Farklı Alemleri, bu dünyanın ölçü sistemi ile değerlendirmek hatalıdır.

[sedatsert]

Arkadaşlar,

Gerek ahiretle ilgili (alem-i ahiret), gerekse, alemlerin rabbi olan Allaha ait alemlerle ilgili (Alem-i vücub), alemleri bu dünyanın ölçüleri ve değerleri ile algılamak ve izah etmek imkansızdır.
Mesela, insan rüyasında, 2-3 saniyelik zaman diliminde, öylesine uzun zaman alacak işler ve faaliyetler yapıyorki, rüyasında yaptığı 2-3 saniyelik o işleri, uyanık olarak bu dünya aleminde yapsa, belki saatler veya günler sürer.
Adam o kısacık rüyada, evleniyor, çocuğu oluyor, çocuğunu büyütüyor. Halbuki topu topu 2-3 saniyelik bir rüya.
Şimdi buradan hangi neticeye varacağız?
Alemler farklı olmasından dolayı, rüya aleminin ölçü değerleri ile, dünya aleminin ölçü değerlerini kıyaslarsak, yanılırız.

Aynen onun gibi, Cenab-ı Hakka ait veya Ahiret alemine ait konuları, bu dünyanın ölçü sistemi içinde izah edemeyiz. Alemler farklıdır.
Nasılki, hiç balık görmemiş ve duymamış birine, "suyun içinde yaşanır" ve "yaşayanlar vardır" dense, kendi şartları gereği suyun altında "boğulma" tehlikesini bilen adama bunu anlatamazsınız. Çünkü o alemden habersizdir.
Ve o alemin "şartlarını ve ölçü sistemini" bilmiyor.

Alemler farklıdır. Bu farklı alemleri, kendi içinde değerlendirmek gerekir. Nasılki metre ile ağırlık ölçülmez, terazi ile uzunluk ölçülmez. Aynen onun gibi, bu dünyanın ölçüleri ile ahiret alemi ve Cenab-ı Hakka ait alemler ölçülmez, ve anlaşılmaz.


Bu nedenledirki, herşeyin, insana bakan yönü olduğu gibi, Yaratıcıya bakan yönü de vardır.
İnsan zahirperest olduğu ve her şeyi kendi dar bakışı ile değerlendirdiği içindir ki, Allahın, bazen adaletsiz ve haksız iş yaptığını zanneder.

Halbuki Allaha bakan yönüyle bir adaletsizlik ve haksızlık yoktur. İnsan bakış açısı algılayamıyor ve o alemlerin değerlendirmesini bu alem aletleri ile yapmaya çalışıyor, yanılıyor.

Olaylara "geniş açılı", ve "global bakış" ve "geniş perspektiften" bakma olarak adlandırılan bakış ile bakabilsek, çok müşkilatımız hallolur.

Mesela;
Aynı sahneyi çekim yapan iki kamera düşünelim.

Birinci kameranın çektiği filmi izliyoruz ve şunu görüyoruz :

Adam, yol üzerinde duran oğluna koşarak gelip adeta uçar tekme atarak
onu acı içinde kıvrandırarak yere yıkıyor, adeta yol kenarına savuruyor.

Bu kameranın çekimini izleyen kişi, "Ne acımasız ve gaddar baba bu" diye o babayı lanetler.

Aynı olayı çeken ikinci kameradan filmi tekrar izleyecek olursak şunu görüyoruz :

Yol üzerinde oyun oynayan çocuğunun, uzaktan gelen arabanın altında kalma tehlikesini sezen baba, can havli ile koşarak ve kendi hayatını tehlikeye atarak son anda uçar tekme ile oğlunun aracın altında kalmaktan kurtarıyor, fakat kendisi ağır yaralanıyor....
Bu baba için ise şöyle denir :"Ne fedakar ve yiğit baba, helal olsun."

İşte size aynı olayın farklı açılardan değerlendirmesine bir örnek....

Aynı bu misal gibi,
Allahın gerçek niyet ve hedefini bilmeyen cahil insanlar, Allahın kullarına haksızlık ve zulüm yaptığını söyleyecek dar bir bakış açısına sahipler.

Olayların "perde arkası" tabir edilen veya "gayb alemi" tabir edilen alemlere ilmimiz yetmediğinde, hemen Allah'ta kusur bulma gibi gaflete düşmemeliyiz.
Geniş açılı kameradan olayı seyretmeden hükmümüzü vermemeliyiz.
Peki geniş açılı kameradan ne zaman seyredeceği?

Ahirette....

Evet Gayb perdesi açıldığında, eşyanın hakikatı bize tam görünecektir.
Ve bu dünyada bize abes gelen birtakım işlerin ne kadar hikmetli olduğu ortaya çıkacaktır.
İmtihan dünyasında misafir olduğumuz unutulmadan, misafirhane sahibini memnun etmenin yollarını aramalıyız.

Saygılarımla Sedat Sert