benim kisi çok alakalı olmıyacak konularla ama bende paylaşmak istedim : arap yarım adasındaki tüm hurma ve zeytin ağaçları hz. muhammedin ailesine aitmiş...
bu yüzden orucu bunlarla açmak sevapmış.. ticaret....
Osmanlı yönetiminde Türkler o denli aşağılanıyordu ki, Prof. Şahabettin Tekindağ’ın bulduğu bir belgede Yavuz Sultan Selim, İran Safevi Hükümdarı Şah İsmail’e gönderdiği bir mektubunda; “...ben Sultan Bayezıt oğlu Sultan Selim Han, sen ki ey eşşek Türk...” diyebiliyordu. Ve Yavuz Sultan Selim'in divanı Farsça, Şah İsmail'in divanı ise Türkçe idi.
Ne kadar doğru bilemem ama paylaşayım. Anadolu'ya ilk gelen Türkler Alevi imiş. Çünkü İslam'ı İran süzgeciyle almışlar. Yavuz'un Mısır seferine kadar padişahlar da Alevi. Daha sonra halifelik Osmanlı'ya geçince siyasi sebepten diğer Müslüman kavimler üzerinde etkili olmak için padişahlar Sünni oluyor. Tv'de şu an adını hatırlayamadığım bir tarihçi söylemişti. Kanıt olarak Hacı Bektaş, Ahmet Yesevi ve Mevlana'nın Alevi olduğunu ve Anadolu'ya ilk gelenlerin Türkmenler olduğunu söylüyor. Bir de hatırlarsanız Yeniçeri ocağı Alevi'ydi.
SAPERE AUDE!
"Cehennemliklerin en hafifi azaplısı ayaklarına ateşten iki nalın giydirilmiş olan kimsedir. Bu nalınlar o kimsenin beynini tıpkı bir kazan gibi kaynatırlar. Kulakları kor, azı dişleri kor ve kirpikleri yalazdır. Karın boşluğundaki iç organları eriyip ayaklarından akar. Bu kişi en hafif azaplı cehennemliklerden biri olduğu halde en ağır cehennem azabını çekenlerden biri olduğunu zanneder." (Müttefekün Aleyh)
"Onların derileri pişip yandıkça azabı duymaları için onlara yeni cilt giydiririz." (Nisa; 56) Hasan-ı Basri şöyle demiştir: "Onların derileri günde yetmiş bin kere yanar ve yenilenir."
Hz. Peygamber (S.A.V) şöyle buyurmuştur: "Cehennem ehlinin alt çeneleri göğüsleri üzerine iner, üst çeneleri de alınlarına kadar çıkar. Bundan sonra sırıtan bir kelle halinde kalırlar." (Tirmizi)
bunu çoğunluk biliyordur ama ben yinede yazayım fatih sultan mehmed kundaktaki kardeşini ileride yaşanacak taht kavgalarını önlemek amacıyla öldürtmüştür bunu tabi ilgili fetvayı çıkarttıktan sonra yapmıştır yani olayı kitabına uydurmuştur
Bir biliyor muydunuz daha benden. Bu olayı öğrendiğimde çok trajik gelmişti bana ve sarsılmıştım. Sanırım sodomo'dan okumuştum:
Ankara Savaşı'nda (1402) Timur'a yenilen Yıldırım Beyazit'in 8 ay süreyle bir kafesin içinde Anadolu kasabalarında gezdirilerek teşhir edildiğini, Timur'un bir gün kafesin önünde Yıldırım Beyazit'in karısının ırzına geçmesinden ötürü Beyazıt'ın kafasını parmaklıklara çarpa çarpa intihar ettiğini biliyor muydunuz?
Uydurma bu. Bilakis Timur Bayezit'i çok iyi karşılamış ve gururunu kırmamaya çalışmıştır. Tecavüz olayı da uydurma, ayrıca Yıldırım Bayezit zehir içerek intihar etmiştir.
gercekten banada cok ilginç geldi.
hocam bunun kanıtı sadece dıger padişahların kanuniye dek evlenmemiş olmalarımı?
yani tek kanıt buysa bu bir iddia olarak kalır dıye dusunuyorum.
saygılar
İlk iddia uydurma olduğu gibi diğer iddia da uydurmadır.
benim kisi çok alakalı olmıyacak konularla ama bende paylaşmak istedim : arap yarım adasındaki tüm hurma ve zeytin ağaçları hz. muhammedin ailesine aitmiş...
bu yüzden orucu bunlarla açmak sevapmış.. ticaret....
Tam olarak hapis değil, daha ziyade gözaltında zaten. Bu kafes olayı abartıdan ibaret. Zehiri ise yüzüğünde taşıdığı söylenir, bu daha sonraki dönemlerde de soylular arasında yaygın bir yoldu.