Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > Felsefe > Etik, Estetik, Sanat, Politika, Bilim & Eğitim

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #281  
Alt 22-10-2008, 23:52
K.C. - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
K.C. K.C. isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 02 Jun 2006
Mesajlar: 4.587
Standart

Af buyurun ama bu konunun yazımının bir türlü bitmemiş olmamasından,
uzadıkça uzamasından artık midem bulanmaya başladı.

Yer yüzünde başka dert tasa, düzenleyecek, açıklayacak şey kalmamışçasına yok kadının ay hali şöyleymiş de, yok cinsel yaşam böyle olmalıymış da... karısı ve cariyesiyle yaşadıklarından kınanmazmış da... valla karıyı bilmem ama cariyeyle yaşanılanları ben kınarım. 2. karıyla yaşananları da kınarım, 3. ve 4. karıyla yaşananları da... çünkü 1 numaradan sonrası bu toplum için METRESTİR. K I N A N I R

BIRAKIN DA KADINLAR HAKKINDAKİ FETVALARI KADINLAR VERSİN

hakkaten sıktı artık.

YILDIZLAR ATEŞ BÖCEĞİ SANILMAKTAN KORKMAZLAR

http://kadinislamadalet.blogcu.com/
Alıntı ile Cevapla
  #282  
Alt 23-10-2008, 00:08
ozgur_beyin - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
ozgur_beyin ozgur_beyin isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 07 Sep 2006
Mesajlar: 5.929
Standart

sevgili K.C. HERZAMAN SÖYLERİM İSLAM VE TAKİPÇİLERİ kafalarını kadının apış arasından
kafalarını çıkaramadı ümitsizim bu böyle uzun zaman böyle devam edecek

sorun cahil olman değil , kendini alim sanman
Alıntı ile Cevapla
  #283  
Alt 23-10-2008, 00:18
K.C. - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
K.C. K.C. isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 02 Jun 2006
Mesajlar: 4.587
Standart

Kurbağlar Fen Bilgisi dersine girmişler. Öğretmen:
-Eveeet, bu gün insanların sindirim sistemlerini inceleyeceğiz, demiş ve sınıfa neşterler dağıtmış.
kurbağlar kadavraya bakmış... bakmış...
-iyi de bu bizim ne işimize yarayacak?

YILDIZLAR ATEŞ BÖCEĞİ SANILMAKTAN KORKMAZLAR

http://kadinislamadalet.blogcu.com/
Alıntı ile Cevapla
  #284  
Alt 23-10-2008, 21:40
duyurucu1 duyurucu1 isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 18 Apr 2008
Mesajlar: 119
Smile Nuzul nasıl oluyor?

ozgur_beyin´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
ayrıca hadisleri o kadar yabana atma eğer hadisleri yok sayarsan kuranın ''nuzul sebeblerini''
onlarsız bilemezsiniz ve okadarda derya dil tefsirlerde yazamazsınız.
yani hadisler olmazsa kuranın içeriği topal kalır
Sevgili ozgur_beyin,

Benim "Kur'an'ın nuzul sebepleri"diye bir sorunum yok.Ben Kur'anı tarih gibi,kimya gibi fizik gibi okurum.

Nuzul ne demek?Nereden nuzul oluyor?Nasıl oluyor?

Ayrıca Kur'an hakkındaki görüşlerimi de bir ara ayrı başlık açarak sizlere ve ilgilenenler duyururum.

Hadisler olmazsa Kur'anın içeriği topal kalmaz.Tam tersi belki eğer o dönemdeki ekonomik,sosyal ve sınıfsal yapı iyi bilinirse belki Kur'an daha iyi anlaşılır.

Selam ve sevgiyle kal
Alıntı ile Cevapla
  #285  
Alt 23-10-2008, 22:01
ozgur_beyin - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
ozgur_beyin ozgur_beyin isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 07 Sep 2006
Mesajlar: 5.929
Standart

Ayrıca Kur'an hakkındaki görüşlerimi de bir ara ayrı başlık açarak sizlere ve ilgilenenler duyururum.DUYURUCU
sevgili duyurucu ben şimdiyekadar senin fikrini anlamadım. nüzülden bile haberin yoksakuranla ilgili ne söyleyeceksin.umarım kuranıda stendhalin kırmızı ve siyah adlı romanıyla özdeştirmezsin
duyurucu fikri olarak kimdir müslümanmıdır ,değilmidir? nedir?

sorun cahil olman değil , kendini alim sanman
Alıntı ile Cevapla
  #286  
Alt 23-10-2008, 22:31
duyurucu1 duyurucu1 isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 18 Apr 2008
Mesajlar: 119
Smile Miden bulanmasın daha yeni başlıyoruz.

K.C.´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Af buyurun ama bu konunun yazımının bir türlü bitmemiş olmamasından,
uzadıkça uzamasından artık midem bulanmaya başladı.

Yer yüzünde başka dert tasa, düzenleyecek, açıklayacak şey kalmamışçasına yok kadının ay hali şöyleymiş de, yok cinsel yaşam böyle olmalıymış da... karısı ve cariyesiyle yaşadıklarından kınanmazmış da... valla karıyı bilmem ama cariyeyle yaşanılanları ben kınarım. 2. karıyla yaşananları da kınarım, 3. ve 4. karıyla yaşananları da... çünkü 1 numaradan sonrası bu toplum için METRESTİR. K I N A N I R

BIRAKIN DA KADINLAR HAKKINDAKİ FETVALARI KADINLAR VERSİN

hakkaten sıktı artık.
Sevgili K.C.

"Af buyurun ama bu konunun yazımının bir türlü bitmemiş olmamasından,
uzadıkça uzamasından artık midem bulanmaya başladı."

Bu sitede siz de dahil çok sayıda insan yazı yazıyor.Ben yazılanları okuyor ve yararlanıyorum.Çok uzun olmasına rağmen sizin yazdığınız "Cariye hukuku" yazı dizisini de okuyor ve yararlanıyorum.Belki yazılarıma alıntı yapar isminizi zikrederek kullanırım da.

Kur'an'da Kadın konusunun planı en başta var.Konuları belli sırası geldikçe yayımlanıyor.Midenizin neden bulandığını anlamış değilim.Konu şu anda dünyadaki "müslümanım"diyen toplumu ilgilendiriyor.Müslümanım diyen toplumun hem kadınlarını hem de erkeklerini ilgilendiriyor.Kadın konusunda o kadar çok yalan yanlış bilgiler havalarda uçuşuyor ki,insanlar neye inanacaklarını şaşırmış durumdalar.Üstelik en çok isitismar edilen konu da kadın konusudur.Yok kadın şöyle giyinecek yok kadın şöyle davranacak yok kadın şöyle yatacak,şöyle kalkacak.Kadınlarımızı tam bir ruhsal buzukluk içerisine ittiler.Bu nedenle kadınlarımızı Kur'an nasıl görüyor bilinmesi gerek.Bu bilinmezse her önüne gelen kadınlar konusunda ahkam kesecek ve bundan öncelikle kadınlar zarar görecektir.

Bu yazı dizisi zamanımızı ilgilendirir mi? Evet ilgilendirir.Çünkü zamanımızda İslam dini kurallarının zamanımıza da uygulanabileceği varsayımı topluma derinlemesine işleniyor.Bunun sonucu olarak ülkelerin rejimleri gittikçe yeşile doğru boyanır oldular.Bu nedenle acilen ve kulaktan dolma söylencelere dayanarak değil bizzat Kur'an'ı okuyarak ve anlayarak insanların özgürce sonuçlara ulaşmaları gerek.İşte Kur'an'da kadın yazı dizisinin amaçlarından biri de budur.

Bu yazı diziis biraz sıkıcı.Hızlı yaşayan ve her şeyi iki satırlık sloganlarla ifade edip iki satırlık sloganlarla yaşayan toplumumuz için bu yazı dizisi sıkıcı.Ama bilimsel gerçeğin ne olduğunu merak eden insan kardeşlerim için sıkıcılık olamaz.Minnacık bir konuda "Evet be gerçekten bu konunun çözümü buymuş!"demek için binlerce sayfa yazı okumak gerek.Binlerce deneyin sonuçlarına gözatmak gerek.Binlerce insanın düşüncelerini paylaşmak,tartışmak akıl süzgecinden geçirmek gerek.

Kur'anı,incili ve diğer kutsal olduğu iddia edilen kitapları neden okuyoruz ki?Bilgi birikimimiz olsun diye mi?Hayır.Değer yargıları değişsin diye.

"Yer yüzünde başka dert tasa, düzenleyecek, açıklayacak şey kalmamışçasına yok kadının ay hali şöyleymiş de, yok cinsel yaşam böyle olmalıymış da... " diyorsunuz.

Dünyada dert tasa çok.Ancak kaç kişi kadının ve erkeğin üreme mekanizmasının nasıl çalıştığını bilir?Bilmez ama fareler gibi çoğalırlar.Ve işin garibi geçmişte de zamanımızda da insanlar cinsel yaşamı geleneklerle,yazılı ve yazısız dinsel kurallarla,hukuk kurallarıyla düzenlemişlerdir.Bu kurallara yaptırımlar eklemişlerdir.Zina olursa böyle,evli olursa şöyle kız kaçarsa şu olacak,livata olursa cezası şudur,TCK102 olursa şu kadar hapis...Tüm bun lar ortada iken benim yazdıklarım inanın gereksiz ve tatmin amaçlı yazılar değil.

"valla karıyı bilmem ama cariyeyle yaşanılanları ben kınarım" diyorsunuz.

Dikkat edin sevgili K.C,söz konusu olan 1400 yıl öncenin kuralları.Bu kurallarla 2000 yıllarının toplumlarının yaşamı düzenlenemez.1400 öncenin kuralları ile zamanımızında düzenleneceğini ileri sürenler Hadis Dini mensuplarıdır.Siz biraz sakinleşin.Zamanımızda cariye bile yok.Metres dediğiniz ise gayrimeşu ilişki içerisindeki kadına zamanımızda verilen addır.

2. kadın.3.4. kadın ise sünni uydurmasıdır.Kur'anda 4 kadın alınacak diye bir kural yoktur.Kur'an'da şartları varsa alınacak kadın sayısı 1,2,3,4 değildir.Kur'an 1 kadın almayı mı savunuyor?hayır kur'an bir kadın almayı da savunmaz.Pek Kur'an kaç kadın almayı savunur?Yeri geldiğinde bu konuda elbette ayetlerle açıklanacaktır.

Hele bir de "aşk" konusu var.Aşk iki cinsin gayrimeşru ilişkisi değil mi?Üzerine şarkılar yazılan,toplum tarafından onay gören aşk değil mi?Romanlar konu olan fakat günlük hayatta uygulandığı zaman cezalandırılan aşk değil mi?Yasak ilişkileri televizyon dizilerinde alkışlarken ve kavuşamayan aşıklara ağıtlar yakarken,kendi eşimiz aşık olunca neden kıyametleri koparıyoruz?Kendi kızımız simitçiye kaçınca neden onu taşlıyoruz?Tabi bunlar konu dışı sorular.Belki bir gün aşk üzerinede başlık açar tartışırız.

"BIRAKIN DA KADINLAR HAKKINDAKİ FETVALARI KADINLAR VERSİN" diyorsunuz.

Hayır!Bir konuda karar vermeyi bir cinse hasretmek ayrımcılıktır.Kadın-erkek ayrımcılığıdır.

"BIRAKINIZ HIRİSTİYANLIK HAKKIDAKİ FETVALARAI HIRİSTİYANLAR VERSİN"

BIRAKINIZ ERKEKLER HAKKINDAKİ FETVALARI ERKEKLER VERSİN"

"BIRAKINIZ ALEVİLER HAKKINDAKİ FETVALARI ALEVİLER VERSİN"

"BIRAKINIZ IRAKLILAR HAKKINDAKİ FETVALARI IRAKLILAR VERSİN" Temelindeki düşüncenize katılamıyorum.Bu düşüncede ayrımcılık var.Bir konuda fetva verecek kadar bilgili olan fetva versin.Ben onun cinsiyetine bakmam.Beni onın cinsiyeti ilgilendirmezde.Cinsiyet sadece insan türünün devamını sağlamaya yönelik faaliyette öne çıkar.Bunun dışında cinsiyetin öne çıktığı bir alan yoktur.

"hakkaten sıktı artık.[/" diyorsun.Evet yeni bir şey öğrenirken insan gerçekten sıkılır.Sen eski yazı bilir misin öğrenmesi çok sıkıcıdır.Ama bir süre sonra insan öğreniyor.Sen ilkokuldaki çocukları gözledin mi?Yavrular ne kadar sıkılıyor.Okuma yazmayı öğrenmek için günlerce sıkıcı faaliyetlere katlanmak zorunda klıyorlar.Sen nota okur musun?Bir enstürüman çalar mısın?Bun lar çok sıkıcı faaliyetlerdir.Ama sonunda güzellikler ve bilgi var.

Sıkılma.Oku

Selam ve sevgiyle kal
Alıntı ile Cevapla
  #287  
Alt 24-10-2008, 15:47
DreiMalAli - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
DreiMalAli DreiMalAli isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 04 Feb 2005
Bulunduğu yer: Üstü Açık Köy
Mesajlar: 665
Standart

Yazıyı okuyup kendin bir sonuca varmışsın"Duyurucu1 bu kadar yazdıktan sonra şu sonuca varmış diyorsun."
Hayır sevgili Duyurucu1! Yanlış anlamışsın.Ya da yine bilerek çarpıtmışsın.
Yazını okudukdan sonra varmadım ben o sonuca. Daha yazının ilk başlarında hangi sonuca varmak istediğini tahmin etmiş ve ikinci iletimde ise belirtmiştim. Yazının devamında ise, belirttiğim sonuca gelmişsin zaten.

Ben bu kadar yazıları sen bu sonuca varasın diye yazmadım.
Bunu biliyorum.
Amaçlarından birisi, gördüğün hayaleti (ki burada Tanrı idi) bir yerlere saklama gayreti idi.. "Bu kadar laf ettik. Elbet inanan birisi çıkar." ümidi ile.

Demekki sana kendimi iyice anlatamadım.
Bunu kendi açından diyorsan... Bu senin sorunun. Benim değil.
Ama benim açımdan gayet güzel anlattın ve kendini gayet güzel ifade ettin. Hem, yanlış anlaşılacak bir şey de yok iletilerinde.
Söylemek istediğin: Ayağıma taş düştü. Ayağım acıdı. Bilinçsiz, şuursuz, dilsiz, kör ve sağır bir taş ayağımı acıtacağını nerden biliyor? Tabi ki bilemez. Öyleyse bir Tanrı vardır. Idi. Fakat bu gerçeklik(!) bu kadar açık ve bu kadar çıplak ve de ulu orta söylenmeyeceğini sandığından.... Duyanlar şok olmasın diye cicili bicili anlatmaya çalıştın. Süsleyip püsleme ile varlığını ispatladığın Tanrının bir parçasını hamam böceğinin içine saklayıverdin. Diğer parçalarını da...


Cümle alem, yamyamlığı, kendi türünü yemek anlamında bilirken, sen, karıncanın hamam böceğini yemesidir anlamında sanıyor/biliyormuşsun. Karıncalar hamam böceğini afiyetle yerken, hamam böceği içindeki(!) Tanrıyı da birlikte yemesine yufka yüreğin razı olmamış.

Ne değilmiş?
Karıncanın hamam böceğini yemesi yamyamlık değilmiş.

Doğa, günün birinde kalp kapakcıkları ile beynini birbirine karıştıranların Dünyaya geleceğini bildiğinden olsa gerek, yaşamın temel fonksiyonlarını beyine teslim etmemek için özen göstermiş. Bir canlı baygınken veya komadayken, kısacası beyin büyük oranda devre dışıyken, yaşam hala devam eder. Ama bu marifet beyinden kaynaklanmaz.
Haaa!… Organların çoğu sympaticus ve parasympaticus sistemeleri tarfından kontrol edilir. Beyin tarafından değil.

Ne değilmiş?
Organların yönetim merkezi beyin değilmiş. Beyin düzensiz çalışırsa da kaos maos ortaya çıkmazmış.

Kaos konusundaki uydurmasyonlarınla ilgili yukarda alıntıladığım sözleri tekrar etmem yeterli olur herhalde:

Nichts kann existieren ohne Ordnung – nichts kann entstehen ohne Chaos.
Düzen olmadan bir şey var olmaz. Kaos olmadan hiç bir şey oluşmaz.
(Albert Einstein).

Chaos ist solange Chaos, als man nicht begreift, daß es eine höhere Ordnung ist.
Kaosun yüksek düzeyde bir düzen olduğunu anlamayanlar için, kaos hep kaos olarak kalacaktır.
(Gerd Gerken. Ekonomist)

Das Chaos besiegt die Ordnung, weil es besser organisiert ist.
Kaos düzene hep üstün gelir. Çünkü organizasyonu daha iyidir.
(Terry Pratchet. Fantasi roman yazarı.)

Wir haben immer von Chaos geredet. Aber vom Begriff "die Chaostheorie" haben wir uns irgendwann distanziert, weil zu viele Leute das in einem unseriösen Zusammenhang gebraucht haben.
Hep kaostan bahsetmiştik. Nihayetinde kaos teorisi teriminden uzaklaşmak zorunda kaldık. Çünkü haddinden fazla insan kötü amçlı anlamlarda kullanıyor.
(Teo Geisel. Max Planck Enstitüsü Dinamik ve oto organizasyon bölümü başkanı)

Das Wort Chaos ist ein bisschen in Verruf geraten, weil es missbraucht wurde von populärwissenschaftlichen Äußerungen.
Popüler bilimciler tarafından kötü amaçlı kullanıldığından, kaos artık negatif anlamlar içeriyor.
(Eckehard Schöll. Berlin Teknik Üniversitesi Teorik Fizik profesörü)

Ne değilmiş?
Kaos
kuralsızlık
değilmiş,
dengenin ve uyumun bozulması
da değişlimiş.
Ölüm
olmadığı gibi
çürüme
de değilmiş.
...

Sorun kendini ifade edememen değil. Sorun; ya ne söylediğini bilmiyor olman. Ya da ağazından çıkanı kulağının duymaması. Her iki durum ise duyuruculuk mesleğinin gereği olsa gerek: Muhammed’i de öyleydi… İsa’sı da, Musa’sı da, asası da.
Sorun; ya „yamyam“ (kaos, beyin, tanrı…) teriminin ne olduğunu bilmemen. Ya da bildiğin halde çarpıtarak, eğerek, bükerek laf kalabalığı üretmeye çalışman.

Şimdiiii. Bir delinin kuyuya attığı bu taşı çıkarmaya çalışan akıllılar ne düşünürler?
(Anlamını bilmeye tenezzül etmeden kullandığın diğer terimler (beyin, kaos, din...) için de benzer senaryolar üretilebilir tabi.)
Mesela
-Tanrının-tadı-çok-bi-kötü-olduğundan-karınca-onu-yememiştir.-mezhebini kurarlar.
-Hayır-efnm.-Tanrının-tadı-çok-bi-güzeldir-ama,-karıncanın-midesi-onu-hazmedemez.- mezhebini oluştururlar.
-Karınca-Tanrıyı-ısırmıştır.-Hemen-gidip-yarasını-saralım.-mezhebine sahip çıkarlar.
-Hayır-efnm.-Matriksimsi-düşünmek-lazım.-Karıncalar-hamam-böceğini-değil,-aslında –Tanrıyı-yemişlerdir.-Çünküüüü-tadı-daha-bi*tatlıdır.*-Hamam-böceği-ise-gerçekde-hala-orada-mışıl-mışıl-uyuyordur.-Ama-artık-matriksin-dışında*-kaldığından-biz- göremeyiz.- mezhebine hoş geldiniz. derler.
-Tanrı-ile-karınca-aynı-türlerdir.-Karınca-da –Tanrıyı-afiyetle-yemiştir.-Yamyamlık –terimi-de-*zaten*-buradan-gelir.-mezhebi gayetim hikmetli bi mezhepdir. Diye reklam yaparlar.
-Ve saireeeeeeeee
-Ve saire

Yok! Yok! Bu böyle olmayacak.
Bir hamam böceği, ya hamam böceğidir, ya da Tanrı.
İki cambaz bir ipte oynayabilse dahi, hem Tanrı hem de hamam böceği aynı zamanda ve tek bir yere (alana, hacma) sığmaaaaaaz.
Bunları birbirinden ayırmak lazım. Mesela Occam’ın Usturası ile...

Nereye koydum şu Occam’ın Usturası’nı yaaaa?

Belki zaman içerisinde ve başka yazılarda karşı karşıya geldiğimizde benim anlatmak istediğimi,daha düzgün anlatabilirim.
Hayır. Sağolasın. Ben almıyayım.
Böyle art niyetli, hemen her cümlesinde çarpıtan, ne söylediğini kendisi de bilmeyen, reklam amaçlı yazılmış uzun yazılar akla zarardır.
Kaza ile diğer bir başlığına bir ileti yazmıştım. Sorduğum soruya cevap gelirse... Belki o konuda bir şeyler yazarım. Bunun haricinde “karşı karşıya gelmek” sadece bir vakit kaybı olur.


Sevgiler
Alıntı ile Cevapla
  #288  
Alt 24-10-2008, 22:37
duyurucu1 duyurucu1 isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 18 Apr 2008
Mesajlar: 119
Smile Kafir!

21-KAFİR!

Bazı insanlar kendisi dışındaki sevmediği,düşüncelerini onaylamadığı insanları hemen ve kolayca,”Kafir!”diye damgalamakta.”Kafir”kavramıyla aynı zamanda karşıdaki insana hakaret etme olanağını bulmakta.Yada onu aşağıladığını zannetmekte.Her ne şekilde kullanılırsa kullanılsın “kafir”etiketi ile etiketlenen insan her halde bu etiketinden memnun olmaz.”Ben kafir olmamla gurur duyuyorum “diyen insana rastlanmamıştır.Tam tersi biri “kafir”likle itham ediliyorsa hemen kendisinin “Kafir”olmadığını tam tersi esasında kendini itham edenin kafir” olduğunu iddia eder.Bunu savunma mekanizması olarak yapar.Buradan şu anlaşılıyor ki;”kafir olma etiketi insanı aşağılayan bir etikettir.

KAFİR OLMA ÖZELLİĞİ NEDİR?

Kime “kafir” denir?Kafir olma özelliği insana özgüdür.Hayvanlar kafir olmaz.Cansız varlıklar nitelenirken de kafir kavramı kullanılmaz.O zaman bir insanda hangi özellikler olmalı ki o “kafir”olarak tanımlanmalı?Bu soruya cevap vermek gerek.

Kafir;örten gizleyen,topraklayan demektir.

Hani askerler bazı hassas bölgelere mayın döşerler.Sonra döşenen mayınlar dışardan bakıldığı zaman görünmesin sanki her şey normalmiş gibi görünsün diye mayınların üzerinin topraklanması gerekir.İşte dışardan bakıldığı zaman ortamın normal görünmesi için mayınların üzerini topraklayan insana “kafir”denir. Bir insan örtme,gizleme kapatma eyleminde bulunuyorsa kafir’dir.

Çiftçiler toprağa tohum eker.Sonra üzerini toprakla kapatırlar.Çitçi bu işi yaparken “kafir”dir.

“Kafir”olmanın namaz kılmakla,oruç tutmakla ilgisi yoktur.Namaz kılmayanlar kafir olmadıkları gibi kılanlarda “kafir”in tersi özelliğe sahip değillerdir.

Tanrının evren için toplum için belirlemiş olduğu yaşam kurallarını da örten,gizleyen “kafir”dir.Yasaları da örten,gizleyen,sanki yokmuş gibi topraklayan,”kafir”dir

SOMUT BİR KAFİR ÖRNEĞİ

Bir tanıdığımın çok sayıda alacaklıları var.Kendisi ticaretle meşgul.Alacaklılarına borçlarına karşılık çek vermiş. İş yaptığı bir bankada hesabı ve parası var.Bazı alacaklıları, alacaklarını tahsil etmek için haciz yapmışlar.Bu arada bankadaki hesabına da el koymak istiyorlar. Ancak tanıdığım insan banka yetkilisi ile anlaşmış.Bankadaki tüm parasını çekmiş.Güvendiği banka yetkilisine teslim etmiş.Ortada belge falan yok.Sadece güven var.Alacaklılar bankaya çeklerinin karşılığı olan parayı almak için geldiklerinde tanıdığım ödemek istediği çekler için telefonla banka yetkilisine telefon ediyor.Kendisinin belirlediği çeklerin ödenmesi için çek bankaya ibraz edilir edilmez anında tanıdığımın hesabına çek bedeli kadar para konuyor ve çek ödeniyor.Sonra gelen iyi niyetli bir alacaklı gelince;”Efendim x beyin hesabında para yok.Bu nedenle çeki ödeyemiyoruz”diyorlar.Böylece bankacılık kuralları ve ticaretin kuralları ve çek yasası ve diğer yasalar/kurallar örtülüyor.Topraklanıyor.Dışardan bakılınca her şeyin normal olması sağlanıyor.Yaslar işliyormuş gibi görünüyor.Ama yasaların işlemesi engelleniyor.Yasaların üzeri topraklanıyor.Bu işleri yapanlar “kafir”dir.

Kafir’in yaptığı işin diğer bir adı,” kanuna karşı hile”dir.Eskilerin deyimiyle “hile-i şerriye”Yani şeriata /yasalara/kurallara hile karıştırmak.Kurallara karşı hile yoluyla o kural etkisizleştiriliyorsa bu işi yapan “kafir”dir.

Alacaklılarını kanuna karşı hile yapılmasını sağlayarak aldatan ve alacaklarını ödemeyen tanıdığım “kafir”dir.Bankacı tabi olduğu kuralları uygulamadığı bu kurallara hile yapıp onları etkisizleştirdiği için “kafir”dir.

Yoksa camilerde bas bas bağıranların;”Namaz kılmayanlar kafirdir!”nutuklarına aldanmayın. Namaz kılmayanlar kafir değildir.Esas kafirler aramızda.Günlük yaşamda.uygulanmasınlar diye kuralların,yasaların üzerini topraklamaya çalışıyorlar. Kurallara karşı hile yapıyorlar.Yaşamın kurallarını işlemez hale getiriyorlar.Kuralları yamultmaya çalışıyorlar.

Bu nedenle kafir olmak en büyük insanlık ayıbıdır,suçudur.Kafir sadece günah işlemez etrafını tahrip eder.İçinde yaşadığı ortamı,toplumu ve kurallarını tahrip eder.Topumda kriz çıkmasına sebep olur.Kafir ağacın içine girmiş ağaç kurdu gibidir.Toplumun çürüyüp dağılmasına sebep olur.

KAFİR TERÖRİST DEĞİLDİR

Terörist zor yoluyla düzeni değiştirmeği hedefler.Kafirin asıl amacı düzen değiştirmek falan değildir.kendi çok az özel menfaatleri için toplumun,kamunun çok büyük menfaatlerinin yok edilmesini sağlayarak işleyiş kurallarını,denetim kurallarını örter,gizler.Bu nedenle kafir olmak en kötü insan vasfına sahip olmaktır.Kafirler toplum içindeki çürükçüllerdir.Toplumu ve düzeni çürütür yıkılmasına sebep olurlar.

KAFİR DİNLİ YADA DİNSİZ DE DEĞİLDİR

Kafirin iyi inancı yoktur.Tanrı inancında yada tanrıtanımaz inancında yada başka bir inancında da samimi değildir.Kafirin dinle yada dinsizlikle ilgisi yoktur.Kafir olma insan özelliğidir.Ama kötü bir özellik.Toplumun devlet denen örgütlü insan gücü,içindeki kafirlerin etkili olamayacakları denetim mekanizmalarını oluşturmalıdır.Kafirlerin yaşam alanlarını daraltmalıdır.Bunun için önce “kafir”in tanımı yapılmalıdır.”kafir”in tanımını geçmişte Muhammed de böyle yapmıştır.

KAFİRLE MÜCADELE NASIL OLMALI?

İnsanları asarak keserek kafirle mücadele olmaz.Şeffaf bir ortam ,denetim mekanizmalarının etkin kurulduğu örgütlenmiş bir toplum ve bunun üzerinde yükselen demokratik bir devlet.Bu koşullar kafirin ortaya çıkmasını engeller.Bunlar yoksa etraf “kafir”den geçilmez.Böyle bir toplumda kafir olmamak sanki meziyet yada aptallık olarak pazarlanır.Kafir gün ışığından hoşlanmaz.Yapılan işleri gün ışığına çıkarınca kafir yok olur.
Alıntı ile Cevapla
  #289  
Alt 24-10-2008, 23:00
breymin - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
breymin breymin isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 01 Jul 2008
Bulunduğu yer: Almanya
Mesajlar: 912
Standart

Sayin Duyurucu güzel bir konuya deyinmissin zira kuranda kafirleri gördüyünüz yerde öldürün diyor,peki kimdir bu kafir?mesela bana göre Allahi kullanip insanlari kandiran herkes kafirdir ve bunlarin katli vacipdir.
Biraz önce google dan vehhabiliyi inceledim,onlara görede bizler kafiriz,sende dahil siteye takilan herkes bunlara göre kafirdir vede katlimiz vacip olup malimiz ve ailemizde ganimetdir.

Bir dinin tabii olmasi icin akla,fenne,bilime ve mantiga uygun olmasi lazimdir.
M.K.ATATÜRK
Yalan ne kadar büyükse inanani o kadar cok olur.
adolf hitler
Söylesem tesiri yok,sussam gönül razi deyil.Fuzuli
Alıntı ile Cevapla
  #290  
Alt 24-10-2008, 23:48
duyurucu1 duyurucu1 isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 18 Apr 2008
Mesajlar: 119
Smile Muhammede karşı gelen kadın

E)MUHAMMED’E KARŞI GELEN KADIN ve KÖKLÜ BİR GELENEĞİN YIKILMASI.

22)ZIHAR NEDİR?

Zıhar ,eski bir arap geleneğidir.Muhammedden önce Arap toplumu içinde yaygın olarak uygulanmakta idi.Aile hayatı içinde kadın ve erkek birbiri ile tartıştıklarında veya kavga ettiklerinde erkeğin kadına karşı kullandığı kadını uslandırmaya yönelik bir yoldur. Bir gelenektir.Kadının erkeksiz bırakılmasıdır. Kadına verilen bir cezadır.Kadının cinsellikten yoksun bırakılmasıdır.Kadının doğal cinsel ihtiyacının karşılanmaması yoluyla onun ehlileştirilmesi geleneğidir.Erkeğin kadın ile cinsel ilişkiye girmemesidir.

Kadın ile erkek tartışırlarsa veya erkek kadının hizmetinden memnun kalmazsa ve kendisine kızarsa,kadına; “Sen bana anamın sırtı gibisin!”der.Böylece karısını varsayımsal olarak anasının yerine koyar.Bir insanın anası ile cinsel ilişkisi olmayacağına göre karısına bu sözü söylemiş ve dolayısıyla ona zıhar etmiş olur.Kendisine zıhar edilen kadın boşanmış bir kadın değildir.Evlidir.Ancak kocasının kendisi ile yatmadığı bir kadındır.Bu kadın boşanmış olmadığı için bir başkası ile de evlenemez.Zıhar geleneği neticede kadına erkek tarafından verilen bir cezadır.Kadının erkek tarafından ezilmesi ve ehlileştirilmesi yoludur.Erkek tahakkümünü sağlayan bir yoldur.
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler


Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 12:07 .