"İlim Çin'de de olsa gidip alınız" hadisi yalan mı?

[onurmusa]

Hepimizin bildiği bir "hadis":

"İlim Çin'de de olsa gidip alınız!"

Arkadaş sohbetinde, kitaplarda, televizyonda her yerde duyuyoruz bu hadisi ve herkes bu hadis üzerinden İslam'ın bilime, bilgiye ne kadar önem verdiğini anlatıp duruyor sürekli.

Peki bu hadis sahih mi? Bu cümle gerçekten Muhammed Mustafa tarafından mı söylenmiş yoksa bir başkası söylemiş de ona mı atfedilmiş?

İslam alimlerinin bu konudaki fikirleri şöyle:

Muhammed Nâsıruddin el-Albânî "Zayıf Hadisler Silsilesi" isimli kitabında bu hadis için asılsız ve uydurma diyor.

İbn Hibban ve İbn Cevzi'ye göre de bu hadis uydurmadır.

İbn Abdi'l-Ber, Hatib El Bağdadi ve Deylemi gibi İslam alimleri ise bu hadisin zayıf olduğuna dikkat çekmişler. (Acluni, Keşf'ü-l Hafa, I. 138)

Beyhâki de eserinde bu hadisin zayıflığını vurgulamıştır. (El- Beyhaki, Şuabu'l- İman, II. 254)

Ayrıca İslam'ın en güvenilir 5 hadis kaynağı olan ve birlikte Kütüb-i Sitte'yi oluşturan Sahih-i Buhari, Sahih-i Müslim, Sünen-i Nesai, Sünen-i Tirmizi, Sünen-i Ebu Davud ve Sünen-i İbn Mace'nin hiçbirinde bu hadis bulunmaktadır. Dileyen burdan arama yaptırabilir:

http://hadis.ihya.org/

Yani "İlim Çin'de de olsa gidip alınız" sözü İslam'ın en güvenilir ve en kapsamlı hadis kaynaklarında dahi bulunmamaktadır. Ki bu kaynaklarda peygamberin attığı her adım, en ince ayrıntısına kadar anlatılmaktadır. Peygamberin söylediği en önemsiz sözlere varıncaya dek hayatının her ayrıntısına yer veren Kütüb-i Sitte nedense böyle büyük ve önemli bir sözü kaydetmemiştir. Öte yandan İslam alimlerince de bu söz sahih hadis olarak görülmemektedir. Araştırdığım kadarıyla bu söze "sahih hadis" diyen tek bir hadis uzmanı da yok.

Ama toplumun hafızasına bu söz "hadis" diye kazınmış.

Demek ki sadece ayetlerde değil hadislerde de maksatlı bir ayıklanmaya gidiliyor. Günümüzde gerek yazılı, gerek görsel İslami yayınlarda peygamberin asıp kestiği, ölüm emri verdiği hadislerin lafı dahi edilmezken aslında söylemediği bir söz, hadis diye sürekli gözümüze sokulmakta. Tıpkı "öldürün" ayetlerinin ya da köleliği meşru gören ayetlerin televizyonlarda ve kitaplarda hiç lafının edilmeyip de merhamet üzerine olan ayetlerin her yerde karşımıza çıkması gibi.

Aslında hepimize, tüm insanlığa nasıl bir yalan söyleniyor, değil mi?

[vartor]

Ne yazmis oldugu ve ne anlasildigi, musluman ulkelerin, hele hele seriatcilarin bilim dusmanligindan belli olmuyor mu? Bunlarin anladigi bilim, kurani yuzlerce celiskiye ragmen cozebilme bilimi; tevekelli degil iyi kotu bir sey anlayabilene alim demeleri...

[´ Just!ce `]

Sayın onurmusa yazdığınız "hadis" le ilgili bi bilgim yok ama benim genel fikrim şudur ;

Hadis = Rivayet.

Şöyleki ;
Bir rivayete göre diye başlayan cümlelerde %95 hadis olur anlatılanı dinleyenlerde sonuca bakar.Anlatılan olay "RİVAYET" olarak başlar ama kesin bir hadisle biter

Esen kalın.

[milomanara]

Çin'de de olsa ne demek? Mekke - Pekin(Çin'in öbür ucu, daha da uzak) arası 7395 km, 9 saat 11 dakika[1]. Millet işportada satacak cep telefonu kılıfı almak için bile gidiyor Çin'e. İlim için öyle büyük bir külfet değil yani. "Kainatın Efendisi" o gün bilinmeyen yeni bir kıtayı falan adres gösterseymiş, mesela "İlim Sidney'de de olsa...", ya da isim vermeyecekse bile "İlim, sıçan azmanı, karnında yavrusunu taşıyabilen ceplerin olduğu mahlukatın yaşadığı..." ama yok. Cahil bir bedevinin didaktik lakırdılarından başka bir halt yok. Hiç bir yerde yok, Kuran'da yok, Hadis'te yok.

Yani anlatmak istediğim, Dünya'nın bir ucu, bir sonu olduğunu sanan ve o dönemin teknolojisi üzere bu ucu Çin sanan bir cahille karşı karşıyayız. Bu bana göre verilmeye çalışılan "derin" mesajdan çok daha önemlidir.

İnançlı bir insanın oturup değerlerini kimden almaya çalıştığını, bilimde olduğu gibi etik ve sosyal konularda da uygar değil, barbar/cahil mesajları düstur edindiğini anlaması lazım.

[Büyük]

Bende şöyle bir şey duymuştum. O zamanlar Çin de Akupuntur tedavisi yapıldığını hastalıklara şifa arandığını ve çok faydalı olduğu yönündeki haberler , Arabistan yarım adasına kadar gelince bundan haber alıp öğrenen muhammet bey ,gidin Çin deki ilmi alın dediği rivayet edilir. Laf dönmüş dolaşmış bu günkü halini almış.

[mhmd]

Hadislerin, büyük, büyük, büyük çoğunluğu yalandır.
Kalanlar ise uydurma...
Buraya kadar bir problem yok.
Ancak;

Çin'de de olsa ne demek? Mekke - Pekin(Çin'in öbür ucu, daha da uzak) arası 7395 km, 9 saat 11 dakika[1]. Millet işportada satacak cep telefonu kılıfı almak için bile gidiyor Çin'e

Bu aktarımın bir şaka olduğunu düşünüyoruz. Aktarana hürmeten.

Saygı, herşeyden önce...

[milomanara]

mhmd´isimli üyeden Alıntı

Bu aktarımın bir şaka olduğunu düşünüyoruz. Aktarana hürmeten.

Mesajın tüm zamanlar için, evrensel olduğu iddiasıyla gelmesi başlı başına bir şakadır bize göre. Âlimle işportacıyı aynı mesajın muhattabı yapar bu şaka.

Hürmet bizden

[Bilge Engin]

Hatta cebrailin sırtına binip gidersen 1 saniye bile geçmeden oradasın. Cidden muhammed neden hem herkese mucizesini ispat hem de hızlı ulaşım için bir meleğin sırtını kullanmamış?

tanrı muhammedin yüzü nuru hürmetine koskoca evreni yaratırken, bir hızlı ulaşım aracı bile vermemesi ilginç değil mi?

Neyse yine bir kelimeye takıp konuyu dağıtmayayım.

Genel ifade edeyim, cahil araplar içerisinde zırcahil olan bir kavmin üyesi muhammed'in böyle bir laf etme ihtimali yoktur. Bu kadar ilim hayranı olsaydı okuma yazma öğrenirdi.

[mhmd]

Mesajın tüm zamanlar için, evrensel olduğu iddiasıyla gelmesi başlı başına bir şakadır bize göre

Mesaj, deyince biraz durmak lazım.
Lafımız sabotaja karşı idi mesaja değil.

Tüm zamanlara hitabı şaka buyurmanız,
O zamana hitabı kabul anlamı mı taşır?

Şayet cevabınız evet ise (ki; etiketiniz bunu reddedecektir.) Devam edebiliriz.
Hayır ın karşılığını zaten biliyorsunuz.

Saygı, herşeyden önce...

[milomanara]

mhmd´isimli üyeden Alıntı

Lafımız sabotaja karşı idi mesaja değil.

Anlamadım. Belki başlığı alaka bakımından sabote etmiş olabilirim biraz ama başka sabotaj niyetim olmadı.

mhmd´isimli üyeden Alıntı

Tüm zamanlara hitabı şaka buyurmanız,
O zamana hitabı kabul anlamı mı taşır?

Şayet cevabınız evet ise (ki; etiketiniz bunu reddedecektir.) Devam edebiliriz.
Hayır ın karşılığını zaten biliyorsunuz.

Her hangi bir önermenin tüm zamanlar için evrensel değer yargısı olması(değer yargısının ilgili topluluğu iyiye yönelten düşünce/davranış olarak tanımlayarak) mümkün değildir. Elbette o zamanın koşulları içinde daha iyiye götürme eğiliminde, pozitif sonuçlar vermiş davranışlar vardır(az da olsa). Mesela günümüz Kongo'sunda ölürülmeden ya da tecavüz edilmeden geçireceğiniz gün, güzel gündür. Oraya İslam Şeriat'ı uygularsanız toplum için daha iyidir denebilir.

Asıl vurgulamak istediğim, 7.YY'ın bilimsel geri kalmışlığı ayet ve hadisler nezdinde aşikardır. Çok uzak/ulaşılmaz kavramının Çin'le bağdaştırıldığı bu hadis buna örnektir. Kesin doğrularını bilebildiğimiz bilimsel gerçekler, kesin doğruların olmadığı ahlaki değer yargılarını somutlaştırmada bu insanların geri kalmışlığının göstergesi olmaktadır. Mesajım bundan ibarettir.