Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > Dünya Dinleri, Mitoloji & Antik Uygarlıklar > Mitoloji & Esoterisizm

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #1  
Alt 17-09-2019, 17:52
"ictenlik" - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
"ictenlik" "ictenlik" isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 22 Aug 2017
Mesajlar: 3.067
Standart Michael Newton Kitapları Hakkında

Arkadaşlar Merhabalar

Arkadaşlar öncelikle onun eserlerini din kitaplarından daha önemli deneysel bir çaba/arayış olarak buluyorum. Bu kitapları (Michael Newton eserlerini) dine karşı kitlesel regresyon için adeta dini kusmak/kusturmak için öneriyoruz ve önereceğiz"

Oldukça din karşıtı bir bulantı yapacağı kesindir.

Öncelikle bu başlığı Edebiyat alanında mı sunmalıydım? Bilemedim
Ancak yine de dinsel temalarla içiçe bir konu bu.

Facebookta yazıştığım bir grupta karşılaştığım Nietzsche avatarlı ve kendince kimi Psikiyatrik addedilen yakınmaları da olan bir üye dindar bir başka üyeden; "Hep bunlar, anlamsızlık düşünceleri ve Nihilizm, Tanrıyı sevmeme onaylamama, ölüm sonrasına, ruha inanmama gibi şeyler yüzünden oluyor." kabilinden bir eleştiri aldı. Eleştiri benim iki yönlü canımı sıktı. Bir başka açıdan da bu eleştiriyi yapan kişi neredeyse tüm Şizofreni vb. Psikiyatri tanısı alan insanların Tanrının gazabına uğradığını, Şizofreninin tanrıyı sevmeme ona iman etmeme yüzünden olduğunu düşünüyor. Daha önce de kendisiyle bunu tartıştık. Bu süreçte taraflarla doğaçlama iki yazışma sürdürdük. Bunun birini "Denemeler Söyleşiler" başlığıma astım diğerini de umarım asarım.
Nietzsche Avatarlı arkadaşımız daha sonra aynı gruba Eipkürün ölüm varsa ben yokum ben varsam ölüm yok sözünü asmıştı. Bunun üzerine yazdıklarımı dediğim diğer başlığa başlığa zaten astım. Tüm bu süreçler beni oldukça düşündürdü.

Yukarı da ismi verilen Michael Newton uzun yıllar boyunca (denek ya da tanık diyebileceğimiz) insanlarla hipnoz yöntemiyle ölüm ötesi ya da başka yaşamlara ilişkin çağrışımsal soru cevaplar derlemiştir. Türkçeye çevrilmiş bir kaç kitabı halihazırda pdf olarak kolayca bulunabiliyor. Ruhların Yolculuğu, Ruhların Kaderi vb. başka adda bir kaç eseri var.

Yukarıda anlattığım olayı yaşadıktan sonra ben de bu tip arkadaşların her ikisi de böyle bir şeyi okumalı gibi bir algı oluştu. Bunu açıklaması çok güç ancak bize çocukluktan itibaren öte dünya adında olumsuz imajlar naklediliyor. Daha sonra din ile ilişkimizi kessekte belki o imajlara dair bir psikanaliz ve resresyon yapmıyor yerine başka bir şey koymuyoruz. Bir çocukluk travmasının insanı olumsuz etkilemesi gibi bu imajlar bizi olumsuz etkileyebilir mi? Bunu düşünüp Michael Newton eserlerine buradan baktım. Çünkü okduğunuzda insanı rahatlatan bir yönü var. Bunu placebo gibi bile düşünebiliriz.

Cehennemden iyi ya da ona alternatif bir kuşku ve düzlem olacağı kesin. Gerçek olmasa bile
Bunu dinin ara panzehiri ara formu olarak bile görüyorum dersem yanılmam. Henüz felsefe kavrayamayacak okura dönükte düşünlebilir.
Michael Newton eserlerini bu anlamda önemli buluyorum.

Michael Newton kitaplarını psikiyatrik sağaltım yeteneği olan eserler olarak görüyorum. Bunu açıklaması çok güç. Ben bu amaçla onun kitaplarını internetten linklerini bularak facebook te pdf paylaşan iki grupta yayınladım. Bunun üzerine bir arkadaş çıkıp bize şunları yazdı.
"Ruh nedir? Ruhun yolculuğu nedir? Sizi ayakları yere basan şeyler yazmaya davet ediyorum."
Aşağıda cevaben yazacaklarımın ayakları benim kişisel düşüncelerime basıyor ve bu eleştiriye cevaben üretilmiştir.

----------

Arkadaşlar daha önceden niye böyle bir eseri paylaşıyorsun diye eleştiriler aldığım için yazma ihtiyacı hissettim.

Arkadaşlar bu kitapları neden paylaştım..

Bir çok alan da felsefe ve ontoloji dahil serbest yazarlık yapıyoruz. İster dindar olsun ister materyalist olsun iki uçlu bir biçimde insanların ölümü adlandıramaması, anlamlamdıramaması ve travmatik adlandırması ya da yanlış adlandırması var.

Öncelikle bu kitaplar Tevrat, İncil ve Kuran gibi kitaplardan daha iyidir çünkü (bizi yakan cezalandırıcı bir tanrı fikri dışında) daha iyi (evrensel ortak) bir ölüm adlandırması var ve tabanı hipnoz ve çağrışımlama gibi bulanık bir alana dayansa da iki insan sujenin etkileşimi hatta bir çok tanığın etkileşimi ile (hipnoz sujelerinin dinlenmesiyle) oluşturulmuştur. Çağrışımlama demek gerçek öyle olmalı demek değildir. Yani anlatılan hikaye hakikat olmasa bizce yine de din kitaplarından hem daha daha iyidir ve hem de olumsuz imajlar barındırmaması anlamında daha güvenilirdir.

Varlık ötesi, ölüm ötesi/dışı korkuları şüpheleri varlığı obsede eden (obsedasyona uğratan ya da açık eden) -ağır- koşullardan biridir.
Kişi yüzleşmelidir.
Burada izlenecek iki yol var her şey doğa da başlar biter, doğa içinde cerayan eder/olur ondan gelip/olup ona döner dönüşürüz (doğanın/olanın üyesiyiz ve) aslında biz gerçek değiliz ya da özünde kendimiz değiliz evreniz ya da onun görünümleriyiz gibi düşüncelerdir.
Diğeri de diğer ontik sorgulardır, bireysel sorgu kuşku araştırmalardır...

Bir çok dindar daha ağır biçimde çok ağır biçimde ölüm ötesi korkusu yankısı taşır.
Kimi yokolma, kabus, karanlık düzlem hisleri taşır. Bu aşılanmıştır. Burayla çalışılmalıdır. Ölüm ötesinin varolup varolmadığından da öte ve önce oraya atfedilen duygusal travmatik algıların kendinden kurtulunmasından ve bunun temizlenmesinden sözediyoruz. Kitabın paylaşılma nedenlerinden biri budur. Ölüm ötesi var yada yok ancak bu okuma ölüm ötesine atfedilen tüm olumsuzlamaları suçluluk günah korkularını çok nazikçe yere çalar ve sahibine iade eder ayrıca yerlerine daha ılımlı bir gerçeklik koyar hatta sevecen bir ölüm ötesi önerir.. Adeta bunlara karşı bir panzehirdir. Bunu dinlere ve onun karanlığına karşı geliştirilmiş bir ilaç olarak bile düşünmeyi önerebilirim.

Ölümün ötesi olmasa bile ölüm ötesine daha önceden atfedilmiş karanlık (kötü) çağrışımların ve çağrımlamanın kendiyle mutlaka çalışılmalıdır. Ölüm ötesi objektif düşünülmeli ve sınıflanmamalı çünkü zaman belki de bu anlamda yok, parçalı varlık olmak izafi olabilir...
Ama şunu örnekleyelim
Ölüme yakın deneyim denilen bir şey var. Örneğin T24 yazarı Metin Münir'in bir yazısı ve kitabı var. Örneğin anlatılan tasvir özgürlükçüdür. Ölüme yakın deneyim diye belirtilen tasvirlerin hepsi dürüst olalım yaşamı değil ölümü özletir arzulatır.

Biz gençlik yıllarında araştırmalarla herşeyi okurken Michael Newton ismine rastladık ve iki kitabını okuduk. Bunlar ölüme ve ölüm ötesine ilişkin hipnoz yollu çağrışım/çağrışımlama regresyonları.
Biz bir ölüm ötesi vardır ve Newton'un kitaplarında anlattığı gibidir demiyoruz. Onun anlattıkları gibidir demiyoruz ancak çağrışımlamanın gücünü ve alınan ortak miti ve görseli küçümsemiyoruz. Bize ne anlatıyor diye sorguluyoruz.
Tutarlı biçimde tanıklar yakın ifade veriyorsa oradaki izler evrensel semboller takip edilmeli midir? Ya da bunu nasıl yorumlamayız?. Bunu sorguluyoruz..
Hipnoza ya da bilinçaltına inildiğinde ölüm sonrasına ilişkin bu anlamda olumsuz karanlık kayıtlar geldiğini kimse söylemeyecektir. Açıkçası bemberraktır ve ölüm iyi bir şeydir. Yazılanlar doğru eksik farketmez okunanlar içinizi ısıtacaktır. İşte bu yüzden Michael Newton eserlerini bir ölçüde öneriyoruz. Din kitaplarından fazla satmalıdır...
En azından karanlık duygularımızı ölüm korkularımızı ve ölüm sonrası baskımızı hafifletiyor.
Bunu ölüm sonrasına ilişkin çizilmiş hayali bir resim gibi alıyorum..
Bunu yazmak istedim...

Eğer yeryüzünde 3 dinin 3 milyar inanırı olduğu söyleniyor ve kitapları satıyorsa Michalel Newton satmalı ve okunmalıdır....
.
Satmalıdır neden?
Çünkü ne din ne felsefe ne bilim bu çatışmayı bitiremeyecek.
Satmalıdır neden?
Çünkü 3 büyük dinin anlattıklarına inanmaktan bin kat iyidir. Kimseye bir zararı olmaz.
Ölüm ötesi varsa da olmaz yoksa da olmaz.
Korku ve panik imparatorluğunu dağıtacaktır.
Gerçek diye bir şey aramak ya da montaj gerçek aramak.. kişiler bulsun...
Kimse ölüm ötesine ilişkin dürüst değil...
Sonuçta İncilden fazla övgüyü hakettiği kesin
.
Hiç değilse şöyle görün.. Çocuklarımıza nasıl dünyaya geldiklerini anlatabilene kadar basit yalanlar veriyoruz.
Michael Newton iyidir.
Kitapları İncilden fazla satmalı ben bunu biliyorum
İncilden iyidir
İncilden fazla değer görmeyi de hakediyor..
İçeriğin ne olduğunu bilmeyen hayatta yapıcı bilgi edinme ve dağıtma anlamında elini suya sabuna sürmemiş, dürüst hiçbir bilgi koşuşturması olmayan, kendini merkez alan ya da bir şey sanan iki ezbercinin ağzında paralanmamayı kesinlikle hakediyor.

Kitaplardan Metin Örneği

Dr. N: Thece, sana kaynak hakkında biraz daha soru sorarak bitirmek istiyorum. Ruh olarak uzun bir geçmişin var, buna göre daha önce söz ettiğin yaratılışın birliğine nispetle kendini nasıl görüyorsun?

D: (uzun bir ara) Yol katetme duyumları ile. Başlangıçta ruh enerjimizin kaynaktan dışa doğru göçü vardı. Sonrasında hayatlarımız içe doğru… kavuşma ve birleşmeye doğru yol alarak geçer.

Dr. N: Bu süreci sanki canlı bir organizmanın genişlemesi ve daralması gibi gösterdin.

D: …Patlama şeklindeki bir serbest kalma vardır… sonra da geri dönme… evet, kaynak nabız gibi atar.

Dr. N: Ve sen bu enerji kaynağının merkezine doğru mu ilerliyorsun?

D: Gerçekten merkez yoktur. Kaynak her tarafımızdadır, sanki… atan bir kalbin içindeymişiz gibidir.

Dr. N: Ama, ruhun bilgide ilerledikçe bir köken noktasına doğru gittiğini söylemiştin?

D: Evet, dışarı fırlatıldığım zaman bir çocuktum. Şimdi gençliğim silindikçe geriye doğru çekiliyorum.

Dr. N: Geri, nereye?

D: Kaynağın daha çok içine.

Dr. N: Acaba bu enerji kaynağını renkleri kullanmak vasıtasıyla ve ruhun mesafe katetmesini ve yaratıcı alanı açıklayacak bir şekilde tanımlayabilir misin?

D: (içini çekerek) Sanki bütün ruhların… bir hale etkisi üreten… yekpare elektriksel bir patlamanın parçası olmaları gibidir. Bunun içinde… dairesel hale koyu mor bir ışıktır ki yayılarak… kenarlara doğru rengi açılır. Ve beyazlaşır. Bizim farkındalığımız yayılan ışığın kenarlarında başlar ve büyüdükçe… daha koyu ışığın içine doğru çekiliriz.

Dr. N: Yaratılışın tanrısını soğuk, karanlık ışık olarak gözümüzün önüne getirmekte zorlanıyorum.

D: Çünkü ben birleşmeye onu iyi bir şekilde tanımlayacak kadar yakın değilim. Karanlık ışığın kendi de bir… örtüdür ve onun ardında biz yoğun bir sıcaklık hissederiz… bizim için her yerde olan… ve canlı… varlığı tanımakla dopdoluyuzdur.

Dr. N: Bu halenin ucuna ittirildikten sonra bir ruh olarak kimliğinin ilk farkındalığı nasıl bir şeydi?

D: Olmak… ilkbaharın ilk çiçeğinin açmasını seyretmek gibidir ve çiçek sensindir. Ve o giderek açıldıkça, muhteşem bir bahçede başka çiçeklerin de farkına varırsın ve orada… kayıtsız şartsız bir memnuniyet vardır.

Dr. N. Eğer, bu patlayıcı, çok renkli enerji kaynağı kendi içine çökerse, sonunda bütün çiçekler ölecek mi?

D: Çöken bir şey yoktur… kaynak sonsuzdur. Ruh olarak bizler asla ölmeyiz… bunu bir şekilde biliyoruz. Birleştikçe artan bilgeliğimiz kaynağı daha güçlü yapar.

Dr n: Kaynağın bu uygulamayı icra ettiğinin nedeni bu mudur?

D: Evet, bir mükemmellik durumuna ulaşabilmemiz için bize hayat vermek.

Dr. N: Zaten mutlak anlamda mükemmel olan bir kaynak, niçin mükemmelden daha eksik ek zekâ yaratmaya ihtiyaç duysun.

D: Yaratıcının yaratmasına yardımcı olsun diye. Bu yolda, benliğin dönüşümüyle ve olgunlaşmasının daha yüksek planlarına yükselerek hayatın binasına bir tuğla da biz ekleriz.

Dr. N: Ruhlar bir çeşit ilk günah yüzünden kaynaktan koparak yeryüzü gibi yerlere gelmeye zorlanmışlar mıydı veya ruh dünyasının rahmetinden düşmüşler miydi?

D: Bu saçmalık. Biz… yaratılışın güzel çeşitliliği içinde… övülmek için geldik.

Dr. N: Thece, beni dikkatle dinlemeni istiyorum. Eğer kaynağın övgüye değer bir hal alacağını umut ettiği daha düşük zekâ yaratmak üzere kendi ilahi enerjisinin bir bölümünü kullanması suretiyle daha güçlü veya daha bilge olmaya ihtiyacı varsa, bu onun tam mükemmellikte olmadığını ortaya koymaz mı?

D: (ara) Kaynak kendisini tamam etmek için yaratır.

Dr. N: İşte bende bunu söylüyorum. Mutlak olan şey nasıl daha mutlak olabilir, bir eksikliği söz konusu olmadığı takdirde?

D: (tereddütle) Bizim… kaynağımız olarak gördüğümüz şey hakkında bütün bilebildiğimiz bu ve yaratıcının arzusunun bizim vasıtamızla kendisini ifade etmek olduğunu düşünüyoruz… doğurarak.

Dr. N: Ve kaynağın ruhlar olarak bizlerin mevcudiyetiyle kendisini fiilen daha güçlü kıldığı kanısında mısın?

D: Ben yaratıcının mükemmelliğinin beslendiğini ve zenginleştiğini görüyorum… bizimle mükemmelleşme imkânını paylaşması sayesinde… ve bu kendisinin en nihai genişlemesidir.

Dr. N: O halde kaynak iradi olarak mükemmel olmayan ruhlar ve bu ruhlar için mükemmel olmayan hayat formları yaratarak başlıyor ve kendisini genişletmek üzere neler olduğunu seyrediyor.

D: Evet ve bizim bu karara iman etmemiz ve hayatın kökenine geri dönüş sürecine güvenmemiz gerekir. Bir kişinin yiyeceğin değerini takdir etmek için aç kalmaya, sıcaklığın nasıl bir nimet olduğunu anlamak için soğuğa ve ana babanın değerini görmek için çocuk olmaya ihtiyacı vardır. Dönüşüm bize amaç verir.

Dr. N: Ruhlar için ebeveyn mi olmak istiyorsun?

D: …Kendimizin oluşumuna katılmak… benim hayalim budur.

Dr. N: Eğer ruhlarımız fiziksel hayatı deneyimlememiş olsaydı, bana anlattığın bu şeyleri yine bilebilir miydik?

D: Bunları bilirdik ama yakından bilemezdik. Sanki ruhsal enerjine yalnızca tek bir nota ile piyano gamlarını çalmasını söylemek gibi olurdu.

Dr. N: Eğer kaynak besleyeceği ve büyüteceği ruhları yaratmasaydı, yüce enerjisi sence kendini ifade edememekten dolayı içine çekilir ve büzülür müydü?

D: (içini çekerek) Belki de amacı budur. (sayfa 25-258)

İçtenlik yazıları ve yazarlığı açık/özgür kaynak kodlu yazılım mantığının ve duygusunun tam aynını paylaşarak, mülkiyetsiz, anonim, yazarca sahiplenilmeyen, isteyenin istediği gibi izinsiz alıp dağıtıp çoğaltabileceği ve isterse kendi geliştirebileceği, katabileceği imzasız yazımlar olma felsefesi taşır. Özel olarak kaynak kişi alıntı kaynağı belirti tutulmamışsa yayımsız basımsızdır. İnternette yazılmıştır. Dileyen kullanır.
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler


Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 01:22 .