Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > İbrahimi Dinler > İslam > Kadın & İslam

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #21  
Alt 27-02-2007, 17:11
Üye Değil
 
Mesajlar: n/a
Standart Re: HADRAMUT KADINLARI

K.C.";p=&quot´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
3- Aslında bu bir soru. Aklıma takıldı. Günümüzdeki vergiler yol-su-elektrik-hizmet olarak bize (bir kısmı) geri dönmektedir. Peki İslam Devleti (ki sodomo öyle bir devlet henüz yoktu diyor) veya islam dini altındaki yapılanmanın topladığı vergiler ne oluyordu? Yine hizmete dönüşüyor muydu?
Beytü'l-mâl'in giderleri: Yukarıda sıraladığımız beytü'l-mâl'in gelirlerinden zekât ve öşür, beytü'l-mâl'de ayrı bir fonda toplanır ve Tevbe suresinin altmışıncı ayetinde belirtilen sekiz sınıf kimseye dağıtılır. Ayetin anlamı şöyledir: "Sadakalar (zekâtlar) Allah'tan bir farz olarak ancak fakirlere, düşkünlere, onlar üzerinde çalışan (zekat toplayan) memurlara, kalpleri (İslâm'a) ısındırılacak olanlara, kölelere, Allah yolunda (cihat edenlere) ve yolcuya mahsustur. Allah bilendir, hikmet sahihidir. "

Bu mallar hazinede emanet hükmündedir. Devlet emaneti yerlerine sarfetmekle yükümlüdür. Başka yerlere ancak geçici olarak harcanır, alınan miktar sonra diğer fonlardan iade edilir (Ö. N. Bilmen a.g.e., IV, 77).

Ganimet mallarından beytü'l-mâl'e intikal eden beşte bir hisse üçe bölünür. Bunun bir hissesi yetimlere, bir hissesi yoksullara, bir hissesi de yolda kalmışlara verilir. Nitekim Enfâl suresinin kırkbirinci ayetinde şöyle buyurulur: Biliniz ki ganimet aldığınız şeylerin beşte biri Allah'a, Resulu'na ve (Allah'ın Resulu ile) akrabalığı bulunan (lar) a, yetimlere, yoksullara ve yolcu (lar)'a aittir." Ayet-i kerimede Allah'ın anılışı teberrükendir. Hz. Peygamber (s.a.s.)'in hissesi ise irtihali ile düşmüştür. Resulullah (s.a.s.) ile akrabalığı bulunanlar ise yoksullar grubuna girer. Geriye yukarıda zikredilen üç sınıf kalmış olur. (Meydani, el-Lübab, IV, 133).

Madenler ve definelerden gelen vergiler de bunun gibi yetimler, yoksullar ve yolculara harcanır.

Haraç, cizye ve gayr-i müslim tacirlerden alınan vergiler devletin personel ücretleri, yol, kanal, baraj gibi amme hizmetleri, askeri hizmetler, eğitim, sağlık vs. gibi yerlere sarfedilir.

Hz. Muhammed (s.a.s.) beytü'l-mâl üzerinde hassasiyetle durur, mal geldikçe hiç bir şey kalmayıncaya kadar dağıtımında bizzat hazır bulunurdu. Hz. Peygamber vefat ettikten sonra bu işe yerine geçen halifeler bakmıştır. Hz. Ömer zamanında fetihler nedeniyle devletin gelirleri artmış ve bunların hepsini hemen dağıtmak ihtiyacı kalmayınca, gelirin bir deftere kaydedilmesi ve yapılan ödeme ve harcamalardan arta kalanın korunması usulü getirilmiştir. Böylece onun zamanına kadar soyut bir kavram olan beytü'l-mâl, onun zamanında somut bir durum almıştır. Nitekim dört büyük halife devrinin sonlarına doğru beytü'l-mâl'e bakan bir veznedar görevli görülmektedir.


Kaynak:

http://www.sevde.de/islam_Ans/B/beytul_mal.htm

Kaynağı okumanızı öneririm, Bey't-ül mâl gelirlerinin neler olduğu detayları ile anlatılıyor.

Saygılar
Alıntı ile Cevapla
  #22  
Alt 27-02-2007, 17:13
kontdragon kontdragon isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Aday Üye
 
Üyelik tarihi: 25 Aug 2006
Mesajlar: 6
Standart Re: HADRAMUT KADINLARI

Ne güzel bir devlet düzeni değil mi? Savunma savaşı yapa yapa dünya kadar yer kazanıyorsun, zorlamada bulunmadan! kazandığın esirleri köle yapıp her fırsatta azat ederek sevap kazanıyorsun. Zekat vermeyenleri cezalandırıyorsun ondan sonra ben dünya üzerindeki hiçbir düzene benzemem, ben onlardan farklıyım çünkü bunu Allah gönderdi diyorsun. Sonuçta herkezin yaptığı aynı: Toprak benim, güç benim, herkez benim düzenimde yaşayacak. Aynı şeyleri yaptıktan sonra artık altına ne koyarsan koy ister din i koy, ister ırkı koy, ister mezhebi koy istersen dürüst ol petrolü koy.
Alıntı ile Cevapla
  #23  
Alt 27-02-2007, 18:22
sodomo-- sodomo-- isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 11 Mar 2006
Mesajlar: 1.767
Standart Re: HADRAMUT KADINLARI

Her  devlet  kanun  koyucu/lar,yargı  kurumu  ve  ordu  olmak  üzere  3  temel  sacayağı  üzerine  kurulur.

Yahu Hiramusta, sen devlet denilince ne anlıyorsun ? Kötü bir örnek ama vereceğim Apo'da kanun koydu ve  5-10 bin militan topladı ve dahası yargılama bile yapıyorlar kendi içlerinde ve dahası vergi adıyla haraç da topluyorlar şimdi biz onlara devlet mi diyeceğiz ?
Komik olma Hiramusta

Bak sana bire bir daha iyi bir örnek vereyim: O da Afganistan'daki Taliban rejimidir. Onların başında da Şeyh Ömer vardı ve İslami kanunları birebir uyguluyordu hatta öyle ki, evlenmek isteyenleri evlendiriyor borçluların borcuna alacaklıların alacağına ve dahi bilumum özel, tüzel işlere tek başına bakıyordu. Bir şehirden diğer şehre gitmek için bile Şeyh Ömer'den izin alman gerekiyordu. İşte o tam anlamıyla Muhammed'in kendi döneminde kurduğu bir düzen kurmuştu.

Kadının kocası zıhar yapmış Muhammed'e geliyor şikayet ediyor o da durumu çözüyor,
Yetimin malına el koymuşlar Muhammed olaya el koyuyor
Recm cezalarını da kendisi veriyor
vb...

Bu mu devlet ?

Taliban ne kadar devlet ise o da o kadar devlet kurmuştur.

Devlet için kurumsallaşma gerekir.

Var mıydı Â Muhammed'in kurumları ?

Önce devlet nedir onu öğrenelim
Alıntı ile Cevapla
  #24  
Alt 27-02-2007, 18:48
Üye Değil
 
Mesajlar: n/a
Standart Re: HADRAMUT KADINLARI

arkadaşlar din ve devlet işlerini birbirinden ayıralım lütfen
Alıntı ile Cevapla
  #25  
Alt 27-02-2007, 22:22
dilaver - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
dilaver dilaver isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 28 Sep 2006
Bulunduğu yer: İstanbul
Mesajlar: 12.080

Onur Üyeliği Başarı Ödülü Başarı Ödülü 

Standart Re: HADRAMUT KADINLARI

şimdi burada devlet denilince bunun bir anda olup bittigini düşünmemek lazım. Özellikle de soy gelenegiyle yürüyen bir toplumsal örgütlenmenin siyasi bir örgütlenme haline dönüşmesi ha deyince olmuyor. Bu ara aşamaya erken devlet deniyor. Erken devlet aşamasında sınıfsal ayrışma net degildir. Devlete egemen olacak kesimlerin bir tanrısal kutsallıkla donatılması gelenegi vardır. Toplumun artı ürün fazlası topluma eşit olarak paylaştırılır. Bu paylaşma ya direkt olur ya da da şölen, toplantı vs vasıtasıyla olur. Otorite daha henüz tek elde toplanmamıştır.

* * * *Muhammed in Araplara bir devlet kazandırdıgını, onları toplayıp bir islam devleti bünyesinde siyasallaştırdıgını biliyoruz. Ancak onun kurmaya çalıştıgı devlet zorunlu olarak ilkel kabile demokratik şeklinden kopamamıştır. Bu kopuş ancak Osmanla keskinleşiyor, Muaviye ile tamamlanıyor.

* * * * İlkel demokrasinin soy üyelerinin kararlara katılma hakkının ilk islam toplumunda eski kabile geleneginin devamı olan şura meclisleri aracılıgıyla devam ettigini görüyoruz. Bu günümüzde islam demokrasisinin bir örnegi olarak çarpıtılıyor. Aslında kırılamamış soy örgütünün devamıdır. Gene paylaşımın hakça oldugunu görüyoruz. Bu da kollektif mülkiyetin kalıntılarıdır. Ancak tanrı ve peygamberi için pay ayrılması sınıflaşmayı hızlandıracak bir etkendir.

* * * * *Erken devlet için gerekli olan tanrısallık iddiası ise muhammed de ve ondan sonra onun soyunu takip eden zincirde bol miktarda var. O halde Muhammed in başında bulundugu şekle bir erken devlet örnegi diyebiliriz.

* * * * * O halde o dönemin bir kısım müslümanları İslamiyet'i bir din olarak değil, bir yönetim şekli, bir siyasi yapılanma olarak görüyorlardı. Vergiyi kaldırırsanız yine müslüman oluruz demeleri bunun ispatı bence * * şeklindeki KC nin tespitine katılıyorum. Tek tanrı inancı özellikle Güney Arabistan'da oldukça gelişmişti. Bunu Rahman başlıgı altındaki bir incelememde açmaya çalışmıştım.

* * * * * *Nitekim Muhammed sonrası isyanlarda tek tanrıya karşı bir oluşumdan ziyede yeni siyasi mekanizmaya karşı bir kabile kalkışması görüyoruz. Örnegin Tuleyha namaza karşı degildir ama secdeye karşıdır. İsyanında başarısız olsa da daha sonra Ömer zamanında ünlü komutanlardan biri olur. Gene zekata karşı Havazinler ayaklanıyorlar. Yemen ise tek tanrıcılıgın eski merkezi durumunda , El-ansi daha muhammedin saglıgında isyan edip peygamberligini iddia ediyor. Museylemeyi zaten biliyoruz. Daha sonra karısı olacak olan Secah ise Allah neden erkekleri peygamber yapsın ben ilk kadın peygamberim diye ortaya çıkıyor. Daha sonra da iyi bir müslüman oluyor.

* * * * * * *Aslında Arap devletinin imandan ziyade zor ile kuruldugu ortaya çıkıyor. Egemen bir yönetici zümre ve onun zor kullanarak din ideolojisi ile devlet kurma çabası başarılı oluyor. Ama Emevi zamanına kadar bu ilk biçim ilkel kabile toplumsal örgütlenmeleri ile beraber sürüyor. Gerçek kopuş ise Muaviye ile oluyor. Abbasiler ise doruk noktasıdır.


* * * * * * *saygılarımla
Alıntı ile Cevapla
  #26  
Alt 27-02-2007, 23:43
hiramusta hiramusta isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 11 May 2006
Mesajlar: 1.919
Standart Re: HADRAMUT KADINLARI

sodomo--";p=&quot´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Her  devlet  kanun  koyucu/lar,yargı  kurumu  ve  ordu  olmak  üzere  3  temel  sacayağı  üzerine  kurulur.

Yahu Hiramusta, sen devlet denilince ne anlıyorsun ? Kötü bir örnek ama vereceğim Apo'da kanun koydu ve  5-10 bin militan topladı ve dahası yargılama bile yapıyorlar kendi içlerinde ve dahası vergi adıyla haraç da topluyorlar şimdi biz onlara devlet mi diyeceğiz ?
Komik olma Hiramusta

Bak sana bire bir daha iyi bir örnek vereyim: O da Afganistan'daki Taliban rejimidir. Onların başında da Şeyh Ömer vardı ve İslami kanunları birebir uyguluyordu hatta öyle ki, evlenmek isteyenleri evlendiriyor borçluların borcuna alacaklıların alacağına ve dahi bilumum özel, tüzel işlere tek başına bakıyordu. Bir şehirden diğer şehre gitmek için bile Şeyh Ömer'den izin alman gerekiyordu. İşte o tam anlamıyla Muhammed'in kendi döneminde kurduğu bir düzen kurmuştu.

Kadının kocası zıhar yapmış Muhammed'e geliyor şikayet ediyor o da durumu çözüyor,
Yetimin malına el koymuşlar Muhammed olaya el koyuyor
Recm cezalarını da kendisi veriyor
vb...

Bu mu devlet ?

Taliban ne kadar devlet ise o da o kadar devlet kurmuştur.

Devlet için kurumsallaşma gerekir.

Var mıydı Â Muhammed'in kurumları ?

Önce devlet nedir onu öğrenelim
Sadece Kur'andaki medeni ayetleri okusan Peygamberin kurduğu devletin teşekkül aşamalarını,sözlü törelerle yönetilen bir toplumun nasıl yazılı anayasal bir hukuk düzenine geçtiğini açıkça görebilirsin Sodomo.Sana artık gülmüyorum Sodomo,sadece acıyorum.İslam'a ve Muhammed Peygambere olan nefretin gözlerini kör etmiş.Bedevilerden bir medeniyet çıkaran ve tarihin en kansız devrimlerden biri olan Muhammedi İslam devrimini görmekten aciz hale getirmiş.
Alıntı ile Cevapla
  #27  
Alt 28-02-2007, 00:01
mep
Üye Değil
 
Mesajlar: n/a
Standart Re: HADRAMUT KADINLARI

Kansız devrim mi?
Alıntı ile Cevapla
  #28  
Alt 28-02-2007, 00:05
sodomo-- sodomo-- isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 11 Mar 2006
Mesajlar: 1.767
Standart Re: HADRAMUT KADINLARI

Böylece  onun  zamanına  kadar  soyut  bir  kavram  olan  beytü'l-mâl,  onun  zamanında  somut  bir  durum  almıştır.  Nitekim  dört  büyük  halife  devrinin  sonlarına  doğru  beytü'l-mâl'e  bakan  bir  veznedar  görevli  görülmektedir.

Sevgili Dilaver, bak yfln'nin alıntıladığı yerden nasıl da çıkıyor ne demek istediğimin detayı...
İslam devletinin hazinesi olan beyt-ül mal bile soyuttur ve onun bir hazine kurumu haline gelmesi yani somutlaşması halifeler devrinin sonlarında gerçekleşiyor.
Düşünsene ilk defa halifeler döneminin sonlarında bir veznedar atanıyor.
Bu sana ne demek istediğimi anlatmıyor mu ?
Ne Muhammed ne halifeler bir İslam devleti kuramamıştır.
Devletten bahsedersek mutlaka onun kurumlarından da bahsetmemiz gerekir.
Nerede o İslam devletinin kurumları ?
Alıntı ile Cevapla
  #29  
Alt 28-02-2007, 00:28
sodomo-- sodomo-- isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 11 Mar 2006
Mesajlar: 1.767
Standart Re: HADRAMUT KADINLARI

Sadece *Kur'andaki *medeni *ayetleri *okusan *Peygamberin *kurduğu *devletin *teşekkül *aşamalarını,sözlü *törelerle *yönetilen *bir *toplumun *nasıl *yazılı *anayasal *bir *hukuk *düzenine *geçtiğini *açıkça *görebilirsin *Sodomo.Sana *artık *gülmüyorum *Sodomo,sadece *acıyorum.İslam'a *ve *Muhammed *Peygambere *olan *nefretin *gözlerini *kör *etmiş.Bedevilerden *bir *medeniyet *çıkaran *ve *tarihin *en *kansız *devrimlerden *biri *olan *Muhammedi *İslam *devrimini *görmekten *aciz *hale *getirmiş.

Arkadaşım sen ne zaman duygularına göre yazmamayı öğreneceksin ?
Muhammed'e olan nefretim insanlara olan sevgimin sonucudur.
Ben sabi sübyanın kafasını kılıçla kesenleri ve 9 yaşındaki kızlarla gerdeğe girenleri, onun bunun malına ganimet diye el koyanları sevmem.
Sadece ben değil insan olan kimse sevmez. Eğer bunları biliyor ve hala seviyorsa kendi vicdanının mahkemesine hazır etsin kendisini. Yok vicdani bir huzursuzluk da çekmiyorsa o zaman ben ona insan bile demem.

Madem devlet kurdu Muhammed hadi göster bana onun bir kaç kurumunu
Nerede kadısı, nerede müftüsü, nerede hazinesi, nerede anayasası, nerede ordusu, nerede generalleri, yüzbaşısı, çavuşu, nerede polisi, nerede hapishanesi, nerede okulları ?

Dahası nerede devlet binası ?

Muhammed kendi evinde bir odayı ofis olarak kullanıyormuş.
Ne ofisi?
Devlet ofisi
Nereden ?
Evindeki odadan...


Daha da ötesi nerede bu devletin bayrağı ?

Hadi ispatla bana Muhamed'in devlet kurduğunu...
Alıntı ile Cevapla
  #30  
Alt 28-02-2007, 00:37
hiramusta hiramusta isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 11 May 2006
Mesajlar: 1.919
Standart Re: HADRAMUT KADINLARI

Sen sabi sübyanın kafasını kestiğinin,9 yaşındaki kızlarla gerdeğe girdiğinin resmi belgelerini göster ben sana müftüyü,kadıyı,yüzbaşıyı göstereceğim merak etme.Unutma iğrenç iftiralara ortak olanlar,o iftiracıların kişiliklerine de ortak olurlar.
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler


Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 10:27 .