Ancak yinede 3d gördüğünüzü sanırsınız, çünkü bazı ipuçları ile bunu anlarsınız, o yazıyı okuduğumda bu konuyu anladım.
Bunu tarif etmek zor ama gerçekten de heyecan verici bir şey oldu ve 2 göz ile bakmak ile tek gözle bakmanın farkını artık anlayabiliyorum. Güzel bir konuymuş, teşekkürler Ribert H Wurtz.
muratkahraman
18-07-2011, 17:52
Arkadaşlar merhaba, geçen ay 3d destekli samsung led tv aldım. Şimdi de
3d video kaydı yapabilen kameraları araştırıyorum. Bildiğim kadarıyla
ilk çıkan Panasonic markalıydı ancak o daha çok profesyonel kullanımlar
içinmiş.
http://pro-av.panasonic.net/en/3d/3dcamera/index.html
Fiyatını bilmiyorum ne kadar, kullanan var mı acaba?
Ev kullanıcıları için de Sony'nin bir ürünü var biraz pahalı gibi ama
oldukça güzel görünüyor.
http://store.sony.com/webapp/wcs/stores/servlet/ProductDisplay?catalogId=10551&storeId=10151&langId=-1&partNumber=HDRTD10
Sony 3D Full HD Kamera (http://www.btsony.com/asp/product/1093/Sony-3D-Full-HD-Video-Kamera-HDR-TD10E-64GB-Dahili-Bellek)
Sony yetkili satıcısına gidip ürünü incelemeye çalışacağım.
http://www.btsony.com/content_files/prd_images/videoKamera/HD/3D/HDR-TD10E/HDR-TD10E-1.jpg
Siz ne düşünüyorsunuz, başka 3d video kameralar var mıdır? Almalı
mıyım?
Leonardo
19-12-2017, 16:52
KOnunun açılmasından 7 sene sonra bu cihazlarda patlama yaşanmadı. TR'de yok.
Yurt dışında 800 $ filan ama kimse almıyor.
herhalde bir 5-10 senesi daha var bunların. Çünkü güzel bir icat :)