ahura mazda´isimli üyeden Alıntı
Arkadaşlar nasıl Prof. oluyorlar söyleyeyim yalakalıkla. Doktora tezleri hepsinin bir facia Akademik alanları ilahiyat yani teoloji bölümün ismi Sünni İslam Araştırmaları Enstitüsü değil. Doktoraları uluslararası alanda çöp hiçbir anlam ifade etmiyor. Türkiye'de İlahiyat fakülteleri kadro doldurmak dışında hiç bir işlevi yoktur sünni islama bile katkıları yoktur. Yani yarın ilahiyat fakülteleri kapatılsa cemaatlerin oluşturduğu medreselerden daha kalifiyeli adamlar çıkar. Mesela Cübbeli Ahmet havada karada Nihat Hatipoğlu'nu öttürür.Fethullah Gülen gibi alaylı bir adam bilgisi ile öttürür. Mesela İhsan Eliaçık bilgisi ile ezer. İlahiyat fakülteleri çöp okullardır,eğitimleri kalitesizdir.
|
İster alaylı olsun, ister mektepli (İmam-Hatip okulları, İlahiyat fakülteleri vs.) hepsi sahtekarlıkta güreşiyor. Çünkü bugün Museviler ve Hristiyanlar gibi Kutsal Kitapları'ndaki gerçekleri anlatmak yerine (ki onlar da sahtekardır ama hiç olmazsa, Kutsal Kitapları sahtekarlıklarını açıkça deşifre eder haldedir) kitleleri aldatmak üzerine yalan yolu seçmişlerdir. Bu yüzden İmam-Hatip okulları ve İlahiyat fakültelerinin gerçek değeri birer çöplüktür. Hiç kimseye katkıları yoktur.
Örneğin, kendimize Kuran'dan rastgele bir konu seçelim: Miras hesabı.
Bu konu matematik ile ilgilidir ve ilk ciddi çalışma 820'lerde
Harezmi tarafından yapılmıştır. Hadi
Harezmi, içinde
"Feraiz (Miras) Hesabı" olan "
El- Kitab'ul Muhtasar fi'l Hesab'il Cebri ve'l Mukabele" kitabını zamanın Halifesi
El Memun'a verirken, ondan korktu ve çekindi, dolayısıyla Kuran'daki miras ayetlerinin gerçekte ne anlam ifade ettiğini açıklayamadı ya da (ki en kuvvetli olasılık budur) Kuran'daki miras ayetlerinin gerçekte ne anlam ifade ettiğini ortada olduğu halde, aldatıcı yolu seçti; bunu anlarım ama, günümüzde bu konu İlahiyat fakülteleri tarafından açıklığa kavuşturulamaz mıydı?
Mümkün değil. Onlar da
Harezmi'nin bir metodunu ("Avl") kullanırlar ve aldatma yolunu seçmişlerdir.
Oysa günümüzde birçok dile çevrilen orijinal metin çok açıktır. Hadi kendimizi es geçelim. Çünkü ne de olsa ülkemizin matematikte katkısı yok denecek kadar azdır. Fakat elin oğlu (Batılılar), Kuran çevirilerinden miras ayetlerinin yanlış olarak ifade edildiğini, dolayısıyla matematik hatasını derhal görüyor ve dalgasını da bir güzel geçiyor.
Kardeşim, matematiği bugünkü hale getirenler Batılılar değil mi? O zaman matematikte en yetkili onlar olduğuna göre, neden onların miras ayetlerinde gördükleri matematik hatasını kabul etmiyorsunuz?
Peki;
1. Orijinal metin açık değil mi?
2. Matematikte en yetkili kişiler Batılılar değil mi?
soruları açık olduğu halde, kimi kandırıyorsunuz siz?
İçinde olduğumuz dönem şeffaflık çağı değil mi? Tarihimizle yüzleşelim, eğitimden emniyete kadar her konuda AB'nin normlarına uyacağız diyerek İslam adına terör yaratanlar, bu konuda ve genelde de Kuran ile yüzleşmekten neden kaçınır ve terör yaratır?
Anlaşıldı, siz, şuna "İslam Terörü" desenize. Bu, Paris'te gözden kaçmadı?