Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > Dinlerden Özgürlük > Ateizm

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #41  
Alt 02-01-2010, 00:35
Psiko Psiko isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 16 May 2008
Mesajlar: 2.222
Standart

Sevgili eylemsel ;

Hacı,
ki kim olduğunu araştırdınız mı ?
Sitemizde bulunan bir çok arkadaş iyi tanır kendisini.
O başlıkta,
Ella isimli üyeye cevap veriyor.
ama şunlar :
"Bu ne ilkel bir yorum..
Materyelizmin ensestle ilgili hiç bir argümanı yoktur.
Çünkü olamaz..
İkisi arasında bir ilişki kurulamaz.
Bu ilişkiyi ancak hasta bir akıl kurmaya çalışır ve kendini gülünç bir duruma sokar..
Materyelizm ahlakı diye bir ahlak anlayışı yoktur.
Çünkü materyelizm ahlakla ilgilenmez. " hacı
Hacı'ya ait ifadeler.

Kendin için istemediğini,başkaları için de isteme.
Alıntı ile Cevapla
  #42  
Alt 02-01-2010, 00:40
Psiko Psiko isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 16 May 2008
Mesajlar: 2.222
Standart

Mesela benim inandığım şu sözler :

EY RUH OĞLU!
Bir kendine bir fakire bakıp kurulma; çünkü Ben onun önünce yürüyor ve seni kötü halinde görerek ilelebed tel'in ediyorum.

EY VARLIK OĞLU!
Kendi ayıplarını nasıl unuttun da başkalarının ayıplarıyla meşgul oldun?
Her kim böyle yaparsa rahmetimden mahrum olsun.


EY İNSAN OĞLU!
Sen kendin suçlu olduğun müddetçe başkalarının suçunu ağza alma.
Başka türlü hareket edersen rahmetimden mahrumsun ve Ben de buna şahidim.

EY RUH OĞLU!
Yakînen bil:Başkalarına adalet emredip kendisi türlü rezalet irtikâb eyleyen kimse -ismimi de taşısa- Benden değildir.

Ahlak denilen kavrama,
ilahi dayanaklar dersem,
bu inancın müntesipleri bu öğütleri yaşamlarına geçirip uygularlarsa bunun nesi yanlış veya kötü olabilir ?

Kendin için istemediğini,başkaları için de isteme.
Alıntı ile Cevapla
  #43  
Alt 02-01-2010, 00:49
evrensel-insan - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
evrensel-insan evrensel-insan isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 08 Mar 2008
Bulunduğu yer: Londra
Mesajlar: 22.832
evrensel-insan - MSN üzeri Mesaj gönder
Standart

Saygideger psiko;

Neden bunlarin hepsi, sexist ve oglu, hic kizi olan yokmu?

Saygilarimla;
evrensel-insan

Evrensel-Insan - Yapılandırmacı Epistemoloji/Bilişsel Bilim/Qua Felsefesi/Serbest Düşünce/Devrimci Sorgulama/Zihinsel Devrim - Evrensel-Insan Zihniyeti
Alıntı ile Cevapla
  #44  
Alt 02-01-2010, 01:08
Psiko Psiko isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 16 May 2008
Mesajlar: 2.222
Standart

Sevgili evrensel hocam ;

Epistemolojik gerçeklikten bihaber oluştan

Kendin için istemediğini,başkaları için de isteme.
Alıntı ile Cevapla
  #45  
Alt 02-01-2010, 11:56
frodo - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
frodo frodo isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 26 Aug 2006
Bulunduğu yer: İstanbul
Mesajlar: 5.877

Onur Üyeliği 

Standart

Psiko´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Mesela benim inandığım şu sözler :

EY RUH OĞLU!
Bir kendine bir fakire bakıp kurulma; çünkü Ben onun önünce yürüyor ve seni kötü halinde görerek ilelebed tel'in ediyorum.

EY VARLIK OĞLU!
Kendi ayıplarını nasıl unuttun da başkalarının ayıplarıyla meşgul oldun?
Her kim böyle yaparsa rahmetimden mahrum olsun.


EY İNSAN OĞLU!
Sen kendin suçlu olduğun müddetçe başkalarının suçunu ağza alma.
Başka türlü hareket edersen rahmetimden mahrumsun ve Ben de buna şahidim.

EY RUH OĞLU!
Yakînen bil:Başkalarına adalet emredip kendisi türlü rezalet irtikâb eyleyen kimse -ismimi de taşısa- Benden değildir.

Ahlak denilen kavrama,
ilahi dayanaklar dersem,
bu inancın müntesipleri bu öğütleri yaşamlarına geçirip uygularlarsa bunun nesi yanlış veya kötü olabilir ?

Kötü bir yanı olmaz sevgili ademoğlu. Ama her toplumun "iyiliği" örgütleyerek ayakta kalmak zorunda olduğunu unutur ve "iyiliğin" ancak ilahi kaynaklı öğütler olduğu yanlışına düşersin. Bu, toplumsal bilincimizde
birilerinin müdahalesine açık travmalar var anlamına gelir.

"
Kendi ayıplarını nasıl unuttun da başkalarının ayıplarıyla meşgul oldun?
Her kim böyle yaparsa rahmetimden mahrum olsun. " Bu basit cümleyi kişisel yaşamında Bahaullah söylediği için değil insan olmanın gereği bu olduğu için yaşayan psiko, gerçekliği başaşağı açıklamalarla kabullenmiş olur.

Bir başka başlıkta "badem" üzerine benzetimlerde bulunmuştum:

frodo´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Kuruyemiş canavarı sayılırım. Geçenlerde badem geçti elime. Afiyetle öğütürken bademin insanoğlunun diyetine nasıl katıldığını merak ettim. Araştırınca bademin ilginç hikayesini öğrendim. Oysa o leziz tadıyla ne kadar da masum görünüyordu.

Gerçekte yaban bademi inanılmaz zehirli ve insan sağlığına zararlı bir ürünmüş. Hatta Hitler'in meşhur gaz odalarında kullanılan sarin gazının temel maddelerinin bazılarını doğal halde içermekteymiş. Ancak yaban bademinde rastlanılan bir mutasyon acılığını ve zehirini veren proteinin üretimini engelleyince badem yenebilir bir ürün olmaktaymış ve bugün tükettiğimiz badem bu mutasyona uğramış bademin evcilleştirilmesi ile elde edilmiş.

Bunları öğrendikten sonra bademi daha çok sever oldum.

Bademin başlıkla ilgisi ne diye soracak olursanız; sevgili nogada:

Alıntıladığınız yazıda bahsedilen vahdet-i Vücud bademini yerken ne olur tarihçesine de bakın. İpuçlarını sevgili eylemsel vermiş. Daha derine inmek (örneğin bademin Tutankhamon'un mezarında bulunması gibi) isterseniz Büyük İskender'e, helen düşünüşünün yayıldığı ve etkilediği coğrafyalara, islam bu coğrafyalara egemen olmadan buralarda etkin olan Platon felsefesine zevkli bir yolculuk yaparsınız.

Evet tarihini bilince badem daha tatlı oluyor..

Selamlar.
Bademi ister ilahi bir gücün insana verdiği "nimet" olarak tanımlayın isterseniz insanın doğayla giriştiği mücadelenin ürünü olarak görün şu andaki tadı aynıdır.

Ama insanın çabasının ürünü bademin tarihini arkeolojik, biyolojik olarak sürüp anlamak mümkünken yaratıcının nimeti olarak o bilinmezliğin gizeminde kaybolup gidecektir.

İnsani olan her şey kabûlüm.
Alıntı ile Cevapla
  #46  
Alt 02-01-2010, 14:19
Psiko Psiko isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 16 May 2008
Mesajlar: 2.222
Standart

Sevgili frodo ;

Din mana verir.
Bilim de bu manayı tarif eder.

Kurumların varlığı,
kişisel egoları tatmin etme yeri değil,
tüm toplumu kucaklarken,
üst olgudan toplumsal faydalar çıkarmak üzerine olmalıdır.

İman tarifimizde dedikki,
"İman ;Kendini davranışlarda açığa çıkaran bilinçli bilgidir."
Yukarda 4 alıntı var.
Neresi kötü dedik ?
"Kötü bir yanı olamaz" dedikten sonra,
ama..
dedin ve
şerh olarak,
"Her toplumun "iyiliği" örgütleyerek ayakta kalmak zorunluluğunu" koydun.
İyi de sevgili frodo Toplum kim ?
Bu ve benzeri olayları benimseyen bireylerden oluşmuş kişilerin toplamı değil mi ?
Sana basit bir gerçeklik gibi gelen şu :
"Kendi ayıplarını nasıl unuttun da başkalarının ayıplarıyla meşgul oldun?
Her kim böyle yaparsa rahmetimden mahrum olsun. "
sözü,
en basitinden sitedeki,
veya
yakın çevrendekilerin hal ve tavırlara bakarak bir daha değerlendirirsen sevinirim.

Oysa
Zor olan basit,
basit olan zordur.

Kendin için istemediğini,başkaları için de isteme.
Alıntı ile Cevapla
  #47  
Alt 02-01-2010, 16:45
Alchindus Alchindus isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Denetimdeki Üye
 
Üyelik tarihi: 27 Jul 2009
Mesajlar: 702
Standart

İmdi görülmekteki inanır olmayan dostlar bir türlü meselenin özüne girememekte, büyük bir titizlik ile meselenin kenarından köşesinden dolaşılmakta!

Halbuki konu ve sual edilenler sarihtir!

Ateistin bir ahlakı var iseki bana göre vardır bunun mahreci nedir!

Hassatende bu forumda ahlaki tenkitler ileri sürdüklerini iddia etmekte olan dostların bu ahlak telakkilerinin mahreci nedir!

Bunu müzakere ediyoruz!

Burada meselenin sosyalimza komünizma ile sulandırılmasına mahal yoktur, bir illiyet var iseki vardır bu materyalizma iledir!

Meselenin müzakeresinde "ahlak" diye tesmiye edilecek telakkiler hususunda kafa karışıklığı zahir olmakla birlikte şu sual üzerinde tezekkür edilmesi faideli olur!

Ahlaksızlık denen hal ifade eden içün ahlakın noksanlığı ise yani ahlaksızlık esasta ahlakın yokluğu ise ahlak nedir bahsi içün bu pek kıymetli bir anahtar olmakta mıdır!

Olmaktadır!

Bir diğer husus dışarıdan bakanın, bakılanda gördüğü hali ahlak veyahut ahlaksızlık diye tesmiye etmesinde esas amil kendisi midir yani bakan mıdır yoksa bakılan mıdır!

Eskimo bahsi veyahut arabın kızını gömmesi hadisesi dışarıdan bakan içün eğerki ahlaksızlık ise bu kanaatte olan kişi bu fiilleri böyle tesmiye eder iken bir başka ahlaki manzumeye istinad ediyor demektir!

Kendi ahlakına, ahlak manzumesine bakarak "bu hal ahlaki" veyahut "bu hal gayrı ahlaki " demektedir!

İmdi burada bütün bahis ateist dostlar içün şudur!

Bazı hallere dışarıdan bakarak "ahlaki" bazılarına da "gayrı ahlaki" demektesiniz!

Bizde materyalizma ve ateizmin ahlakla rabıtası meselesini hiç nazara almadan sual ediyoruz ve diyoruzki bunu yapabilmeniz içün sizin bir ahlak manzumeniz olmalı, ona mükayese ile bir hale "ahlaki" diğerine "gayrı ahlaki" diyebilirsiniz! Siz bazı hallere "ahlaki" bazılarına "gayrı ahlaki" dediğinize göre böyle bir manzumeniz vardır bunun mahreci kaynağı nedir!

Sual bu kadar sarih!

Bu suale cevap vermek yerine başkaca haller nazara veriliyor!

Bizde diyoruzki gidip bunu o kişiye sual ettiğinizde "bu benim ahlakım" demiyecektir, diyeceği "benim değerler manzumemde bu hal ayıplanmamakta"

Bu cevapda meseleyi sizin için çıkış yolu olmaktan çıkaracaktır!

Bazı misallerde ise muhatap "benim değerler manzumemde bu hal ayıplanmamakta" demekle iktifa etmeyip "benim değerler manzumemde bu hal teşvik edilmekte meşru görülmekte" de diyecektir! Bu meşruiyet nereden geliyor diye nazar edildiğinde inanca tesadüf edeceksiniz şamanizma buna bir misaldir ve eskimoların şamanizma ile rabıtaları bilinmektedir!

İmdi mesele buradan sonra gele gele "senin ahlakın benim ahlakım" bahsine gelecektir işte burada kişiler içün tefrik edici husus olarak tekrar inanca tesadüf edeceğiz!

Çünkü fiiliyatta "doğru" denen bazı hallerin "doğru" veyahut "yanlış" denen hallerin "yanlış" olduklarını madde zaviyesinde şüpheye mahal bırakmayacak şekilde ortaya koymak mümkün olamamakta!

Misalen "birikmiş malda yoksulun payı vardır, eğerki birikmiş şu seviyeyi aşar ise şu kadarını infak edeceksin" kaidesini maddi zaviyede kişiye ispat etmek ne derece mümkündür!

Bu iman işidir ve nimetlerin esas bir maliki bulunduğu ve onun riayet edilmesi icap eden taksimat kaidelerine uyulmaz ise başkasının hakkının gaspedilmiş olunacağı kabulüne istinat eder!

Ahlaka konu olan meselelerin hemen hemen tamamı bu minvaldedir!

Bu kaideler çok kez ferdin sırf kendi nefsi zaviyesinden nazar edildiğinde onun basit çıkarlarına hevasına muhalif gibi görünür amma iyice nazar edildiğinde umum menfaatleri ve cemiyetin her bir ferdini koruyucu esasta o ferdi de muhafaza eden azim ve ala bir ahlaktan neşet etmiş olduğu anlaşılır!

Bu kanaatte iman işidir ve umum kabul görme ile cemiyette tatbik edildiğinde kollektif olma keyfiyeti kazanır!

İmdi bütün bu cihetler zaviyesinden nazar eder isek, ahlak evvela maddi tezahürlerden müşahhaslaşmış neticelerden ziyade mücerred fikriyatın sahasında ise, ahlaki olma veyahut olmama hali esasta kişinin indi mütalaası ise ve bu mütalaa hem inanca taalluk ediyor hemde umum kabul görme ile kollektif olma keyfiyeti kesbediyor ise tekrar sual ediyoruz!

Bütün bunların kaynağı size göre sadece beşeri akıl ve ihtiyaçlar, cemiyet hayatının icapları ise o vakit hiç olmaz ise şu çağın muasır ateistlerinin üzerinde ittifak ettiği, kendilerini mukayyet gördüğü ahlaki bir değerler manzumesi aynı sebepler ile vucuda gelmiş olmalıdır, bu var mıdır!

Bu yok iseki yoktur ateistin gösterdiği ahlaki tavırların mahreci ne olmaktadır!

Yoksa bütün bahis muhterem schopenhauerın "kendine refere etme" dediği hal gibi ateistin sırf nefsinin ve keyfinin hilafına bulmaklığından bazı hususları tenkit etmesi ve bu tenkitte sadece kendisine istinat etmesi midir!

Eğer bu böyle ise bu tenkidin kıymeti nedir, kim nüçün böyle bir tenkidi nazarı dikkate alsın ve bunda bir kıymet görsün!

Yok öyle değil ise, göstermeye gayret ettiğimiz gibi bir hali "ahlaki" veyahut "gayrı ahlaki" diye tesmiye edebilmek içün bir ahlak manzumesi icab etmekte, o vakit ateistin tenkidinin müracat ettiği ahlaki manzume ve mahreci nedir!

Sualler sarihtir ve bu suallere mahiyeti fertten ferde değişecek olan "insan olmanın gereği" zarfıyla, bu zarfın mazrufu izah edilmeden mahreci gösterilmeden cevaplar verilmiş olmaz!

Bu gün üçüncü gündür foruma girişte karlar yağmaktadır

Niçün!

Hangi saikle!

Materyalist nazariye içün günler arasında ne gibi farklar vardır, senei devriyenin manası nedir materyalist içün!

Foruma girişte kar yağdıran şey, ateistin tesirinde kaldığı ve taklit ettiği değerler kabuller geleneklerdir!

Bunun gibi onun ahlaki tavırlarının da istinat ettiği değerler kabuller gelenekler vardır ve bunların kahir ekseriyeti inanca vahye taalluk etmektedir!

Gerçeğe sadakat şart, olmadan olmuyor!
Alıntı ile Cevapla
  #48  
Alt 02-01-2010, 18:09
saroz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
saroz saroz isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 29 Jun 2009
Bulunduğu yer: İstanbul
Mesajlar: 1.703
Standart

Sayın Alchindus,

Önce anlaşılır bir Türkçe ile yazmayı denesenizde, olasılık ki, arapça-farsça sözlükle karakucak tutmadan kısa zamanda okuyup anlar yanıt veririz

Kendisinin Efendisi Olmayan Hiç Kimse Özgür Değildir.
Epiktetos
Alıntı ile Cevapla
  #49  
Alt 02-01-2010, 18:10
Averroes - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Averroes Averroes isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 24 Feb 2008
Mesajlar: 780
Standart

Alchindus´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
İmdi görülmekteki inanır olmayan dostlar bir türlü meselenin özüne girememekte, büyük bir titizlik ile meselenin kenarından köşesinden dolaşılmakta!!
Muhterem, imdi bu husus çok acip bir ahvala işaret etmektedir ki, şahsım bu ahval üzerinde ne kadar tefekkür etsem de, bir nokta-i nazara sabitleyememişimdir. Lakin bu etvarın Lisan-ı Avrupai'de "demogoji" namında hoş bir karşılığı vardır.


Alchindus´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Ateistin bir ahlakı var iseki bana göre vardır bunun mahreci nedir!

Hassatende bu forumda ahlaki tenkitler ileri sürdüklerini iddia etmekte olan dostların bu ahlak telakkilerinin mahreci nedir!

Bunu müzakere ediyoruz!
Muhretem halen ümitvar mısınız? Tezekkür edilen bahsin içine çoktan soğuk su ilave edilerekten "tiridine tiridine tiridine bandım" şarkısı bile çığrıldı. Mahreç bahsi daha önceden Ella namında ümitvar bir körpe tarafından da sual edilmiş, lakin hakaret isnadıyla ümitvar körpemiz yazamaz kılınmuştur.



Alchindus´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Bir diğer husus dışarıdan bakanın, bakılanda gördüğü hali ahlak veyahut ahlaksızlık diye tesmiye etmesinde esas amil kendisi midir yani bakan mıdır yoksa bakılan mıdır!
Gayet hoş bir sual!

Alchindus´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Eskimo bahsi veyahut arabın kızını gömmesi hadisesi dışarıdan bakan içün eğerki ahlaksızlık ise bu kanaatte olan kişi bu fiilleri böyle tesmiye eder iken bir başka ahlaki manzumeye istinad ediyor demektir!

Kendi ahlakına, ahlak manzumesine bakarak "bu hal ahlaki" veyahut "bu hal gayrı ahlaki " demektedir!

İmdi burada bütün bahis ateist dostlar içün şudur!

Bazı hallere dışarıdan bakarak "ahlaki" bazılarına da "gayrı ahlaki" demektesiniz!

Bizde materyalizma ve ateizmin ahlakla rabıtası meselesini hiç nazara almadan sual ediyoruz ve diyoruzki bunu yapabilmeniz içün sizin bir ahlak manzumeniz olmalı, ona mükayese ile bir hale "ahlaki" diğerine "gayrı ahlaki" diyebilirsiniz! Siz bazı hallere "ahlaki" bazılarına "gayrı ahlaki" dediğinize göre böyle bir manzumeniz vardır bunun mahreci kaynağı nedir!

Sual bu kadar sarih!

Bu suale cevap vermek yerine başkaca haller nazara veriliyor!
Muhterem Alchindus biraderim, şahsen benim Ella namındaki üye ile bir muhaberem olmamış idi. İmdi görmekteyim ki, akil adamlar bir yerde akıl izdivacı sağlamaktadırlar. Aklın yolu birdir deyu darb-ı misal vardır bilir misiniz? Ne güzel örnek olmuştur bu duruma? Lakin nazar-ı dikkatimi bir nokta celbetti. Bu muhterem ateistlerin kısm-ı azamı materyalizmalarunu ahlakla mündemiç görmemekteler. Bu hal Hacı namıdaki kişinin itiraflarından sarihtir. Amma bazı eşhas-ı ateizma ise zikrolunduğu üzre ahlaken cem olmuşluklarını beyan etmekte lakin mahrecini işaret etmekte sükut etmekteler. Bir kısım taife-i küfr ise halen bu hususta bi-haber olup, bu şahısları sahip oldukları bu tenakuz halinden mütevellid irşad etmek gerektir.



Alchindus´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Bütün bunların kaynağı size göre sadece beşeri akıl ve ihtiyaçlar, cemiyet hayatının icapları ise o vakit hiç olmaz ise şu çağın muasır ateistlerinin üzerinde ittifak ettiği, kendilerini mukayyet gördüğü ahlaki bir değerler manzumesi aynı sebepler ile vucuda gelmiş olmalıdır, bu var mıdır!
Zaten ben de sizin gıyabınızda sitayişle bahseder idim. Bu muhterem dindaşım pek akil bir adam, pek mantıki sualler etmekte der ve şahsınızın sitede islam namına ehemmiyetli bir konumu olduğunu mütalaa ederdim. Sitedeki mecvudiyetinizle pek alakadar idim. Görmekteyim ki şu tahkikçi şahsınız ve ondan sudur eden şu harika sualiniz pek bir isabet olmuş efendim.



Alchindus´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Yoksa bütün bahis muhterem schopenhauerın "kendine refere etme" dediği hal gibi ateistin sırf nefsinin ve keyfinin hilafına bulmaklığından bazı hususları tenkit etmesi ve bu tenkitte sadece kendisine istinat etmesi midir!
Aynen buyurduğunuz gibidir efendim.

Alchindus´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Eğer bu böyle ise bu tenkidin kıymeti nedir, kim nüçün böyle bir tenkidi nazarı dikkate alsın ve bunda bir kıymet görsün!
Muhterem beni tebessüm etmekten öldürmek mi istemektesiniz? Pek güzel, pek güzel...

Alchindus´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Yok öyle değil ise, göstermeye gayret ettiğimiz gibi bir hali "ahlaki" veyahut "gayrı ahlaki" diye tesmiye edebilmek içün bir ahlak manzumesi icab etmekte, o vakit ateistin tenkidinin müracat ettiği ahlaki manzume ve mahreci nedir!!
Evet, ben dahi soruyorum.. Nedir? Ya imdi bu suale cevap veriniz ya da cevap veremeyiz deyiniz. Üçüncü hal muhaldir.



Alchindus´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Sualler sarihtir ve bu suallere mahiyeti fertten ferde değişecek olan "insan olmanın gereği" zarfıyla, bu zarfın mazrufu izah edilmeden mahreci gösterilmeden cevaplar verilmiş olmaz!
Evet ben de iştirak ediyorum, olmaz...

Alchindus´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Bu gün üçüncü gündür foruma girişte karlar yağmaktadır

Niçün!

Hangi saikle!

Materyalist nazariye içün günler arasında ne gibi farklar vardır, senei devriyenin manası nedir materyalist içün!

Foruma girişte kar yağdıran şey, ateistin tesirinde kaldığı ve taklit ettiği değerler kabuller geleneklerdir!

Bunun gibi onun ahlaki tavırlarının da istinat ettiği değerler kabuller gelenekler vardır ve bunların kahir ekseriyeti inanca vahye taalluk etmektedir!
İlahi muhterem Alchindus biraderim Kırk yıl düşünsem aklıma gelmez idi Yine çok manidar bir sual. Sitenin imametinin sene-i devriyeden ne anladığını sual etmek pek isabetli olmuş.

Alchindus´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Gerçeğe sadakat şart, olmadan olmuyor!
Değil mi ya! Ekmeksiz, susuz, havasız olunuyor ama gerçeğe sadakat olmadan olmuyor. Gerçeğe sadakat şart!

-Şeytanın yaptığı en büyük hile bütün dünyayı yaşamadığına inandırmakmış-

"The Usual Suspects" filminden
Alıntı ile Cevapla
  #50  
Alt 02-01-2010, 18:26
evrensel-insan - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
evrensel-insan evrensel-insan isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 08 Mar 2008
Bulunduğu yer: Londra
Mesajlar: 22.832
evrensel-insan - MSN üzeri Mesaj gönder
Standart

Saygideger alchindus;

Bir diğer husus dışarıdan bakanın, bakılanda gördüğü hali ahlak veyahut ahlaksızlık diye tesmiye etmesinde esas amil kendisi midir yani bakan mıdır yoksa bakılan mıdır!-Alchindus-

Disaridan bakis acisi ve notr algi evrensel-insan dusuncesine aittir.

Bu anlamda, ahlak'a disaridan bakilmasi demek; Onun ahlakli/ahlaksiz yorumunu yapmak degil; ahlak'in ne oldugunu ortaya koymak demektir.

Eger ahlakli veya ahlaksiz temelli bir yorum yapilirsa; bu ahlakin disindan degil; icinden bakmak olur.

http://www.turandursun.com/forumlar/...ad.php?t=15655

Ahlak konusunu ben burada yazdim. Eger disaridan bakis acisindan bahsediyorsak; her hangi bir inancsal bakis acisindan ve ideolojik dogrudan bahsetmiyoruz, bir izm temelinde veya bir dini inanc temelinde bakmiyoruz demektir. Etiksel ve algisiyla bakilmasi gerekir. Gerci, etik disina cikabilmek ise, tam ideal olani.

Ucuncudur soruyorum, gercek sizce nedir?, bu konudaki gorusunuzu de, asagidaki baslikta belirtebilirsiniz.

http://www.turandursun.com/forumlar/...ad.php?t=13513

Sonucta, sizin gercege sadakat gosterip, gostermediginiz, gercekten ne algiladiginiza bagli. Unutmayin, gercegin ne oldugunu da ortaya koymak istiyorsaniz, ona da disaridan bakmaniz gerekir.

Saygilarimla;
evrensel-insan

Evrensel-Insan - Yapılandırmacı Epistemoloji/Bilişsel Bilim/Qua Felsefesi/Serbest Düşünce/Devrimci Sorgulama/Zihinsel Devrim - Evrensel-Insan Zihniyeti
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Ahlak Ne Demektir? Ahlak Gerekli midir? tyd13 Etik, Estetik, Sanat, Politika, Bilim & Eğitim 21 01-02-2017 12:12
AHLAK BILGISI İslam 4 24-06-2016 22:10
Ahlak İçin Din Şart mı? imhotep Etik, Estetik, Sanat, Politika, Bilim & Eğitim 148 21-09-2015 03:56
Ahlak Bekçileri ! meaculpa Kadın & İslam 12 04-12-2008 14:12
Atheistler ve Ahlak ReS İslam 6 07-01-2005 15:10

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 23:43 .