Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > Bilim > Biyoloji

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #1  
Alt 20-09-2009, 14:20
uyar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
uyar uyar isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 26 Jul 2009
Bulunduğu yer: istanbul
Mesajlar: 3.381
Standart Beynimizin %10 unu Kullanıyoruz Yalanı

Bu konu daha önce açıldı mı bilmiyorum ama toplumumuzda (sadece bizde değil aslında dünyada birçok yerde) beynimizin çok az bir yüzdesini kullandığımıza dair geniş bir yanlış kanı vardır. bu 1800lerden başlayarak 1900ların başlarında özellikle ortaya atılan yanlış kanılar veya yorumların sonucudur...

Yaklaşık bir asır önce ortaya atılan bu iddianın kaynağı bazı bilim insanlarının söylem ve bulgularının yanlış yorumlanıp çarpıtılmasına dayanıyor. Bugün, sinir bilim ve beyin görüntüleme tekniklerindeki gelişmeler öyle gösteriyor ki, beynimizdeki tüm sinirler çeşitli eylemler sırasında aktive oluyor. Daha açık bir deyişle, kullanmadığımız herhangi bir sinir ağı bulunmuyor. Konuyla ilgili bir başka yaklaşımsa sinir hücrelerinin herhangi bir uyarıcı almadıklarında dejenere olarak işlevselliklerini kaybediyor olma özellikleri. Örneğin, görsel sistem. Gelişmenin erken dönemlerinde göz sinirleri yeterli uyarıcıya maruz bırakılmadıklarında görme yetisi kayboluyor. Benzer şekilde, eğer ki beynimizde kullanılmayan sinir ağları bulunsaydı, işlevselliklerini kaybetmiş olmalarını beklememiz gerekirdi. Fizyolojik kanıtlar bir yana, iddia evrimle de uyuşmuyor. Aktif olmayan, hayatta kalma mücadelemize katılmayan sinir ağları içeren büyük bir beyin evrimsel gelişimle de bağdaşmıyor.

kuranı okuyun cunku okudukca allahin olmadigini daha iyi anlayacaksiniz .......

Konu uyar tarafından (20-09-2009 Saat 14:49 ) değiştirilmiştir.
Alıntı ile Cevapla
  #2  
Alt 20-09-2009, 14:21
uyar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
uyar uyar isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 26 Jul 2009
Bulunduğu yer: istanbul
Mesajlar: 3.381
Standart

Olgun haldeki sinir hücrelerinin (yani bilgi depolayan nöronların) kendi kendilerini yenileyebilme özelliklerini yitirmiş olmaları gibi bir durum söz konusu. Bu nedenle de, herhangi bir darbe ya da yaşlanma sonucu kaybedilen sinirler beyin kapasitesini doğal olarak olumsuz yönde etkiliyor.

Beyindeki Sinir Hücreleri Gerçekten de Kendilerini Yenileme Yetisinden Yoksun mu?
Beyindeki sinir hücrelerinin kendilerini yenileyebilme yetisinden yoksun olduklarını gösteren çalışmaların öncüsü 1960’larda yaptığı çalışmalarla ismini duyuran bir sinir bilimci: Dr. Pasko Rakic. Nitekim felç ya da diğer beyin zedelenmelerinde hastaların kaybettikleri konuşma ve yürüme gibi yetileri daha sonradan tekrar edinememeleri de bu bulguları destekler nitelikte. Ancak başlangıcı 1965 yılında sıçanlar üzerinde yapılan deneylere dayanan ve son yıllarda hız kazanan bir takım çalışmalar, beyindeki bazı bölgelerde sinir hücrelerinin yenilenebildiğini gösteriyor. Özellikle de belleksel işlevleri olan hippokampüs bölgesi ile makaklar üzerinde çalışılan üst düzey bilişsel işlemlerden sorumlu ve evrimsel gelişimde son sırada yer alan düşünme, koklama ve duyma ile ilişkili korteks bölgelerinin kök hücreler sayesinde sinirsel yönden yenilenebildikleri bulgular arasında. Ancak bilim insanları, bu çalışma sonuçlarının Alzheimer ya da Parkinson gibi sinir hücreleri kaybı içeren bir takım hastalıkların tedavisinde kullanılabilmesi için klinik ve uygulamaya yönelik daha çok çalışma yapılması gerektiğini söylüyorlar.

kuranı okuyun cunku okudukca allahin olmadigini daha iyi anlayacaksiniz .......
Alıntı ile Cevapla
  #3  
Alt 20-09-2009, 14:34
ulpian - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
ulpian ulpian isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 22 Jul 2009
Mesajlar: 4.880

Başarı Ödülü 

Standart

sevgili uyar,

öncelikle teşekkürler. Bir de sorum olacak:

uyar´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Bugün, sinir bilim ve beyin görüntüleme tekniklerindeki gelişmeler öyle gösteriyor ki, beynimizdeki tüm sinirler çeşitli eylemler sırasında aktive oluyor. Daha açık bir deyişle, kullanmadığımız herhangi bir sinir ağı bulunmuyor.
IQ'su normalin çok üstünde olan veya sadece belli bir zeka kategorisinde (örneğin yakın hafızası) olağanüstü gelişmiş olan kişilerde, beyin görüntüleme teknikleriyle tespit edilebilmiş farklılıklar hakkında bilgin var mı?
Alıntı ile Cevapla
  #4  
Alt 20-09-2009, 14:35
uyar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
uyar uyar isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 26 Jul 2009
Bulunduğu yer: istanbul
Mesajlar: 3.381
Standart

beyinle ilgili o kadar çok yanlış algılama eskiden kalan yanlış bilgilendirmeler varki!!!

hemen aklıma gelen birkaç tanesi... düşüncelerin beyinle duyguların kalple bağlantısı olduğu yanlışlığı... halbuki tüm bu fonksiyonlar yani duyusal (sensoryel), emosyonel (duygusal), motor(fiziksel hareketler,el ko lhareketleri, konuşma vs ), temel istem dışı fonksiyonlar (nefes alma, kalp atışı, açlık hissi, ateş çıkması, yutma,kusma vs...) hepsi beyin fonksiyonudur.


diğer başka yanlış inanış beyinin bilgisayar gibi çalışmasıdır. Yani bilgisayar gibi donanım ve yazılımı olduğudur. her bölümün ayrı bir işi olduğudur... bunlar 1950-60lı yıllarda ilk bilgisayarlarla gündemem gelmiş yanlış düşüncelerdir. Bugün yapılan fMRI ve EEG çalışmaları bunları tamamen yalanlamıştır. Beyinde birçok bügun için geçerliliğin kaybetmiş ama evrimsel olarak atalarımızdan kalma birçok alt, bir miktar dümura uğramış(!), zamanla fonsiyonunu yiitirmiş veya değiştirmiş birçok bölge bulunur.

kuranı okuyun cunku okudukca allahin olmadigini daha iyi anlayacaksiniz .......
Alıntı ile Cevapla
  #5  
Alt 20-09-2009, 14:41
uyar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
uyar uyar isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 26 Jul 2009
Bulunduğu yer: istanbul
Mesajlar: 3.381
Standart

ulpian´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
sevgili uyar,

öncelikle teşekkürler. Bir de sorum olacak:



IQ'su normalin çok üstünde olan veya sadece belli bir zeka kategorisinde (örneğin yakın hafızası) olağanüstü gelişmiş olan kişilerde, beyin görüntüleme teknikleriyle tespit edilebilmiş farklılıklar hakkında bilgin var mı?
evet yanlız çok fark bulunduğu söylemez daha ziyade bildiğim birkaç çalışmayı söyleyeyim...

IQ ile prefrontal lob denilen beyinin ön alın bölgesi ilişkilenmektedir. buradaki aktivite farlalığı IQ testleriyle gösterilse de bunlar arasında farklılık kişisel ufak değişimlerin ötesine geçmiyor. Ayrıca 1960lar ve öncesi söylenen beyin kıvrım fazlalığının zekayla ilişkisi bugün kabul görmüyor.

Ancak müzikle uğraşan kişilerde özellikle pianist kemancı besteci gibi bu işi küçüklükten beri yapan ( bir çeşit dahi kişiler)de normalde beyinde müzik ile bölge tek taraflı ve çoğunlukla sağ paryetal bölgede olurken... bu kişiler deçift taraflı olduğu görülmektedir...

kadınların corpus callosum u yani iki beyini birbirine birleştiren bölgesi çok daha kalın olmasının erkeklerden emosyonel farklılığını açıklayan kişiler vardır..

kuranı okuyun cunku okudukca allahin olmadigini daha iyi anlayacaksiniz .......
Alıntı ile Cevapla
  #6  
Alt 20-09-2009, 14:48
uyar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
uyar uyar isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 26 Jul 2009
Bulunduğu yer: istanbul
Mesajlar: 3.381
Standart

son yıllarda üstünde durulan başka bir konu ise beyinin kendini yenileme özelliği üzerinedir. Bilindiği gibi beyin temel hücresi olan nöron yendini yenileyemez. ve eğer ölürse yapacak birşey yok... Bu nedenle mesela nörondan tümör gelişmez. beyin tümorleri temel olarak hiçbir zaman nöronlardan oluşmaz onun yerine beyinin destek dokusu hücrelerinde(glial hücreler) olur.

Ancak yapılan çalışmalar nöronların snaps denilen birbirleriyle bağlanadıkları alanları çögaltma yateneği olduğunu gösterilmiştir. O nedenle son dönemlerde yoğun olarak 40-50 hatta 60 yaşlarından sonra dil öğrenmek veya oyunlar oynamak hareket yapmak vs muhakkak yeni birşey öğrenilmesi konusunda insanlar yüreklendirilmektedir. Kendini kenara çeken insanlarda daha hızla snaps kayıpları ardından nöron ölümleri olmaktadır. birçok demansın (bunama belirtisi) bunlarla alakası olduğu düşünülmektedir.

kuranı okuyun cunku okudukca allahin olmadigini daha iyi anlayacaksiniz .......
Alıntı ile Cevapla
  #7  
Alt 25-09-2009, 23:48
Serdar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Serdar Serdar isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 30 Apr 2008
Mesajlar: 648
Standart

Olur mu öyle saçma sapan şey? %10'unu kullanıyormuşuz!!! Ne komik şey. Töbe yağrabbim! Eee, %90'ı ne yapıyor? Beyinin bölgelerinin ne işle uğraştığını anlayamamışlar, anlayamadıklarından da, anladıkları kadarını kullanıyor beynimiz demişler. Beyin allah değil ki, beyin otoriter bir güç değilki, beyinin şu şu görevleri vardır denilemez ki. Nasıl denilsin! Hadiçıkar at bakalım hipofiz bezini, hipofiz bezi görevini yapacak mı? Cevabı "hayır yapamayacak" şeklinde bekliyorsanız, "helaya bir kaşık" daldırınız. Çünkü bırak hormon salgılamayı hepten nalları dikersin. Yok öyle beynin şurası şu görevi yapar şurası şu görevi yapar falan. Beyin bir iletişim aracıdır. Bedenden gelen uyarıları alır, tüm bedene iletir, aktarma yapar. Aktarma işlemi esnasında, bilgisayar ekranında bir renklenme görüyorsun diye, beyinin şurası o bölgeye şuradan sorumlu diyemezsin. Tanrı özelliği yükleyemezsin beyine. Çünkü beyine gökten vahiy gelmiyor, bedenden geliyor yine gelen uyarılar, sonra tekrar bedene gidiyor. Trafik kavşakları hiç bir zaman tüm kentteki her bir arabayı bir tanrı misali yönetemediler.

Yani %10'unu kullanıyorlarmış, %90'ı da oturup bekliyormuş. Ha ha ha ha ha ha. Ulan bu kadar salaklık mı olur? Belki ilerde evrim geçirince kullanırız ha! Nasıl? Bilimsel kepazelik, başka bişey değil, bilim bile değil. Nasıl olmuşsa gelmişler işte, kafası boka yaramayan adamlar beyaz önlük giymişler, geçmişler başımıza. Beyaz önlükle karşınıza çıkıp osursalar bile "vaaay biliiiim", diyor artık insanlık.

Aynı palavra DNA'nın %3'ünün protein kodlarken, gerisinin armut topladığı şeklindeki boş saçmalıktır. Hiç birisini dikkate almayın bunların.
Alıntı ile Cevapla
  #8  
Alt 26-09-2009, 22:03
jayjay. jayjay. isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 15 Aug 2009
Bulunduğu yer: dark side of the moon
Mesajlar: 42
Standart

Sevgili uyar,

Konuyu pek dağıtmadan bir bilgini düzeltmek isterim.

uyar´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Bu nedenle mesela nörondan tümör gelişmez. beyin tümorleri temel olarak hiçbir zaman nöronlardan oluşmaz onun yerine beyinin destek dokusu hücrelerinde(glial hücreler) olur.
Bu bilgin yanlıştır. SSS tümörleri sınıflandırmasında kocaman bir "Nöronal Tümörler" başlığı vardır. Santral nörositom, Gangliogliomlar, Disembriyoplastik nöroepitelyal tümör de bu başlığın hastalıklarıdır. Bu hastalıklarda sadece nörondan kaynaklı tümör de vardır, hem nöron hem de diğer hc karışık tümörler de vardır.

Saygılar...
Alıntı ile Cevapla
  #9  
Alt 26-09-2009, 22:13
evrensel-insan - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
evrensel-insan evrensel-insan isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
 
Üyelik tarihi: 08 Mar 2008
Bulunduğu yer: Londra
Mesajlar: 22.832
evrensel-insan - MSN üzeri Mesaj gönder
Standart

Saygideger arkadaslar;

Bence terimleri, yerli yerine oturtalim. "Kullanilmiyor" ile "islevi henuz bilinemiyor" arasinda cok buyuk bir anlam farki vardir.

Beynin % 90' ninin ne islev gordugunun "bilinmemesi" demek; "insanoglunun bilimin bugunku epistemolojik gerceklik siniriyla; bunu henuz ortaya koyamadi," demektir.

Saygilarimla;
evrensel-insan

Evrensel-Insan - Yapılandırmacı Epistemoloji/Bilişsel Bilim/Qua Felsefesi/Serbest Düşünce/Devrimci Sorgulama/Zihinsel Devrim - Evrensel-Insan Zihniyeti
Alıntı ile Cevapla
  #10  
Alt 26-09-2009, 22:37
uyar - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
uyar uyar isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 26 Jul 2009
Bulunduğu yer: istanbul
Mesajlar: 3.381
Standart

jayjay.´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Sevgili uyar,

Konuyu pek dağıtmadan bir bilgini düzeltmek isterim.



Bu bilgin yanlıştır. SSS tümörleri sınıflandırmasında kocaman bir "Nöronal Tümörler" başlığı vardır. Santral nörositom, Gangliogliomlar, Disembriyoplastik nöroepitelyal tümör de bu başlığın hastalıklarıdır. Bu hastalıklarda sadece nörondan kaynaklı tümör de vardır, hem nöron hem de diğer hc karışık tümörler de vardır.

Saygılar...
teşekkürler.. (başka şeyler de söylemek isterdim ama gerksiz)

ben genelleme yapmıştım

ama şu %10 unu kullanma masalını yoketmeliyiz..

hayır sevgili EI biliniyor bak yine genelledim... (tabii %100 değil ... ama %10 da değil )

kuranı okuyun cunku okudukca allahin olmadigini daha iyi anlayacaksiniz .......
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
İslamda Şiddet Yok Yalanı. mitch Konu-dışı 13 19-09-2010 13:40
Cemaatin türkçe yalanı prometheus4517 Politika 12 29-06-2009 16:28
Anlamını bilmeden kullanıyoruz.... Bilelim öğrenelim... AYATA Konu-dışı 1 24-09-2007 11:45

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 10:25 .