Üstün başın kanlar içindeydi yaşama geldiğin anda.
İlk nefesinide aldın, ciğerlerin havayla dolduğunda.
Nedenini bilmiyordun baş aşağı çıplak durduğunda.
Öyle bir şaplak patlatıverdiler ki ölmeye zaman yok!
Kanla beslenen bedenin, gayri sütle beslenmeye başladı.
Bom boş bakan gözlerin, zamanla etrafı izlemeye başladı.
Kıskançlıkların korkuların hayallerle süslenmeye başladı.
Bir ruh evrim geçirip insanlaşıyordu, durmaya zaman yok!
Kalem tutulup kağıt yazılacak, hayalde rakamlar tutulacak.
Kitaplar sayesinde hayalin temeline sâf hayaller katılacak.
Bilgi diye, genç dimağa zoraki bilgi dayatması dayatılacak.
Düşünüleni düşünen düşünür olacaksın, isyana zaman yok!
Kuralları belirlenmiş dünyanın kurallarıyla avunacaksın.
Onlarla yolunu çizip, sözde kendi kurallarını koyacaksın.
Takliti seçip, şöhretlilerin arkasına gizlice saklanacaksın.
Sıra tabulara dokunmaya geldimiydi, cesarete zaman yok!
Hayat inaçlarla örülüdür, ister inan ister inanma.
İnanmamakta bir inançtır, ister anla ister anlama.
Seni sen yapan, senin neye ne kadar inandığındır.
İnkarında koşulsuz inkarı vardır, imana zaman yok!
İnsanoğlu yalanı çok sever, bu ona ninni misalidir.
Gerçekler canını acıtacak, uyanmamakta azimlidir.
Doğruyu yanlışıda çok bilmez, bildiklerinin cahilidir.
Dünya yalan üzerine kurulmuştur, doğruya zaman yok!
Zaman yoktur, zamansızlığın hüküm sürdüğü topraklarda.
Sadece seni kandırdılar, hesap kitabın büyülü dünyasında.
Çünkü bunlar doğruydu, doğruların eleştirilmesiyse yasak.
Zamansız doğdun zamansız öleceksin, zamana zaman yok.
Daha çok şey yazılabilirdi ama zaman yok !
17 07 2010 (felâsife)