Turan Dursun Sitesi Forumları
Geri git   Turan Dursun Sitesi Forumları > Dünya Dinleri, Mitoloji & Antik Uygarlıklar > Mitoloji & Esoterisizm > Sufizm

Cevapla
 
Başlık Düzenleme Araçları Stil
  #1  
Alt 11-03-2015, 16:07
Felâsife - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Felâsife Felâsife isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 19 Jan 2014
Bulunduğu yer: Hayret!
Mesajlar: 4.039
Standart Suyun rengi kabın rengidir.

Bu sözü Cüneyd-i Bağdadi demiş derler, "Suyun rengi kabın rengidir."
Bu söz aynı zamanda tasavvufun olmazsa olmazlarındandır.
Kab(lar) = yani dinler, mezhepler, inançlar, idealler, ne varsa hepsidir.

Her inanç kendi rengiyle varolur, anılır, bu rengiyle insanları kendine bağlar ve ne ise odurlar, çok değişmezler.
Başka bir şey olmak, başka bir renge girmek, başka inancı beslemek öğretisini benimsemezler.
Ben ve onlar
Biz ve ötekilerdir.

İşte bu noktada tasavvufta su gibi şeffaf olmak mecburiyeti vardır.
O yüzden, Kim olursan ol gel demek, seviden başka dava gütmemek, her gördüğünü Hızır bilmek, kimseyi küçük görmemek zaten mecburiyettir.
Bundan gayrısı NE tasavvuf, NE de sufiliktir.

Tasavvuf din de değildir, dinler başkalarını dost edin, onları sevin demez.
Hatta bunu riyâkârlık, ikiyüzlülük olarak görürler ki başkalarıyla anca siyaseten veya menfeaten ilişki kurulabilir onlara göre.

Tasavvuf siyasetide menfeatide bilmez, ilgiside olmaz, hiç bir tasavvufçu siyaset yapmamış, menfeatine çalışmamıştır, tasavvuf bu yüzden zaten din değildir.
Başka bir şeyde değildir, Tasavvuf kendi halinde garip bir yapısı olan, bir yaşam öğretisidir.

Soru sormayacaksın, cevap aramayacaksın, acele etmeyeceksin.

Soru şüpheye, cevap benliğe, acelede sabırsızlığı işarettir.

Şey olmayacak, olanı yargılamayacak, olmayanı arzulamayacaksın.

Bir kendiliğin olmayacak, başka kendiliklerden korkmayacaksın.

Adeta alemin anası olacak, evlatlarına şefkatle davranacaksın.

Baba olmayacaksın, baba çok... baba sert...

fi = içinde demekse,
Su + fi deyince bunu su içinde demek gibi anlayacaksın, yani su gibi olacak, su da yaşayacak, su da ki yaşam gibi köksüz olacak, ama asla aslını unutmayacak, fasıllara dalmayacaksın.

Kabın rengi ne ise sen o olacaksın, kablarda kusur aramayacak, yargılamayacak, birini diğerinden üstte tutmayacaksın.
Sen su'sun, su doğup, su ölüp, su yaşayacaksın.
Su gibi eşit (adil olmalısın) dağılmalısın.

Yarın mı?
Suyun yarını olmaz!! o yolunu aka aka bulur.

Bilmek,
Bulmak,
Olmak,

Su gibi olacaksın, ötesi değil...

Olmuyorsa bırak zorlama, bir olan olur elbet...
Kimsesiz de değildir, bir tutan bulunur elbet...


Su gibi yangınları söndürecek, yangını beslemeyeceksin.
Su gibi temizleyecek, başkaları gibi kirletmeyeceksin.
Su gibi hayat verecek, buna karşılıkta beklemeyeceksin.
Su gibi çağıldayacak, yıldırımlar gibi çakmayacaksın.
Su gibi berrak olup, bakana başkasını göstermeyeceksin.

Yani korkutmayacaksında.
İnsanlar niye kavga eder, cana kıyar?
Korktukları için...

Sana bakan o yüzden kendini görebilmelidir ki korkmasın!
O (!) olmalısın.

Şart bu,
Su bu,
Sufi bu,

Su hayattır.
Su huzurdur.
----------------- 0 -----------------

Suyun Rengi Kabın Rengidir.
Tanrı değilse ona varılacak, kullar değilse oyuncak.
Sufi koydularsa adını, başka şeylerde kaybolacak.
Bir kendiliğin olamaz, başkasının kendi olmadan.
Su kaba sirayet edecek, arz talep suya doymadan.
Arz doymalı suya, bu hayat herkesin hayatı.
Ne bir kimsenin, ne bir fikrin bize dayattığı.
Nasıl ki her şey sudan yaratılmış, aslı sudur.
Bir sufininde aslı budur, hayal değil yarattığı.
Seni alırlar satarlar, kendilerine malzeme yaparlar.
Tarih bir kötülüğünü görmedi ki tabi alırlar satarlar.
İş su olmaya gelince, bulmakta olmakta kolay değil.
Kâh yer kâh gökte, bir damlanda yaşama bakarlar.

Derinde ittifaklar var, yüzeye çıktıkça ayrılıklar.
Zıtlar temelde aynıdır, gayrı hikayedir ayrılıklar.
Artık yersen bu ayrılıktır, yemezsen de aynılıktır.
Aynılaşanlar ayrı olamaz, kandırmacadır ayrılıklar.
Alıntı ile Cevapla
  #2  
Alt 29-03-2015, 15:23
Felâsife - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Felâsife Felâsife isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 19 Jan 2014
Bulunduğu yer: Hayret!
Mesajlar: 4.039
Standart

Bugüne kadar, dini dinime yakın olmadığı için arkadaşıma karşı çıkıyordum. Ama bugün kalbim artık her şekli kabul eder oldu. Ceylanların çayırı, rahiplerin manastırı, putların barınağı, tavaf edenin kabesi, Tevrat’ın sayfaları ve Kur’an’ın mushafı oldu. Süvariler ne tarafa yönelirse yönelsin, ben sevgi dinine inanıyorum. Din, benim dinim ve imanımdır.”
İbni Arabi - Tercümânü’l-Eşvâk
Arabi'nin bu güzel sözünü paylaşmak istedim, içinde yargılama yok, aşağılama yok, küçümseme yok, büyüklenme yok, haksız görme yok, ayırma yok, ayrı görme yok, işte tasavvufi bakış budur dedirtecek sözlerden biri.
İnanmaya inanmak, inananlara inanmaktır, onunda ötesinde insana ve insandan olana inanmak demektir.
Doğru olduğu için değil, yanlış olduğu için değil, sadece öyle olması gerektiği içindir bu.
Başkasını yargılamak kişinin kendini yargılamaktır. Yargısızlıkta kişinin kendini bağışladığı içindir, suçladığı için değildir.

Ne olduğunun hiç bir önemi yok, ne olabiliyorsun o önemlidir tasavvufta...
Herkes yanıldığında nasıl mutlu olacaksın?
Herkes yanlış yoldaysa, nasıl huzur bulacaksın?

Tasavvuf dünyada kötülük gördüğünde, bunu içselin yansıması olarak görür.

Yani,
Yargıladığınsındır.
Suçladığınsındır.
Kötülediğinsindir.


Ötesi değilsindir.

O sensindir.
Ne görüyorsan gör, O sensindir.
O sensin, sende O

Var mı bir ayrın ya da gayrın?
Aksi olabilir misin?
Tüm olasılıklar olasıysa, sorun sorunsuzlukta mı?
Sorunsuzluk varsa-ki var-bu niye sorun olsun ki?

Yani sen,
Sevdiğinsindir.
Aşkınsındır.
Taptığınsındır.
Reddettiğinsindir.


Ne görüyorsan gör, O sensindir.

Hasılı ya herşeysindir, ya da herşeysindir.

Ubuntu diye bir işletim sistemi var anlamı Zulu dilinde;
"Ben, sen sen olduğun için, benim" demekmiş.

Sen olmadan benim bir anlamım yoksa,
Senin sevdiğin benim sevdiğim olmazsa,
Seni üzen şeyler, benide üzmüyorsa,
Ben ben olmam ki cancağazım,

Sen olacaksın ki ben olayım.
Kendi anlamımı sende bulayım.

Başka şeyler olmayı reddetmenin adıdır tasavvuf.
Başka bir yol değil, yolların hepsidir tasavvuf.
Birine olan değil, herkese olan aşktır tasavvuf.

Herkes Tanrı hakkında çeşitli inançlara bağlandı. Bense onların inandıklarının hepsine inanıyorum” İbn-i Arabi - Füsûsü’l-Hikem

Ez-cümle Suyun rengi kabın rengidir denmiş zaten, rep-renkli bir dünyanın adıdır tasavvuf.

Bir Sufi isen, Sufi gibi olmalı, sudan kendini ayırmamalısın.
"O Mâhiler ki Derya içredir Deryayı Bilmezler"
Sende deryada kötülüğü bilemeyecek, ona bir anlam veremeyeceksin, kimseyi kendinden ayırmayacak, ayıranı bile kendinden ayıramayacaksın.
Herkes bir şeylere inanacak, yada inanmayacak ama sen hepsine inanacaksın...

Bu deliliktir, evet deliliktir.
Bu akıl mantık ötesidir, evet aynen öyledir.

Bu aşktır çünkü.

Aşkta akıl mantık, kaide kural, yasak haram, fikir düşünce, program yazılım olmaz...
Sufi robot değildir ki tek kuralı olur, o da gönüldür.
Sadece aşkının peşinden koşar, onu arar durur, bulduğunda ise bayram eder.
Bayram'ı imdi Bayram'ı imdi
Bayram edersin yâr ile şimdi

Derinde ittifaklar var, yüzeye çıktıkça ayrılıklar.
Zıtlar temelde aynıdır, gayrı hikayedir ayrılıklar.
Artık yersen bu ayrılıktır, yemezsen de aynılıktır.
Aynılaşanlar ayrı olamaz, kandırmacadır ayrılıklar.
Alıntı ile Cevapla
  #3  
Alt 29-03-2015, 16:19
Yıldıztozu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Yıldıztozu Yıldıztozu isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 22 Sep 2014
Mesajlar: 4.242
Standart

Denizler neden mavi öyleyse?

bulundukları kap ( toprak arazi ) mavi olmamasına rağmen.

Öyleyse başlıktaki tez çürür
Alıntı ile Cevapla
  #4  
Alt 29-03-2015, 16:32
Felâsife - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Felâsife Felâsife isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 19 Jan 2014
Bulunduğu yer: Hayret!
Mesajlar: 4.039
Standart

Deniz illa mavidir diyorsun yani, ne diyelim öyle olsun.
Kim bilir belki gözyüzünden yansıyanı yansıtıyor, yada suyun renkleri hafızasında tutma olayı var, yada ışık oyunları yada acılığı tatlılığı, yada dip karanlığı, tuzu, toprağı, tabiatı pek çok sebep olabilir.
Ama genede o su kendi renginde olmaz, kabın rengine bürünür, artık o neyse bilinmez.

Sen hele bir kap su ol, kabı anla, denizlere de dalarız bir gün.

Derinde ittifaklar var, yüzeye çıktıkça ayrılıklar.
Zıtlar temelde aynıdır, gayrı hikayedir ayrılıklar.
Artık yersen bu ayrılıktır, yemezsen de aynılıktır.
Aynılaşanlar ayrı olamaz, kandırmacadır ayrılıklar.
Alıntı ile Cevapla
  #5  
Alt 29-03-2015, 19:45
spartacus - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
spartacus spartacus isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 06 Apr 2006
Mesajlar: 12.692

Onur Üyeliği 

Standart

Suyun rengi içinden kırılmış halde geçen rengi alır... Kab eğer yalıtkan ise ve kabın dış yüzeyi ışığı kırıyorsa(renk), suyun içinden geçen ışıkta o ışık olacaktır, haliyle su yoğun bir ortam olduğu için rengi yanısıtır(giren ışık yavaşlar, gelen ışık hızlıdır vs)...

Gökyüzü mavi görünür çünkü yine güneş ışınları atmosferde kırılır, suya yansıyan ışıkta haliyle yine kırılmış ışıktır. Su havadan daha yoğun olduğu için rengi yansıtır, ancak havada rengin görünümü, yoğunluk nedeniyle çok daha geniş satıhla mümkündür.

Velhasılı kelam su kabın şeklini alır, renginden daha önemli diye düşünüyorum, ve bizim insanlarımız çoğunlukla, su değil buzdur, kabı kaldırdığınızda, kalıp(kemik) gibi ortadadır, bükmeyin kırılır, bekleyin erimez, ortamları daim soğuktur, ısıtın diyecem ama bizim insanımızın kolları ve ağzı var, ısırır, kemik kalmak için direnir, zira kab bir günlük değil bir kaç bin yıllık bir kaptır ve ortam bir kaç bin yıl soğutulmuştur. Neyse, tasavvufunda içine limon sıktık

Sersemler akıllıların 7 yılda cevaplandıramayacağı soruları 1 günde sorarlar.
-------
Korku ve menfaat dalkavukluğa yol açar.
-------
İnsan korktuğuna ya da arzuladığına çok kolay inanır. La Fontaine
-------
Öküz tahta çıkarsa padişah olmaz, saray ahır olur. Çerkes Atasözü
-------
Akıllı bizi arayıp sormaz, aptal bacadan akar.
------
Su dağları kemirir, vadileri doldurur.
------
Aslanlar kendi tarihçilerine kavuşuncaya kadar kitaplar avcıyı övecektir.
------
Hürriyet, başkalarına vermedikçe alamayacağımız tek şeydir. William Allen White
------
Belki söylendi herşey,/ belki de gece bekleniyor/ yazılsın diye aynı cümle. Tüm nedenleri yeryüzünün/ bir çakıltaşına takılıp kaldı. Esteban
------
Sıradan insan kendini evrenin merkezi yapmanın yolunu arar; bilge kişinin evreni onun merkezindedir. Lao Tzu
Alıntı ile Cevapla
  #6  
Alt 29-03-2015, 19:59
Nana Buluku Nana Buluku isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üyeliğini Sonlandırmış
 
Üyelik tarihi: 21 Oct 2014
Mesajlar: 1.030
Standart

spartacus´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Velhasılı kelam su kabın şeklini alır, renginden daha önemli diye düşünüyorum, ve bizim insanlarımız çoğunlukla, su değil buzdur, kabı kaldırdığınızda, kalıp(kemik) gibi ortadadır, bükmeyin kırılır, bekleyin erimez, ortamları daim soğuktur, ısıtın diyecem ama bizim insanımızın kolları ve ağzı var, ısırır, kemik kalmak için direnir, zira kab bir günlük değil bir kaç bin yıllık bir kaptır ve ortam bir kaç bin yıl soğutulmuştur. Neyse, tasavvufunda içine limon sıktık
Biz kabın dışına çıkmayı başarıp kaba şöyle bir baktıktan sonra beş para etmez olduğunu anlayanlardanız sanırım. Bir daha da kaba dönmeyecek olanlardanız aynı zamanda. Bizim insanımız kabın dışına çıkmaktan korkuyor. Kabı kendilerine zindan yapmışlar. Ancak zindanın kilidinin kendilerinde olduklarından haberleri yok.

Konu Nana Buluku tarafından (29-03-2015 Saat 20:13 ) değiştirilmiştir.
Alıntı ile Cevapla
  #7  
Alt 29-03-2015, 20:47
Felâsife - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Felâsife Felâsife isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Üye
 
Üyelik tarihi: 19 Jan 2014
Bulunduğu yer: Hayret!
Mesajlar: 4.039
Standart

spartacus´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Velhasılı kelam su kabın şeklini alır, renginden daha önemli diye düşünüyorum, ve bizim insanlarımız çoğunlukla, su değil buzdur, kabı kaldırdığınızda, kalıp(kemik) gibi ortadadır, bükmeyin kırılır, bekleyin erimez, ortamları daim soğuktur, ısıtın diyecem ama bizim insanımızın kolları ve ağzı var, ısırır, kemik kalmak için direnir, zira kab bir günlük değil bir kaç bin yıllık bir kaptır ve ortam bir kaç bin yıl soğutulmuştur. Neyse, tasavvufunda içine limon sıktık
Eğer limon denilen şey böyle lezzet verecekse, dimağımızda bir tad bırakacaksa-ki bırakmıştır-ben her zaman isterim, haberin olsun.
Sevgiler

Nana Buluku´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Biz kabın dışına çıkmayı başarıp kaba şöyle bir baktıktan sonra beş para etmez olduğunu anlayanlardanız sanırım. Bir daha da kaba dönmeyecek olanlardanız aynı zamanda.
Tasavvufta bu dediğinizden çok farklı değil aslında, bir şey olmak üzere değil, olmamak üzere inşa edilmiş bir öğretidir.
Hatta kişiliksizlik, iradesizlik, acziyet gibi yanlarıda var ki ara ara bazen onlardan bahsetmişimdir, pek çok şeye elveda demeyi gerekir.
Ama tabi bu bir sistem olduğu için, tek kârı bunun böyle olduğu bilmektir.

Bilgi zaten insana mutluluk getirmez, helede büyük bilgiler daha büyük bedeller alırlar ki kişi anca o mutsuzluk ile yaşamayı öğrenir.
Buna acının içinden nefes almak veya acının içinde yaşaya yaşaya bir yol bulmak denir.
Üste dediğimiz gibi su yolunu bulur bir şekilde.

Hayat bu denli tuhaf, mutlu olmak için bilgi lazım değil.
Ama bilgi istiyorsakta, mutluluğu da unutmak gerek.

Sevgiler

Derinde ittifaklar var, yüzeye çıktıkça ayrılıklar.
Zıtlar temelde aynıdır, gayrı hikayedir ayrılıklar.
Artık yersen bu ayrılıktır, yemezsen de aynılıktır.
Aynılaşanlar ayrı olamaz, kandırmacadır ayrılıklar.
Alıntı ile Cevapla
  #8  
Alt 29-03-2015, 23:30
spartacus - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
spartacus spartacus isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 06 Apr 2006
Mesajlar: 12.692

Onur Üyeliği 

Standart

Nana Buluku´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Biz kabın dışına çıkmayı başarıp kaba şöyle bir baktıktan sonra beş para etmez olduğunu anlayanlardanız sanırım. Bir daha da kaba dönmeyecek olanlardanız aynı zamanda.
Evet. Anlatılmaz yaşanır gibi
Nana Buluku´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Bizim insanımız kabın dışına çıkmaktan korkuyor. Kabı kendilerine zindan yapmışlar. Ancak zindanın kilidinin kendilerinde olduklarından haberleri yok.
Maalesef..

Sersemler akıllıların 7 yılda cevaplandıramayacağı soruları 1 günde sorarlar.
-------
Korku ve menfaat dalkavukluğa yol açar.
-------
İnsan korktuğuna ya da arzuladığına çok kolay inanır. La Fontaine
-------
Öküz tahta çıkarsa padişah olmaz, saray ahır olur. Çerkes Atasözü
-------
Akıllı bizi arayıp sormaz, aptal bacadan akar.
------
Su dağları kemirir, vadileri doldurur.
------
Aslanlar kendi tarihçilerine kavuşuncaya kadar kitaplar avcıyı övecektir.
------
Hürriyet, başkalarına vermedikçe alamayacağımız tek şeydir. William Allen White
------
Belki söylendi herşey,/ belki de gece bekleniyor/ yazılsın diye aynı cümle. Tüm nedenleri yeryüzünün/ bir çakıltaşına takılıp kaldı. Esteban
------
Sıradan insan kendini evrenin merkezi yapmanın yolunu arar; bilge kişinin evreni onun merkezindedir. Lao Tzu
Alıntı ile Cevapla
  #9  
Alt 29-03-2015, 23:40
spartacus - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
spartacus spartacus isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 06 Apr 2006
Mesajlar: 12.692

Onur Üyeliği 

Standart

Felâsife´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Eğer limon denilen şey böyle lezzet verecekse, dimağımızda bir tad bırakacaksa-ki bırakmıştır-ben her zaman isterim, haberin olsun.
Sevgiler
Sevgili Felasife

Sersemler akıllıların 7 yılda cevaplandıramayacağı soruları 1 günde sorarlar.
-------
Korku ve menfaat dalkavukluğa yol açar.
-------
İnsan korktuğuna ya da arzuladığına çok kolay inanır. La Fontaine
-------
Öküz tahta çıkarsa padişah olmaz, saray ahır olur. Çerkes Atasözü
-------
Akıllı bizi arayıp sormaz, aptal bacadan akar.
------
Su dağları kemirir, vadileri doldurur.
------
Aslanlar kendi tarihçilerine kavuşuncaya kadar kitaplar avcıyı övecektir.
------
Hürriyet, başkalarına vermedikçe alamayacağımız tek şeydir. William Allen White
------
Belki söylendi herşey,/ belki de gece bekleniyor/ yazılsın diye aynı cümle. Tüm nedenleri yeryüzünün/ bir çakıltaşına takılıp kaldı. Esteban
------
Sıradan insan kendini evrenin merkezi yapmanın yolunu arar; bilge kişinin evreni onun merkezindedir. Lao Tzu
Alıntı ile Cevapla
  #10  
Alt 02-05-2015, 09:25
Neva - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Neva Neva isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Kıdemli Üye
Dinlerden Özgürlük Grubu Üyesi
 
Üyelik tarihi: 03 Aug 2010
Mesajlar: 14.706

Başarı Ödülü 

Standart

spartacus´isimli üyeden Alıntı Mesajı göster
Velhasılı kelam su kabın şeklini alır, renginden daha önemli diye düşünüyorum, ve bizim insanlarımız çoğunlukla, su değil buzdur, kabı kaldırdığınızda, kalıp(kemik) gibi ortadadır, bükmeyin kırılır, bekleyin erimez, ortamları daim soğuktur, ısıtın diyecem ama bizim insanımızın kolları ve ağzı var, ısırır, kemik kalmak için direnir, zira kab bir günlük değil bir kaç bin yıllık bir kaptır ve ortam bir kaç bin yıl soğutulmuştur. Neyse, tasavvufunda içine limon sıktık
Saglam bir vurgu olmus.
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Önerilen Siteler

Etiket
kab, renk, sufi, suyun, tasavvuf


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Suyun Metalaşması Politika 5 25-01-2011 16:47
rengi neden sana benzemezki şimdi güllerin yusuf yılmaz Edebiyat 7 28-12-2008 00:16
Referandumda oyların rengi pante Politika 68 22-10-2007 22:37

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı

Gitmek istediğiniz forumu seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 07:02 .