Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > İbrahimi Dinler > İslam

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #41  
Alt 21-03-2011, 18:52
Psiko Psiko isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 16 May 2008
Mesajlar: 2.222
Standart

Sevgili ağabey ;

Bulut,
Güneş'i kapatıp Onun ziyasını aksettirmesini engellese de,
Güneş oradadır.
İki kişi tanırım.
Biri çok iyi görünen kişidir.
İçki içtiğinde hayvandan daha aşağılık bir yaratık olup çıkar.
Ötekini ise ilk görüşte sevmezler.
İçki içtiğinde ortaya öyle birisi çıkar ki,
günlerce aylarca yıllarca sohbet etsem,
alıp yüreğimin en nadide yerine koysam diye düşünürüm.

Kendin için istemediğini,başkaları için de isteme.
Alıntı ile Cevapla
  #42  
Alt 21-03-2011, 18:58
vartor - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
vartor vartor isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 15 Mar 2006
Bulunduğu yer: Toronto
Mesajlar: 8.615

Onur Üyeliği 

Standart

Bu iletin de beni dogruluyor
Birincisi kotu, ama hislerini ftrenlyebiliyor; ikincisi iyi ama o da hislerini frenliyebiliyor. Korteks uyusunca fren mren kalmiyor. yani madde ruh halini etkileyebiliyor.

Iman, ask gibidir,gozleri koreltir,beyni muhurler.
Alıntı ile Cevapla
  #43  
Alt 21-03-2011, 19:01
Psiko Psiko isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 16 May 2008
Mesajlar: 2.222
Standart

Yok pek sayılmaz ağabey.
Çünkü iyi iken sırtlanlaşan ,
ayılınca utancından kaçacak yer arıyor sonra.
Ne yaptığını ve neden yaptığını Güneş kadar açık hatırlıyor yani
Yani nefsinin ona emrettiği,
afv edersin,
"Mok yemeleri" gayet net hatırlıyor

Kendin için istemediğini,başkaları için de isteme.
Alıntı ile Cevapla
  #44  
Alt 21-03-2011, 19:28
vartor - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
vartor vartor isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 15 Mar 2006
Bulunduğu yer: Toronto
Mesajlar: 8.615

Onur Üyeliği 

Standart

Moklastigini hatirlayip utanmasi, beyinin maddeden etkilenmesiyle alakali degil mi yani degerli kardesim.

Iman, ask gibidir,gozleri koreltir,beyni muhurler.
Alıntı ile Cevapla
  #45  
Alt 21-03-2011, 19:53
Estiva Estiva isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 26 Aug 2010
Mesajlar: 295
Standart

Arkadaşlar ruh var! işte ispatı. Belgeyle, kasetle konuşurum ben


Bir yaratıcı arayan insanoğlunun bulabildiği tek şey kendi sözleridir.
Alıntı ile Cevapla
  #46  
Alt 21-03-2011, 20:28
Psiko Psiko isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 16 May 2008
Mesajlar: 2.222
Standart

Sevgili ağabey ;

İnsan denen varlığın,
canlı-ölü tanımlarında,
yaşam halini veren gücün ruh olduğuna,
ruhun ayrılıp gitme durumuna da ölme-cesed hali diyor ve böyle inanıyoruz.

Mesele nedir ?
Biyolojik olarak,
Solunum-dolaşım-üreme vb,
hayvanlarla aynı donanıma sahip
ama
ondan farklı olduğu aşikar olan İNSAN
olma hal'i adına dünya üzerinde yapılanlar değil mi ?
O halde İNSANlığımızı ortaya koyup,
sevgili homosapiens'in imzasındaki,
"İnsani olan her şey kabulüm"ün yaşam bulmasına çalışmak,
asıl odaklanmamız gereken şey değil midir ?

Ruh olsa veya olmasa,
Tanrı olsa veya olmasa
bu durumların,
içinde hepimizin yaşayıp,
birlikte nefes alıp verdiğimiz dünyada kime ne faydası var ?
Uzun zamandır tanırsın şahsımı,
bir günden bir güne şu sitede sorulması dışında,sırf tebliğ amaçlı Bahai olduğumu söyledim mi ?
Elimden geldiği kadar kavramlar konusunda,
"Bilgi,bilinebilenin bütünüdür"
anlayışından yola çıkarak kendi bilebildiğim,
(Kendi bakış ve anlayışıma göre)Ruh ve beyin şablonuma "İşte budur" dedirten bilgilerimi paylaştım ve paylaşacağım da.

Yaşama bakış ve yaşamda duruşumu da :

"Zalimin rişte-i ikbalini bir ahı keser.
Rızka mani olanın rızkını Allah'ı keser.
Kimseye baki değil mal,mülk,sim-i zer.
Bir harap olmuş gönül tamiridir ancak hüner."

en güzel bu dizelerin anlattığını düşünüyorum.

Kendin için istemediğini,başkaları için de isteme.
Alıntı ile Cevapla
  #47  
Alt 21-03-2011, 20:34
Psiko Psiko isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 16 May 2008
Mesajlar: 2.222
Standart

Sayın web ;

Albert Einstein'ı bir bilim adamı olduğu için sevdiğim kadar,
hatta daha çok,
aforizmaları nedeni ile severim.
Aforizmalarından birinde der ki :
"Gerçeklikle karşılaştırıldığında, bilimde vardığımız düzey ilkeldir, çocuk oyuncağıdır.
Ama sahip olduğumuz en değerli şey odur."
Bilim bir gün mutlaka "Ruh" denen kavramla ilgili gelişmeleri de insanlığın hizmetine sunacak.

Kendin için istemediğini,başkaları için de isteme.
Alıntı ile Cevapla
  #48  
Alt 21-03-2011, 20:46
ulpian - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
ulpian ulpian isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 22 Jul 2009
Mesajlar: 4.880

Başarı Ödülü 

Standart

sevgili Psiko,

Psiko´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Sayın web ;

Albert Einstein'ı bir bilim adamı olduğu için sevdiğim kadar,
hatta daha çok,
aforizmaları nedeni ile severim.
Aforizmalarından birinde der ki :
"Gerçeklikle karşılaştırıldığında, bilimde vardığımız düzey ilkeldir, çocuk oyuncağıdır.
Ama sahip olduğumuz en değerli şey odur."
Bilim bir gün mutlaka "Ruh" denen kavramla ilgili gelişmeleri de insanlığın hizmetine sunacak.
Einstein'dan bu yana koca bir asır geçti bu arada.
'Ruh' dediğiniz şey, daha doğrusu 'ruh' dediğiniz şeye isnat ettiğiniz işlevlerin tamamı bugün farklı bilimsel disiplinler tarafından daha birkaç on yıl önce hayal dahi edemeyeceğimiz şekilde incelenebilmekte.

Nöroloji bilimi ve bu bilimin sunduğu verilerin felsefi sonuçlarını inceleyen philosophy of mind alanı, insan bilincini ve geleneksel olarak 'ruh' ile açıklanan tüm zihinsel, duygusal vs. işlevleri gittikçe daha iyi anlamamızı sağlıyor bugün. Ama tüm bilimsel araştırmaların kıyısında, köşesinde, ufkunda vs. doğaüstü bir varlık olarak 'ruh'a dair en ufacık bir işaret veya ipucu dahi yok. ''Bilim mutlaka bir gün ortaya çıkartır'' gibi bir inancın hiçbir dayanağı, mesneti yok.
Alıntı ile Cevapla
  #49  
Alt 21-03-2011, 21:07
Estiva Estiva isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 26 Aug 2010
Mesajlar: 295
Standart

Psiko´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Sayın web ;

Albert Einstein'ı bir bilim adamı olduğu için sevdiğim kadar,
hatta daha çok,
aforizmaları nedeni ile severim.
Aforizmalarından birinde der ki :
"Gerçeklikle karşılaştırıldığında, bilimde vardığımız düzey ilkeldir, çocuk oyuncağıdır.
Ama sahip olduğumuz en değerli şey odur."
Bilim bir gün mutlaka "Ruh" denen kavramla ilgili gelişmeleri de insanlığın hizmetine sunacak.
Benim ruhla, Allah'la, melekleriyle vs. bir problemim yok ya. Biraz neşeleniriz diye ekledim videoyu. Bahsettiğiniz gelişme islama olumlu etki edecektir ama tek mesele değildir. Bazıları evrim teorisi tamamen çürürse islam yürür gider diyor, hayır, yine sadece olumlu etkilenir. Ama tersi olursa, islam ve tüm dinler iflas eder. Bu yüzden, ruhun varlığının, hurinin yokluğunun filan kanıtlanması aslında çok önemli detaylar değil benim için.

Mesele bence biraz daha derin. Şu yaratıldığımız hissiyat ve donanıma bakınız. Bunlarla biz herşeyi yapabiliriz, aklınızın alabileceği, alamayacağı herşeyi, çıkarlarımız gereği bir din bile yaratabiliriz. Devasa ideolojileri, bazı dinleri insanlar yaratmadı mı? İnsanlar sustukları, kurcalamadıkları için doğru olsun, uydurma olsun, her türlü din ve ideoloji yürüdü gitti. Ben içinde bulunduğum/düştüğüm çarkı sorguluyorum, bir yerinde bir yanlış olduğundan eminim, umarım birgün bulabilirim.

Mesela siz ismini zikrettiğiniz için söylüyorum, bahailiği hiç sorgulamıyor musunuz, islama kıyasla çok daha yakın zamanda ortaya çıkmış, bir peygamberi olduğuna inanıyor musunuz? Aileden mi miras kaldı? Yoksa hükümleri mi hoşunuza gidiyor? Geçmişte birkaç yazı okumuştum, bana islamın update edilmiş hali gibi geldi, genel olarak akla yatkındı ama niye illa ki bir peygamber, mehdi lazım onu anlamıyorum. Ortadoğu ve Arap halkı demekki başka türlü yapamıyor. Neyseki ülkemiz de o yönden şanslı, HY'nin mehdiliğini ilan etmesi yakındır. Demem o ki, insanlar korkunç hissiyat ve donanıma sahip, din dedikleri şeyin uydurma olup olmadığını, dindar olsun, ateist olsun, test etmek zorunda. Ha, kafanızda akladığınızda, 10 numara müslüman, bahai vs. olursunuz, şüpheleriniz kesinleşirse dinden çıkarsınız. Yani sorgulamanın bir zararı yok bence.

P.S. Bahailikte şöyle birşey vardı, yanlış hatırlamıyorsam: Aşırı zenginlik ve aşırı yoksulluk yasaktır. İslam bu noktada gözümde çok şey kaybediyor. Biraz zekat ver, sonra yürü ya kulum, zenginleşebileceğin kadar zenginleş. Zaten bu vesile ile bizim tüm öncü dindarlarımız zengindir. Kur'an'a harfiyen uymuşlardır bu hususta. Bu arada Bahailikle ilgili bilgilerim yanlışsa, peşinen özürlerimi sunarım.

Bir yaratıcı arayan insanoğlunun bulabildiği tek şey kendi sözleridir.
Alıntı ile Cevapla
  #50  
Alt 22-03-2011, 00:07
Psiko Psiko isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 16 May 2008
Mesajlar: 2.222
Standart

Sayın web ;

Aşırı zenginlik ve yoksulluğun giderilmesidir o prensip.
Yasak farklı bir çağrışım yaptırıyor.

İnsanlık diyalektik yürüyüş sürecinde en son sosyalizme kadar geldi.
Sosyalizm,mülkiyeti kaldırarak,
kendisini var eden toplumlarda yaşayan bireylere,
Barınak,
aş/iş
eğitim
ve
sağlık
konusunda alt yapı hazırlayıp bunlardan yararlanmalarını sağladı.
Eğer,
her hangi bir insan
"Daha Allahtan belanı mı istiyorsun ?"
tarzında bir ifade ile hayat bulan,
zaten yaşam için gerekli tüm yapıya sahipken,
bunlardan öte aşırı bir isteğe sahip değilse,
Kendisi,ailesi ve yakınlarına olduğu kadar,
diğer insanlar için de,
bunlardan başka ne ister ?

Acaba neden bugün sosyalist ülke vatandaşlarının kadınları ülkemizde Laleli Aksaray
diğer ülkelerde de benzeri yerlerde para karşılığı seks işçisi olarak çalışmak zorunda kaldılar ?
Sosyalizm gibi insanoğluna temel yaşam gereksinimlerini veren bir devlet anlayışı nasıl olur da yıkılır ?
Ve
"Tanrı öldü" nidası ile yola çıkan,bunu artık bir yaşam kültürü haline getiren,koskoca yapının içindeki toplumun bireyleri büyük akınlar halinde din denen köhnemiş yapıya doğru hareketlenir ?

Siz dahil bir çok arkadaşın,
gördüğü halde görmezden
bildiği halde bilmezden gelmek istediği,
insani olan yapıların belli süreçler sonunda tarihin tozlu sayfalarında yerlerini alırken,
insana,insanlığa bu kadar zarar veren din denilen kurumların binlerce yıldan bu yana hala ayakta kalıyor olmaları,
hangi maddi delilin,
hangi gücün sonucudur ?

Din denen kurumu kotarıp ortaya çıkarmak ve büyük bir kitleyi etrafında toplamak çok kolay bir iş midir ?
Şahsen ben bu gücü düşündükçe işi o kadar hafife ve basite alamıyorum.
Nitekim bir başka başlıkta İsa için deli denilmişti.
Ben de
"Bende yemiyor,
yiyorsa öyle bir delilik siz de yapın,
biz de,
vay vay vay analar neler doğuruyormuş diyelim"
demiştim.

Tanrı adına yapılan adaletsizlikler,vahşet,zulümler konusunda dindar arkadaşlarımla aynı bakış ve anlayışta değilim.
Ancak,
din denen kurumun/sistemin,
kendisinden değil,
onu yaşama geçirenlerin
"Anayasayı bir kere çiğnemekten ne çıkar"
zihniyeti ile topluma dayattıkları şeylerin,
din sanılıp toplumda yaygınlaşması neticesi,
durumun vehamet arzeden bir toplumsal riyakarlığa dönüşmesi
ve
bunun neticesinde de yapılanları kabul etmemenin "İnkar",
yapılanları kabul etmek zorunda kalanların da "Dindar" görülmesi bana trajikomik gelse de,
ortam bu ve yapabilecek çok şey kalmıyor bu ortamda da.

Kendin için istemediğini,başkaları için de isteme.
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Cennette İrade var mıdır? Kont İslam 43 25-11-2011 21:52
Sen Herkesi Kör Alemi Sersem mi Zannedersin? theatre İslam 30 18-09-2009 02:51
Huri ve Cennet mehmetsalih İslam 90 12-09-2009 19:41
Cennette Kadın İstihhakı Baracuda İslam 7 11-11-2007 21:52

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 02:37 .