Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > Dünya Dinleri, Mitoloji & Antik Uygarlıklar > Mitoloji & Esoterisizm

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #1  
Alt 25-10-2009, 05:01
KızıL - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
KızıL KızıL isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 29 May 2008
Bulunduğu yer: ADANA!!
Mesajlar: 3.673
Thumbs up 72.000 yıl öncesinin mühendisleri

geçmişten geleceğe...




Isıl işleme uğramış bir taş



Güney Afrika’da bundan 72.000 yıl önce yaşayan insanların modern mühendislikte “ısıl işlem” olarak bilinen tekniği sistematik bir şekilde taş aletlere uyguladıkları ortaya çıktı. Bu keşif ile ilk kez 25.000 yıl önce Erken Paleolitik Çağda Avrupa’da meydana geldiği tahmin edilen bu teknik sıçramanın aslında Afrika’da yaşandığı da ortaya çıkmış oldu.

Science dergisinde yayınlanan araştırmanın odağını oluşturan bulgulara Güney Afrika kıyı kesiminde yer alan, Yontma Taş Devri’ne ait kalıntıların bulunduğu Pinnacle Point’de rastlandı. Cape Town Üniversitesi’nde görevli ve aynı zamanda araştırmayı da yöneten Kyle Brown “165.000 yıl öncesine kadar gidebilecek ama kesinlikle 72.000 yıl önce diyebileceğimiz bulgularda, insanların ateşi yemek pişirme, ısınma, aydınlanma ve korunmanın dışında da kullanabildiklerini gözlemledik” dedi. Brown konunun önemini, “Taşları ısıtma işleminin mühendisliğinin başlangıcı olduğunu düşünüyorum. Bizi insan yapan şeylerden birisi de etrafımızda ki nesneleri alıp, onları kendi ihtiyaçlarımızı karşılayacak biçimlere dönüştürebilmemizdir.” şeklinde yorumladı.
Daha önce bu konuda elde edilen bulgular, insanlığın 800.000 yıl öncesinde yiyeceklerini pişirmek için ateşi kontrol edip, kullanabildiğini ortaya koyuyor. 10.000 yıl öncesinde insanlar ateşi seramik üretiminde, 5.000 yıl önce ise demiri ve bakırı cevherinden elde etmekte kullanabiliyordu. Bu son bulguların elde edimesine kadar, bu birbirlerinden görece farklı üretim yöntemleri arasında ateşin kullanımının gelişimi tam olarak açıklanamıyordu.
Kyle Brown, taş aletler üzerinde ateşin kullanımı hakkında, “Bu eski insanlar görünen o ki bilinç olarak büyük bir sıçarama yapmışlar” yorumunda bulundu.
Isıl işlem taşları daha gevrek hale getiriyordu, bu da taşların istenen şekle uygun yontulmasını kolaylaştırıyor, kesici uçlar daha düzgün bir şekilde elde edilebiliyordu. Elde edilen keskin taşlar ise avlanmakta, yemek ve kıyafet yapımında kullanılıyordu. Isı kullanımı bu getirilerinin yanında bazı olumsuzlukları da beraberinde getiriyordu; gevreklik yüzünden, keskin kenarların dayanıklılığı azalıyordu. Bu zayıflık da taşların odun kesme, toprağı kazma ve taş yontma işleminde kullanımlarını olanaksızlaştırıyordu.
Pinnacle Point’te bulunan taş aletlerin sert, dirençli bir malzeme olan ve görünüş olarak kuvarsite benzeyen silkrattan oluştuğu bildiriliyor. Araştırmacılar ilk zamanlarda bu taşların kaynağını bulmak için bölge etrafında ki 50km alanı incelediler ama bu aletlerin benzerlerini üretebilecekleri taşlara rastlayamadılar. Aletlerin meydana geldiği taşların değişik bir rengi ve dokusu olduğunu belirten araştırmacılar, daha koyu kırmızı, daha parlak ve daha gevrek olduklarını belirttiler. Brown konu ile ilgili olarak şöyle konuştu: “Altı yıl boyunca aradığımız şey aslında burnumuzun dibindeymiş, taşları ateşe atıp geri çıkarmayı denediğimizde, aynı şeyi yapan ilk insanların heyecanlarını ve hayatlarını değiştirecek bir buluş yaptıklarını anladım.
Bunun üzerine, bir deneysel arkeolog olan Brown, kendisi de “ısıl işlem yöntemini” yeniden keşfetmeye çalıştı. Brown süreci tekrarlama çalışmaları hakkında şöyle dedi, “İşlem için gereken ateş için ciddi miktarda yakıta ihtiyaç duyuluyor, bu yakıtı da taşlarla birlikte önceden toplamanız gerekiyor. Bu iş 12 saat kadar sürebiliyor. Daha sonra taşları kum içerisinde iki santimetre derinliğe gömüyor ve işlemi 300 derece sıcaklıkta 5 saatte yapıyorsunuz. Ardından taşları kendiliğinden soğumaya bırakıyorsunuz, soğuma işlemini hızlandırmayınca taşın çatlama ihtimalinin de azaltıyorsunuz. Soğuma işlemi de 10 hatta bazen 20 saat sürebiliyor. Yani toplam süreç için 40 saate yakın bir zamana ihtiyacınız oluyor”.
Bahsi geçen dönemde, Güney Afrika’da aletlere ısıl işlem uygulanırken, insanlar aynı zamanda kabuklu deniz hayvanı toplayıcılığı, pigment ve boya üretimi yapabiliyorlardı. Brown bölgede geçmişte yaşayan insanlar için, “Afrika’dan yayılan ve Dünya üzerinde çeşitli yerleşimler kuran bu insanların oldukça gelişmiş olduklarını görüyoruz” ifadelerini kullandı.
Isıl işlem tekniğinin 165.000 yıl önce kullanımda olduğu düşünülüyor, ancak 70.000 yıl öncesine kadar bir yaygınlık kazanmıyor. Bu teknolojinin ani bir şekilde yaygınlaşmasının sebepleri halen belirsizliğini koruyor. Arkeologlar bunun nedenlerini silkrat yapısında ki taşların seyrek bulunmasına veya özellikleri üstün aletler üretip bunları başka mallarla takas etme eğiliminin artmasına bağlıyorlar.
(soL - Dış Haberler)

ÖRGÜTLENİN!!!
Alıntı ile Cevapla
  #2  
Alt 24-11-2009, 11:51
rostube rostube isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 13 Aug 2009
Mesajlar: 25
Standart

çok ilginç elbette her dönemde asırlar öncesindede mühendisler vardı belki bugünün teknlojisinden çok daha ileride toplumlar vardı doğal afetlerle yok olmuş olabilirler geçmişi ne kadar bilebilirzki ama akıl eskidede asırlar öncesindede akıllı insanların olduğu çıkarsamasını yaptırıyor insana.
Alıntı ile Cevapla
  #3  
Alt 24-11-2009, 13:26
mitch - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
mitch mitch isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üyeliğini Sonlandırmış
 
Üyelik tarihi: 08 Feb 2007
Mesajlar: 242
Standart

rostube´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
çok ilginç elbette her dönemde asırlar öncesindede mühendisler vardı belki bugünün teknlojisinden çok daha ileride toplumlar vardı doğal afetlerle yok olmuş olabilirler geçmişi ne kadar bilebilirzki ama akıl eskidede asırlar öncesindede akıllı insanların olduğu çıkarsamasını yaptırıyor insana.
Bu benimde aklıma gelmiyor değil!

Bazen dünya kendine format atıyor olabilir!
Alıntı ile Cevapla
  #4  
Alt 24-11-2009, 21:26
rostube rostube isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 13 Aug 2009
Mesajlar: 25
Standart

mitch çok doğru söylüyorsunuz dünya format atıyor kendisine asırlar öncesinde yaşamadığımıza göre arkeolojik araştırmalarda yetersiz olduğuna göre o yıllarda dünyayı çekecek bir kamera sistemi olmadığına göre aklımızla tüm verileri sentezleyerek bir çıkarsama yaptığımızda bir afet sonucu dünyanın bir kaç kez yeniden kurulduğu söylenebilir düşüncesindeyim.
Alıntı ile Cevapla
  #5  
Alt 24-11-2009, 22:56
mitch - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
mitch mitch isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üyeliğini Sonlandırmış
 
Üyelik tarihi: 08 Feb 2007
Mesajlar: 242
Standart

Sevgili rostube;
Ben aynı benzer düşüncelerimi sanırım 2007 yılıydı; yine burada böyle bir konuyu fırsat bilip, kum dolu bir kamyonun giderken kumunu dökerek yol aldığında... Dökülen kumların "dünya medeniyetlerini" var sayarsak... Ve bu süreç milyonlarca yıl sürdüğününde; dünya katmanları içinde kalabileceğini, hata Magmanın içine bile karışabileceği var sayımını öne sürmüştüm. O zaman bana çok faydalı bilgiler veren sanırım arkeolog bir hocamız dı.

Şu an burada olmasını ve konu üzerindeki fikirlerini yine almak isterdim. Tartıştığımız konuda insanlık yaşının en son 170- 190 bin yıl olduğunu açıklamışlardı; çünkü dünya bilim adamlarının en son açıkladıkları rakam'dı bu.

Ben ise o tarihte rakamın bundan çok ileri olabileceğini, verdiğim örnekle de bir çok delile asla ulaşamayacağımızı belirtmiştim. Bu günkü açıklamalara göre ise insanlık yaşının iki milyon olduğundan söz ediliyor.
Sevgiler.
Alıntı ile Cevapla
  #6  
Alt 25-11-2009, 00:19
lolepet lolepet isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 25 Aug 2009
Bulunduğu yer: cehennem
Mesajlar: 365
Standart

bundan bir kaç yıl önce ilk bilgisayar olarak kabul edilen garip bir cisim bulunmuştu ve bu cisim astronomik ve matematiksel hesaplamalarda kullanılıyormuş. bu bize şunu gösteriyor insanlık daha önce teknolojik olarak bizi geçmiş durumdaydı ve bi yerde format yedi..

bunun yanında birçok örnek vardır..bunlardan biri hala sırrı çözülmemiş olan mısır pramitlerinin nasıl yapıldığı...vs.

Biz Tanrıyı Oynamazsak Kim Oynayacak?
Alıntı ile Cevapla
  #7  
Alt 25-11-2009, 00:26
vartor - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
vartor vartor isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 15 Mar 2006
Bulunduğu yer: Toronto
Mesajlar: 8.615

Onur Üyeliği 

Standart

oyle olsaydi, o teknolojiye sahip olanlar dusunur, bulmamiz icin ornekler saklarlardi. Belki de vardir da biz bulamadik

Iman, ask gibidir,gozleri koreltir,beyni muhurler.
Alıntı ile Cevapla
  #8  
Alt 25-11-2009, 00:30
lolepet lolepet isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 25 Aug 2009
Bulunduğu yer: cehennem
Mesajlar: 365
Standart

biz böyle bişi düşündük mü peki??? yani bize format atılacak ee o zmn ileriki nesil için bişiler saklayalım.......

Biz Tanrıyı Oynamazsak Kim Oynayacak?
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler


Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 11:44 .